Her şeyi açıklayacağım

78 5 19
                                    

Leş gibi kokuyordu.

Bay Jeon'la zorla kahvaltı yaptıktan sonra bir depoya gelmiştik. Bir sürü variller, tahtadan sandıklar ve bir sürü adamlar vardı burda.

Adamlar kutuları açıyorlar ve Bay Jeon'a gösteriyorlardı.

"Tamam."dedi ve kapıyı yöneldi Bay Jeon.

Bu kadar mıydı yani?

Kapıdan çıktık ve arabaya bindik. Bay Jeon arka koltuğa ben ise şöför koltuğunun yanına oturdum.
Şöför koltuğuna da 'fazlasıyla tanıdık olan adam' oturdu.

Bay Jeon hiç adıyla seslenmemişti bu adama acaba adı neydi?

Bay Jeon'un imalı öksürmesiyle kendime geldim.
Evet. Adamın ağzının içine düşecekmiş gibi bakıyordum çünkü.

Hemen geri çekildim ve camdan dışarıyı izlemeye başladım.

Birden önümüzde iki tane araba belirdi ve önümüzü kesti ne olduğunu anlamak için arkaya baktığımda iki araçta arkadan kıstırdı.

Tamam. Artık içimdeki canavarı gösterme zamanı.

Hemen Bay Jeon'a döndüm ne olduğunu anlamış gibi bir yüzü vardı.
Daha ben konuşmadan 'tandık olan adam' konuştu.

"Efendim yolumuzu kestiler. Dikkat çekmemek için tek araba ile gelmiştik ne yapacağız."

O an Bay Jeon'un gözü bana kaydı ve imalı bir şekilde baktı.

"Ufaklık ne gibi becerilerin var göstermek ister misin bize?"dedi.

Bay Jeon'u dinlemeden arabadan indim.

Ön taraftaki adamlar bana doğru yürümeye başladılar.
"Ne o küçük kız sahibini sen mi koruyacaksın?"dedi sağ yanağının kenarından derin bir yara izi olan adam.

"Gerekirse evet."dedim sakin bir sesle.

Tamam Midnight. En fazla ne olabilir ki? Ya ailenin intikamını almadan ölürsün ya yaralanırsın ya da burdan sağ çıkarsın.

Yanağının kenarında yara izi olan adam yanındaki adamlara işaret etti ve yanındaki adamlar üzerime doğru gelmeye başladılar.

En öndeki iki adama tekvando becerilerimle uçan tekme attım. Geri kalan adamları ise çeşitli dövüş tekniklerimle alt ettim derken arkadaki adamların da bana geldiğini fark ettim. O sırada arabadan Bay Tanıdık çıktı. Bana doğru gelip
"Bu kadar yeter. Bay Jeon'dan azar işiteceğim ama seni burda tek bırakamam."dedi.

Bu adam kimdi?
Ne yapıyordu?
Neden beni koruyor?

Üzerime doğru gelen tekmeyle kendime geldim ve refleksle kenara çekildim. Tekme atan adamın bacağını tuttuğum gibi çektim yere yapıştı adam.
Aklıma anılarımın gelmesiyle sırıttım. Bu adamı burda canice öldürsem sorun olmazdı bence.

Adamı yere sermemle ayakkabımla yüzünü ezmeye başladım. Yüzünü son kez tekmeledikten sonra Bay Tanıdık'a döndüm yetenekli adamdı ama şu an dayan yiyordu.

Hemen koşup onu tutan adama tekme attım ona yumruk atan adamı da yere serip yüzüne ve kaburgalarını tekmeledim sanırım fazlaya kaçmıştım adamın ağzından kan geliyordu ve acıyla inliyordu.

Son adamı da hallettikten sonra etrafta kimsenin kalmadığın fark ettim.
Bay Tanıdık ise kenarda yere serilmiş ağzı burnu dağılmış yatıyordu.

Ona doğru yürüdüm ve yanına diz çöktüm.

"İyi misiniz?"dememle göz göze gelmemiz bir oldu bu adamı gerçekten bir yerlerden tanıyordum.
"İyiyim Sua."dedi ve kalkmaya çalıştı ancak aldığı darbelerden bu pek de mümkün olmadı.

Ona elimi uzattım ve
"Sen benim adımı biliyorsun ama ben senin adını bilmiyorum bence bu adil değil."dedim.

Bana baktı ve iç geçirdi.
Elimi tutup doğruldu.
"Gece 02.00'de arka bahçede ol her şeyi açıklayacağım Sua."dedi.

Dark House | JJKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin