" daha çok var mı?" Dedi arabaya bindiğimizden beri ilk defa konuşarak.
" az kaldı." Dedim.
" tamam." Diyerek yolu izlemeye devam etti.
Sahil kenarına geldiğimiz de havanın çok soğuk olmamasına şükrettim. Deniz kenarına kış günü gelmek çok akıl kârı değildi ama yine de onu buraya getirmek istemiştim.
Deniz durgun bir şekilde önümüzde seriliyken hafifçe doğruldu.
" denize mi getirdin beni gerçekten bu soğukta." Dedi.
" Evet seni zatürre yapmayı düşünüyorum." Dedim gülerek.
Arabayı tam kumsalın yanında olan ağaçlık alana yaklaştırıp durdurdum.
Deniz ,gecenin karanlığında yok gibi gözüküyordu.
" Hadi sadece biraz hava alıp hemen geleceğiz." Dedim.
" üşürüm." Dedi nazlı bir bebek gibi omuzlarını silkelerken.
" montumu veririm."
" saçmalama. "
" Hadi ama biraz nefes alacağız sonra arabaya gelip seni ısıtacağım söz." Dediğimde gözlerini gözlerime dikip bakmaya devam etti.
Sonra dediğim şeyi fark edip kendimi düzelterek.
" açacağım sıcağı sonuna kadar Hadi ama ne nazlandın."
" tamam." Diyerek dışarı çıktığında havanın keskin bir soğuk olmamasına şükrettim.
Montına daha çok sarılarak kumlara girdiğinde
" Hadi ayakkabılarımızı çıkaralım." Dedim.
" sen kesin kafayı yedin." Dedi bu sefer gülümseyerek.
" bir kere de bir şeyi itirazsız yap." Diyerek önüne çömeldim.
Ayağını dürterek
" uzat ayağını." Dedim.
Oda bir kaç dakika olumsuzca baksa da sonra dediğimi yapıp ayağını uzattı.
Çoraplarıyla birlikte ayakkabısını çıkarttığımda , kumun içine gömdü ayağını.
" buz gibi." Dedi yine söylenerek.
" sadece biraz nefes almayı dene . Her şeyden şikayet etmeyi bırak artık." Diyerek diğer ayakkabısını da çıkardım.
" önümde böyle diz çökmen de hoşmuş. Hep böyle mi kalsan ?" Dedi gülerek.
" kaşınma çocuk." Dedim bende söylediği şeye gülerken.
Kendi ayakkabılarımı da çıkarttığımda , arabanın yanına koydum.
" Hadi gel." Diyerek tekrar yanına yürüdüğümde elimi uzattım.
Elime bir kaç saniye bakarken ne yaptığımı anlamaya çalışıyordu.
O beni anlamaya çalışıyordu ama benim de kendimi anlamadığımı bilmiyordu. Ne yaptığımı ne olmasını istediğimden ben bile emin değildim . O anda sadece duygularıma göre hareket ediyordum.
Eliyle elime çarparken
" yürüyorum ya." Diyerek ilerlemeye başladı.
Ufak ufak denizin sesini duyduğumuzda , bana buranın bir kez daha ne kadar iyi geldiğini anladım.
Sessizce onunda anın keyfini çıkarmasını bekleyip onunla birlikte biraz daha yürüdüm.
" çok üşüdün mü ?" Dedim yine de onun için endişelenerek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KORUMA
Romanceiki baskın karakter , iki farklı hayat , iki farklı dünya ... ve birlikte olmamak için onlarca sebep. peki ya kalpleri? not : bütün hikayelerim yetişkin içerik. yaşınız küçük yada cinsellikten hoşlanmıyorsanız uzak durun.
