Sensedim: Eski Türkçe'de, Sana hasret kaldım, seni özledim anlamlarındadır.
Bölüm Şarkısı: Cem Yenel - Seni O Gökyüzüne Ben Koydum
Oykun Fahat
Çocukların aşağı indikten sonra yanımıza gelmeleriyle sitem etmeleri bir oldu. Söylediklerini dinlerken bizi eve çağırmalarıyla eve çıktığımızda Bügeyle odaya geçtik. Biraz konuştuktan sonra yüzüğü ne zaman takacağını sordum.Benden teklif beklediğini üstü kapalı bir şekilde söylediğinde planlarımdan haberi olamamına bir kez daha şükrettim. Gerçekten bilseydi neler planladığını ciddi anlamda havalara uçardı.
Toparlanarak odadan çıktığımızda mutfağa geçtik. Çocukların masa kurduklarını gördüğümüzde şaşırdım. Büge sorduğunda Pamir hemen atladı ben kurdum diye. Sonrasında Berne'nin " Bizi sen örgütledin. Masa kuralım, onları mutlu edelim ' dediğini duyunca kendini yere bıraktı.
Berne dışında hiç kimse endişelenip yanına gitmemişti Pamir'in. Hatta Büge, " Herkesin başına toplanmasını istiyor. " dediğinde kafasını kaldırdı ve gözlerini belerterek Büge'ye baktı Pamir. Berne'nin Pamir için endişelendiğini son zamanlarda anlayabiliyordum. Daha doğrusu tahmin edebiliyordum.
Önceki zamanlarda gördüğüm ve davranışlarından sezdiğim gibi büyük bir ihtimalle birbirlerine ilgi duyuyorlardı. Kardeşimi, güvendiğim bir insana emanet ederdim. Diğer kişiler başına bir şey getirebilirlerdi.
Son zamanlarda kadın cinayetleri ve kadına şiddet konusu baya ciddi anlamda artmıştı. Onlar bizi 9 ay karınlarında taşıyorlar, kendilerinden önce ön plana bizi koyuyorlar ama ne yapıyorlar...
Başka bir annenin kızına, gelecekte anne olabilecek yetiye sahip bir kadına neden şiddet uygularsın, bunu anlamıyorum ben. Sana demişler ki, Kadınları koru, onlardan şiddeti esirge. Onlara verebileceğin en büyük şey; Sadakat ve Sevgidir.
Kadınlar, erkeklerden ne ister ki? Ailemin beni yetiştiriş tarzında, bir kadın eşinden ya da sevgilisinden tek istediği, sevgi saygı ve sadakattir.
Kadınların baş üstünde taşınacağı yerde, şiddet göstererek büyütmek, şiddete alıştırmak, daha ilerisi hayatlarına son verilmesi hiç kimsenin hakkı değildir.
Canı veren de Allah'tır, canı alacak olan da sadece Allah'tır...
Pamir'i yattığı yerde biraz beklettikten sonra kızların yorulmamaları için erkekler olarak Pamir'in kollarından tutup kaldırdığımızda koltuğa oturttuk. Ardından bilgisayardan bir film açıp televizyona bağladık ve filmi izlemeye başladık.
Film bittikten ve ortalığı toparladıktan sonra kızların eve gitmek istemeleriyle saate baktım. Saatin çoktan gece yarısını geçtiğini gördüğümde ben götürmek istedim onları.
Kendilerini koruyamayacaklarından değil de onlara bir şey olursa, karşı tarafa vereceğimiz zarardan korktuğum için onlara eşlik etmek istemiştim. En sonunda ısrarlarıma dayanamayıp beni yanlarına aldıklarında eve geçtik.
Kızlar içeri geçtiklerinde Büge'ye bir şey söylemek istediğim için onu kolundan tuttuğumda kendime döndürdüm.
Bana noldu dediğinde " Varsın ama yoksun Büge. Bu nasıl oluyor anlatır mısın bana? Kendini geri çekerken mıknatıs gibi beni de çekiyorsun peşinden... " dediğimde elini yanağıma getirdi ve yanağımı okşadı.
" Ben sadece sana sevgi veriyorum Sevgilim. İkimizin kalplerinden doğan sevgi, filizlerinden büyüyor ve büyüdükçe kalbimize kök salıyor. "
" Ve o köklerden birbirimize daha çok bağlanıyoruz. Bağlandıkça da ayrılamıyoruz. Değil mi? " dediğimde kafasını salladı ve yanağımdan öptü. Ardından bana iyi geceler dileyerek eve girdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Bakış / Texting
Ficção AdolescenteHer şey bir bakışla, bir dinleyişle başlamıştı. Belki de bu Bir Bakış bizim hayatımızı değiştirip, birbirimizin bakışlarında dineceğimizi bize gösterecekti. Kim bilir...