Yazar'dan
"Jungkook. Bunu söylemeye dilim varmıyor ama."demişti Yoongi.
Jungkook onu anlamaya çalışırcasına bakmıştı.
"Her şey için teşekkür ederim. Beni, Dark House'u kurtardığın ve Sua'yı yalnız bırakmadığın için.
Jungkook. Sanırım kızımla aranızda bir şeyler oluyor. Lütfen onu üzme. Senden tek isteğim bu."demişti Yoongi.
Kapının çalmasıyla odaya Namjoon girmişti.
"Bakıyorum da eski dostlar birleşmiş."demişti gülerek.
Jungkook gülerek karşılık vermişti.
"Öyle ama seni yurt dışında sanarken sen nerelerden çıkıyorsun hyung?"demişti Jungkook.
"Casusluk dediğin böyle olur velet. Gidip gizli gizli Jimin'le Taehyung'u oraya sokmak ne?
Hadi sokarsın da ikisini mi sokarsın?
Bir ara baktığımda Taehyung ortada kalmış etrafa bakıyordu.
Jimin'in orada bırakıp gittiğini tahmin edebiliyorum ki öyle de olmuş."demişti Namjoon.
Üç yakın arkadaş gülerken odaya hizmetçi girmişti.
"Yemek hazır efendim."demiş ve odadan ayrılmıştı.
Üç adam aşağıya inmiş ve yemek masasına yaklaştıklarında çekişme seslerini duymuşlardı.
"Ne demek benim içeceğimi içersin? Benimdi o benim."diyerek bağırmıştı Jimin.
"Ben yaralıyım görmüyor musun? Bacağımdan vuruldum bacağımdan. Bu öyle kolay bir şey değil. Gidip mekan basıp adamların başında durmak değil."demişti Taehyung.
"Mekan basmayı kolay mı zannediyorsun sen? Ben orada bir sürü adam öldürdüm."demişti Jimin.
"En son baktığımda barda oturmuş kuruyemiş yiyordun Jimin."demişti Yoongi.
"Enerji depolamak için o."demişti Jimin.
Tartışma sırasında Jungkook masaya baktığında Sua'nın olmadığını fark etmesiyle mutfağa doğru ilerlemişti.
Hizmetçiler Jungkook'u gördüklerinde başlarıyla selam verip çıkmışlardı.
"Sua."diyerek başlamıştı Jungkook.
Sua, Jungkook'un sesiyle ona dönmüştü.
"Bir sürü şey atlattık beraber. Senin sayende bazı şeylerin farkına vardım.
Sua. Ben... Ben seni seviyorum. Bundan sonra yanımda olmanı istiyorum. Tabi sende istersen."demişti Jungkook.
Sua duyduklarına şaşırmış bir şekilde Jungkook'a bakmıştı.
"Bana karşı herhangi bir duygu beslemiyorsan anlarım. Sadece... Sadece ben duygularımı sana açmak istedim."demişti Jungkook.
Sua ise şaşkınlığını anlatıp Jungkook'a bir adım atmış ve gülümsemişti.
"Bende seni seviyorum Jungkook."demiş ve dudağına ufak bir öpücük kondurmuştu.
.
"Çocuk ver şu kumandayı bana sen ne zamana evlenip gideceksin kurtulacağız senden."demişti Jimin Taehyung'a.
"Evlenmeye niyetim yok bu bir. Evlenince buradan gitmeyeceğim bu da iki. Senin evlenmeye niyetin yok mu asıl?"demişti Taehyung.
"Bana uygun birisini bulamadım. Evlenmeye de niyetim yok. Rahatça takılmak varken neden yani?"demişti Jimin.
"Jungkook."demişti Yoongi.
Herkesin bakışları Yoongi'ye dönmüştü.
"Sua'nın ailesinin cinayet dosyasına ne oldu?"demişti Yoongi.
Sua tüm dikkatini vererek yanında oturan Jungkook'a bakmıştı.
Jungkook derin nefes almış ve konuşmaya başlamıştı.
"Sua.
Ailen bir cinayete kurban gitmiş doğru. Ve bu daha önceden planlanmış bir suikastmış.
Sua. Anne ve babanı Min Jihu öldürmüş. Yoongi ve Dong Min'in dedesi. Taehyung'un üvey dedesi.
Seni kaçıran kişi de Min Jihu'nun biricik oğlu. Min Hyun-woo. Yani Yoongi,Dong Min ve Taehyung'un amcası.
O dönemde Min Hyun-woo ve Choi Mujin yani baban ortak hissedarlarmış. Babanla Hyun-woo arasında bir tartışma çıkmış.
Hisselerin çoğunluğu babanda olduğu için kurulla toplantı yapıp Min Hyun-woo'yu hissedarlıktan atmaya kalkıştıkları için Min Hyun-woo ve Min Jihu bu cinayeti planlıyor.
O dönemde Min Hyun-woo'ya tek ayak bağı olan kişi Choi Mujin olduğu için tek onu hedef alıyor ama araba da annende olduğu için ikiside kurban gidiyorlar.
Choi Mujin'in hisseleri de direkt sana kalıyor ama o dönem de yine küçük olduğun için hisseleri yönetecek birilerini seçmeleri gerekiyor bu kişi de yine Min Hyun-woo oluyor."demişti Jungkook.
Sua yaşadığı olayın etkisiyle bakışlarını yere indirmiş ve gözünden firar eden yaşlarla sormuştu.
"Peki şimdi onlar?"diyebilmişti ancak.
"Min Jihu yıllar önce kanser hastalığından dolayı ölüyor.
Min Hyun-woo'da intihar ediyor. İntiharının arkasında da Min Dong Min var.
Amcasını zorla buna zorluyor ve tüm mal varlığına çöküp bu gücü elde ediyor."demişti Jungkook.
"Yine öldürcek adam yok niye böyle oldu ya?"demişti Jimin.
"Jungkook... Her şey için çok teşekkür ederim iyi ki varsın."demiş ve Jungkook'a sarılmıştı Sua.
"Evde kalmış birey bak, gör. Evlende sende git."demişti Jimin Taehyung'a.
"Uğraşmayı bırak artık Jimin, şu çocukla."demişti Namjoon bıkkınlıkla.
"Bende tüm yaptıklarım için özür dilerim."demişti Yoongi.
"Biz böyle iyi olduk fark ettiniz mi? Artık bizi kimse yenemez. Çok güzel olduk biz.
Katiller çetesi."demişti Jimin.
"Boş boş konuşma Jimin."demişti Sua.
"Yine ben ne yaptım ya?"demişti Jimin.
"Jimin!"demişti herkes hep bir ağızdan sesleri yankılanarak.
Her hikayenin bir sonu vardır.
Mutlu, mutsuz.
Kimse mutsuz son istemez.
Bu hikaye de mutlu sonla bitmişti.
Dark House mutlu sonla bitmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dark House | JJK
Mistério / Suspense"Bir anlaşma yapalım. Ben senin karnını doyurup, burada kalmana izin vereceğim ve koruyacağım. Senden tek bir şey istiyorum." dedi. O anlaşma beni bataklığa sürükledi ama o bataklıkta birisini buldum. İkimizde bataklıktaydık. Bu bataklığın sonunda...