8

3.3K 140 32
                                    

Yanımıza yaklaşan çalışan

" bugün evden çıkmayacakmış efendim. " Dediğinde içime bir rahatlık çökmüştü.

Özbey
" tamam teşekkür ederim." Deyip kadını gönderdiğin de biz içeride ki asıl rahat koltuklara geçmiş kahve içiyorduk.

"Yüzbaşım , Pars bugün evdeymiş. Siz de evinize gidip dinlenin lütfen. "

" tamamdır." Deyip Hızlıca ayaklandım.

Biraz daha burada kalmak istemiyordum. Zaten görsel şölen olan Ariana da yemekten sonra hemen hızlıca odasına çekilmişti.

Evli bir kadına asılacak yapıda değildim tabi ki ama güzelliği de tartışalamayacak kadar gerçekti .

Evin dışına kendimi atabildiğimde derince bir nefes aldım. İlk gün tahmin ettiğimden daha karışık ve yorucu geçmişti.

Hepsi o Pars denilen velet yüzündendi. Hayatı boyunca hiç bir zorluk görmemiş, tipik şımarık zengin bebesiydi. Normal şartlarda karşılaşsak bir güzel dövüp belki kendine getirirdim. Gerçi normal şartlar da karşılaştığım da dövmek yerine başka şeyler yapmıştım.

Ama annesinden aldığı güzel suratı , o gece alkolünde etkisiyle oldukça cazip gelmişti. Hem kişiliğinden ve kim olduğundan  da haberim yoktu.

Ergen ve Bok gibi bir karaktere sahip olduğunu bilsem asla yanıma yaklaştırmazdım.

Neyse deyip arabamı getirmelerini bekledim.

Nereye koyduklarını öğrensem iyi olurdu. Kendim park edip , kendim alabilirdim arabamı diye düşünürken arabamda gelmişti.

Getiren kişiye teşekkür edip evime doğru gittim. Şimdi  bir duş alıp,  biraz bira içecek kadar vaktim vardı.

*******

Gece uyumakta oldukça zorlanmıştım. Neyse bugün arabanın arkasına geçer uyurum,  hem vakitte geçer diye düşündüm.

Yine aynı saatte yola çıktım. Ultra lüks yapının önüne geldiğimde , bir kez daha ne paralar var diye düşünmeden edemedim.

Arabanın anahtarını isteyen kişiye

" bana  arabayı nereye koymam gerektiğini göster. Sürekli seni uğraştırmak istemiyorum." Dedim.

" sorun değil bu benim işim."  Cevabını alsam da yine ısrar edip nereye park etmem gerektiğini öğrenip , arabamın anahtarını yanıma aldım.

İşim bittikten  sonra salona doğru geçip beklemeye başladım. Özbey denilen adam yoktu.

Dün mutfakta çalışan kadınlardan genç olan yanıma yaklaşıp

" merhaba kahvaltı hazır , Pars beyde şimdi iner lütfen buyrun." Diyerek bana sofrayı gösterdi.

Bu beyinsiz çocukla birlikte kahvaltı yapmak istemiyordum.

" Özbey yok mu?"

" Özbey bey bugün erken çıktılar. "

" ben mutfaktada yerim."

" Özbey bey sofrada olmanızı söylemişti."

Bu adam da benden ne istiyordu. Alt tarafı bir çalışandım. Bana gözdeleri gibi davranıp duruyordu.

"Tamam." Deyip kızı daha fazla oyalamadan sofraya geçtim.

Kahvaltımı hızlıca yapmaya başladım. Bir de veleti bekleyecek halim yoktu.

"Senin ne işin var yine bu masada." Diyen sesi duymamla , mesaimin başladığını anladım.

" kahvaltı yapıyorum gördüğün üzere."

KORUMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin