Dark House | JJK

Lanet Karanlık

Sanki böyle bir şey beklemiyormuş gibi baktı.
Gözlerimiz buluştuğunda gözlerini kaçırdı ve yutkundu.

Derin bir nefes aldı ve verdi.

"Sence bana neden Dark Camper diyorlar Sua?"dedi.

Bilmiyorum anlamında omuz silktim ve ona baktım.
O ise geceyi süsleyen aya ve yıldızlara bakıyordu.

"Ben geceyi sevmem Sua."dediğiyle şaşırmıştım o zaman neden Dark Camper demişlerdi ona?

"Bir söz vardır bilir misin? Geceyi diriltmeyenin gündüzü de ölmüştür.
Benim gecem yok Sua. Gündüzüm de...Ailemi bir gece yarısı kaybettim. Lanet bir gece yarısı.
Belki...
Lanet karanlık olmasaydı o gece kaza yapmayacaklardı. Beni bir başıma bırakmayacaklardı."dedi ve dolu gözlerle bana döndü.

Onu ilk defa böyle görüyordum. Dışına taştan duvar örmüş gibiydi ama içindeyse bir çocuk vardı.

"Lanet karanlıkları kirletmek istedim hep. İnsanlara karanlıklarda işkence ettim. Sırf benim gibi onlarda karanlıktan korksun sevmesin diye. Belki bu yaptığım adil değil-"
gözünden bir yaş firar etmişti. Şimdiyse iki, üç...

İnsanların korktuğu Dark Camper karşımda ağlıyordu. Koca adam karşımda bir çocuğa dönüşmüştü.

"Demiştin ya Sua. 'Sırf birisi iyi geceler demediğinde kötü geçen geceler var' diye. Annem bana her gece masal okur, iyi geceler diyip giderdi.
O lanet kazanın gerçekleştiği gün annemi işten babam almıştı. İşten dönerken ise bir anlık dalgınlıkla kaza yapmışlar.O gün annem bana iyi geceler demeden gitti."dedi.

Evet. Benzer hikayeler ve bitmeyen acılar. Bay Jeon'la acılarımız benzerdi.

"İkimizin de geceden vurulması ne tuhaf."dedim mırıldanarak.

...

Gözlerimi açtığımda çimlerin üstünde Bay Jeon'la sarılmış bir şekilde uyuduğumuzu gördüm.
Daha doğrusu Bay Jeon beni sarmış ve izlediğini gördüm. Hemen geri çekildim. Doğrulmamla o da kalkmıştı.

"İkimizin de uyuyabildiği bir gece."dedi tebessüm ederek.
"Sanırım."dedim.

Bay Jeon'u geride bırakarak eve doğru yöneldim.
Odama çıkıp hazırlandım ve aşağıya indim.

Aşağıya indiğimde Bay Jeon gözükmüyordu. Hemen kapının kenarındaki dün gece büyük ihtimalle Bay Jeon yüzünden yanıma gelemeyen Bay Tanıdık'ı gördüm ve yanına yöneldim.

"Dün sanırım neden gelemediğimi anlamışsındır."dedi.
Kafamı onu onaylarcasına salladım.
"Bay Jeon büyük ihtimalle bizi görüştürmeyecektir. Bu telefonu al müsait olduğumuz bir sırada arayacağım."dedi ve bana uzattığı telefonu alıp cebime koydum.

"En azından adını öğrenmeliyim."dedim ona bakarak.
"K-"konuşmasına fırsat kalmadan Bay Jeon'un sesini duydum.
"Çalışanlarım yine güzel güzel anlaşıyorlar bakıyorum da."dedi ikimize bakarak.

"Sua benle gel."dedi ve yemek masasına yöneldi.
Arkası dönükkende yanımdaki adama
"Sende dışarıya çık."dedi.

Yemek masasına oturmasıyla bende oturdum.

"Çalışanlarımın yakın olmasını sevmem Sua. Ona göre davran. Ayrıca dünkü olanlarda aramızda kalsın."dedi ve yemeğine devam etti.

Tuhaf adamdı cidden.

Önümdeki yemeğe döndüm fakat yiyeceğim gelmiyordu. Sanırım sürekli olarak yemek yediğim içindi bu aralar.

"Yemeyecek misin?"dedi Jungkook.
Kaşımı bıraktım ve konuştum.
"Canım istemiyor."dedim ve onun yemesini beklemeye başladım.
"Peki."dedi ve yemeğine devam etti.

"Bu gün herhangi bir işimiz yok evde geçireceğim günümü."dedi.
"Bu gün Dark House uğramam lazım."dedim.
Bana baktı ve devam etti.
"İzin verdiğimi hatırlamıyorum."
Konuşmama fırsat vermeden devam etti.
"Sen şu an benimle çalışıyorsun Sua. Üç ay sonra Dark House nasılsa dönmeyecek misin? O zaman bol bol oralarda olursun."dedi ve masadan kalktı.

"Bay Jeon. Sizinle çalışmam demek Dark House ile bağlarımı koparmam demek değil. İki işimi de birden yürütebilirim şimdi izninizle Dark House gidiyorum size afiyet olsun."dedim ve onun arkadan bağırmasına dahi kulak asmadan evden çıktım.

Tam bahçeden çıkacaktım ki Bay Tanıdık bana doğru geldi.
"Nereye böyle?"dedi.
Neden ben? Neden?

"Dark House'a gidiyorum."dedim ve hayretle bana baktı.
"Bay Jeon nasıl izin verdi?"dedi.
"Vermedi ki."dedim.
"Bunu yapmamalısın sinirlenirse gözü hiçbir şeyi görmez. Hemen eve dön."dedi.
"Umrunda değil. Kaybedecek hiçbir şeyim yok."dedim ve bahçeden çıktım.

Ardından koşturarak yanıma geldi.
"O zaman şu yarım kalan konuşmamızı tamamlayalım. Bende sana oraya kadar eşlik etmiş olurum."dedi.

Onu onayladım.

"Ben... Ben Kim Taehyung. Aslında beni görünce tanımanı beklemiştim Sua."dedi.

Kim Taehyung bir yandan bu ad tanıdık gelse de çıkartamıyordum.

"Sua senle uzun zamandır tanışıyoruz."dedi.