KORUMA

5

Günün ikinci bölümüdür.

***********

" senin burada ne işin var?" Diyerek masaya doğru ilerleyen çocuğa bende şaşkın gözlerle bakıyordum.

Ne oluyor lan burada Diye düşünsem de babasının araya girmesiyle sessizliğimi korudum.

" Pars ! tanışıyor musunuz siz oğlum?" Dediğinde ben hala ne diyeceğimi bilemez şekilde , baba ve oğula bakıyordum.

" o gece barda görmüştüm sadece."  Dedi  pars denilen velet gözlerini üzerime dikerek .

Şuan hangisine şaşıracağımı bilmiyordum. Çocuğu tanıdığıma mı , yoksa üstünde ki lise formasına mı ? Kaç yaşında biriyle yatmıştım lan ben . O bana yaşını kaç Demişti. Tam hatırlamıyordum ama yirmilerinde dediğine emindim.

Peki o zaman bu forma ne !!! Yalan söylemişti piç kurusu.

" e peki bu adamın burada ne işi var baba." Dedi sofraya otururken.

" birbirine aşina olmanız bir bakımdan iyi sayılır. Oğlum bu Ateş konakçı. Senin yeni koruman. " dediği anda

Çocuk kahkaha atmaya başlamıştı. Aralıksız gülmeye başladığında , benim sinirlerim iyice gerilmeye başlamıştı.

Babası yanımızda olmasa şimdiye kadar ağzına sıçmıştım ama sabırla beklemeye çalışıyordum.

Babası ise hiç aldırış etmeden oğlunun gülmesinin bitmesini bekledi.

" baba sen ciddi misin?" Ddi gıcık gülmesine ara vererek.

" Evet çok ciddiyim. Zaten bu konu hakkında sana bahsetmiştim Pars. Artık Ateş bey bizimle birlikte çalışacak."

" Baba ben kabul etmemiştim."

" Bu konuda itiraz hakkın yok Pars. Her istediğin oluyor zaten . Bu Sefer benim dediğimi dinlemek zorundasın. Ve şimdi ben gidiyorum ,sizde birlikte kahvaltı yapın sonra okula geçersiniz. Bir sorunun olursa akşama konuşuruz Pars. " Dedi ve oğlunun bir şey demesine izin vermeden sofradan kalktı.

" sizede iyi günler yüzbaşım. Umarım sizi çok zorlamaz." Diyerek odadan ayrıldı.

Sikik çocukla baş başa kalmayı hiç istemesem de bu duruma alışmak zorunda olduğumu bildiğim için , sessizce bir şeyler yemeye devam ettim.

Ulan şu sikik anlaşmayı imzalamasaydım , bir dakika daha burada kalmazdım. Ama artık mecburdum.

O gece içinin duvarlarını keşfettiğim çocuğun korumalığını yapmak ,en son istediğim şey bile değildi.

Sikeyim kaç yaşındaydı bu velet. Buda ayrı bir problemdi. Bir ergenle birlikte olmuştum resmen.

Sessizliğimi korumuş bir şekilde yemek yemeye devam ederken. Sesli bir şekilde çatal bıçağı tabağına bırakan velete diktim gözlerimi.

" ne bakıyorsun ya sikik sikik. Senin burada ne işin var. Birde hiç bir şey olmamış gibi geçmiş karşıma rahatça yemek yiyorsun. Nereden buldun beni sapık mısın sen?" Diye konuşmaya başladığında

Elimle başımı tutup avuşturdum.  Sanırım  bir içkiye ihtiyacım vardı. Sikeyim çalışırken içemezdim ve bu çocuk ayık kafayla hiç çekilir birine benzemiyordu.

" seni görmek benim için de şaşırtıcı bir durumdu ." Dedim sakinliğimi koruyarak.

" Tabi ya eminim öyledir. Kim bilir nasıl sokturdun kendini bu işe. Bir gecelik bir şeydi . Ne diye takılıyorsun peşime." Dedi hala inatla benimle dik dik konuşarak.