TUTSAK

Kucağıma otur

Bölüm geldi aşklarım keyifli okumalar dilerim 🙈❤️
Rojin odaya gidip kendisi ve Rojhat için bir valiz hazırladı,Rojhat odaya girdi ve aynanın önünde kendini süsleyen karısının yanına gidip onu kocaman öptü yanağından.
Rojhat:Benim güzeller güzel karım napıyor acaba?
Rojin:Valiz hazırladım ikimiz için .
Rojhat:İstanbul'da biraz işim olacak bir iki gün sonra ben sen ve berzan ve delal birlikte gezeriz sana görmen gereken heryeri göstereceğim .
Rojin:Ama ben kocamla baş başa takılmak istiyorum.
Rojhat kocaman gülümsedi ve hamilelik hormonları yüzünden onu her saniye istiyen karısının burnundan öpüp çekildi.
Rojhat:Sen iste ben senin kulun olayım sen işte senin kölen olayım sen işte baş başa olalım seninim senin.
Rojin kocaman gülümsedi çünkü karşısındaki adam onu eriyordu.
Rojhat:Hadi çıkalım yoksa sonumuz belli.
Rojin rojhatın elini tutup beraber aşağı indiler.
Berzan:Ailenizi görün çıkalım.
Rojhat ve rojin ailedekilere tek tek sarılıp öptü .
Sanem hanım:Rojin kızım sen çok dikkatli ol emi yavrum ,yemek ye dinlen yorma kendini tamammı güzel kızım.
Rojin:Tamam.
Beraber konaktan çıkıp arabayla havalimanına gittiler.Arabadan inip uçağa bindiler berzanım özel uçağıyla gideceklerdi.
Rojin:Aşkım ben cam kenarında otursam.
Rojhat:Olmaz.
Rojin:Neden?
Rojhat:Sen kucağımda oturacaksin.
Rojin:Koskoca uçak birsuru yer neden senin kucağında oturayım ya.
Rojhat:Kocaya laf yetiştirme gel kucağıma bakayım.
Berzan delali alıp en arkaya gitti oturdular.
Rojhat:Berzanda işini biliyora neyse gel yanıma gel hadi.
Rojin gidip rojhatın yanına oturdu,Rojhat rojini kucağına alıp kıpırdamasına engel oldu.
Rojinde etrafına baktı berzan delalin omzuna başını yaslamış dış dünyadan kopmuştu.
Rojin :Sen cidden uslanmazsin.
Rojhat:Yapan utansın bebeğim.
Rojin rojhatın burnunu öpüp çekildi.Rojhat rojinin başını göğsüne yaslayıp dışarı izleyip konuşmaya başladılar sonunda varmıştılar İstanbul'a uçak iniş yaptı rojin kendini toplayıp kalktı Berzanda delalin elini tutup uçaktan indi .
Rojin:Şimdi nereye gidiyoruz kaptan.
Rojhat:Bu kaptan sana ölsün.
Rojin:Rojhatt!
Rojin utanıyordu berzan ve delalden Rojhat ise kimseyi umursamıyordu.
Berzan:Bittimi romantik bakışmalarınız.
Delal:Gidelim hadi.
Rojin utanarak rojhatın elini tutup üstü açık arabaya bindi ön koltukta rojin ve rojhat arkada berzan ve delal oturuyordu.Araba bu milyonlarca tarihe kucak açan şehrin içinde geçerken rojin ve delal ellerini açmış rüzgarın verdiği muazam hisle şehirde süzülüyordu.
Rojin:Bu muhteşem bir şehir,çok çok güzel.
Rojhat:Sen bide dubaiyi gör, ama götürecem seni ben her ülkeye her şehire .
Rojin kocaman gülümseyerek kocasının dudaklarına bir öpücük bıraktı.
Rojhat bunu beklemiyordu açıkçası bu yüzden oda gülümsedi.
Rojhat bağırarak konuşmaya başladı.
Rojhat:Duy İstanbul duy ben bu kadına aşığım aşık.
Rojin:Rojhat sus ya berzan ve delal arkada.
Rojhat:Az önce öyle demiyorum beni öperken.
Rojin rojhatın karnına bir dirs k attı Rojhat şakasına arabayı biraz kıvırdı.
Berzan:Oğlum başlarım senin aşkına lan karım arabada kaza yapcan mal.
Rojin şaşkınlıkla bakıyordu berzana çünkü ilk defa onun böyle argolu konuştuğunu görmüştü.
Rojhat:Bakma bakma bu Berzanda az değil sinirlenince ağacın üstüne çıkarır insanı.
Berzan:Rojhat önüne don ve arabayı sür.
Rojhat:Tamam lan bağırma.
Agah ve arjende otelden çıkıp havalimanına gelip uçaklarına binmişti.
Arjen:Garson bana bir limonata soğuk olsun ama.
Agah:Bu soğukta ne buzlu limonata.
Arjen:Sanane be sanane.
Agah:İç ama hasta olursan bakmam sana bak .
Arjen:Bakma çokta umrumda.
Agah göz devirdi ve camdan dışarı izlemeye başladı.
Garson limonatayı getirdi ve rojine uzattı ve arjenin bacaklarına bakmaya başladı .
Arjen:Gidebilirsin.
Garson arjenin bacaklarına bakıp dudağını yaladı.
Agah bunu görünce beynine kan sıçradı,direk adamın yakasıni tutup kafa attı burnuna ve arjenin elindeki limonatayı adamın suratına fırlattı.
Adam yerde acıyla inledi.
Agah:Lan oruspu çocuğu ne bok var bakıyorsun sen lan seni bu uçaktan aşağı atayimmi hı.
Arjen:Sakin ol agah ya napıyosun.
Agah adamı bırakıp onun gidişini izledi.
Agah:Bilerek böyle giyiniyorsun sonra ben adamı dovunce"sokon ol ogoh nopoulyoson".
Agah onun taklidini yapıp koltuğuna sinirle soluyarak oturdu.