𝐴𝑣𝑢𝑘𝑎𝑡 𝐻𝑎𝑛𝚤𝑚

1.1

Gözlerine baktım
Beni görmedin bile

Yazardan

Aşkım yanına gelen kişiyi görünce şaşırmamıştı çünkü hatta alışmaya bike başlamıştı ama bu yinede sınırını bozuyordu yanına gelen ise Dağhan'dı neden hep etrafında oldunu anlamıyordu aşkım.

Dağhan'ın "nasılsınız?" diye sormadıyla aşkım "iyim siz nasılsınız dağhan bey" diye cevap vermişti dağhan "bende iyim aşkım hanım ben sizle iş dışında normal bir arkadaş gibi konuşmak istiyorum eğer sizde isterseniz" diyerek sorusunu sormuştu aşkım kararsız kalmıştı bu soru karşısında.

Zaten işi alından beri hep karşısına çıkıyorlardı yani resmen 'istenmeyen ot dibinde bitermiş' deyimini yaşıyordu ama iyi insanlar oldunu'da hissediyordu onun için kabul edecekti.

"Olur tabiki" demişti Aşkım, dağhan ise gelen onayla mutlu olmuştu "ozaman sizli bizli konuşmaya gerek yok" diye sordu dağhan, aşkım ise "siz nasıl isterseniz" dedi ama fark etmeden yine sizli bizli konuşmuştu

Dağhan "sen diyecektin galiba" diyerek düzeltmişti aşkım ise küçük bir tebessümle onaylamıştı dağhanı.

Berk abisiyle konuşurken gördü kişiyle affalamıştı, beklemiyordu gördü kişi abisi gibi gördü Onur Aksoy vardı Türkiye'de oldunu bilmiyordu "demeki geri dönmüş" diye mırıldandı.

Abisine dönüp "birini gördüm gidip selam verip hemen dönerim" diyerek masadan kalkmıştı hızlı adımlarla onurun masasına yaklaşmıştı tabi onur berki fark etmişti.

Berk kendini tutarak onura elini uzatmış ve "tekrardan hoş geldin" demişti sarılmak istiyordu ama kendini tutuyordu çünkü görevde oldunu biliyordu.

Onur'da tebesümle harşılık vermişti "tekrardan hoş buldum" sonra aklına aşkım gelmişti ve o tarafa baktında ise aşkımın hala o adamla konuştuğunu görmüştü hata yanlarına yeni biri gelmişti bu onurun daha fazla kaşlarını çatmasına sebeb olmuştu.

Berk abisinin baktı yere bakıp sorunu anlamıştı Onur Aksoy kıskançlığı tekrardan başlamıştı sinsice gülümsedi berk eski günlerde yaptığını tekrardan yapacaktı

Onur Aksoy'u kışkırtıp daha fazla kıskandıracaktı.

Aşkım'dan

Dağhanla konuşurken yanımıza biri gelmişti kim olduğuna bakınca Caner Boz olduğunu gördüm, sanırım ismi buydu tam hatırlamıyorum ben ona bakarken birden konuştu "şey ben sizi görünce yanınıza gelmek istedimde istemeseniz gide bilirim" nasıl baktıysam adam açıklama yaptı galiba biraz kötü baktım.

Bu yanlış anlaşılmayı düzeltmek için hemen konuştum "sorun değil sadece merak etmiştim şey Caner beydi demi" başını onaylayarak salladı ve "evet Caner ama bey demeye gerek yok fazla resmi oluyor sonra" dedi galiba bu ikisinin bey lafıyla alıp veremediği vardı.

Bende onu başımla onaylıyıp dağhan'a geri dönüp konuştum "şey başka birşey yoksa ben gidiyim yarın sizin görüşmemiz var tekrardan iyi akşamlar.

Onların bişey demesine izin vermeden ordan uzaklaşıp berki aramaya başladım ve buldumda hemen yanına gittim daha fazla burda kalamaz'dım yeterdi çok fazla ses vardı ve benim başım ağrıyordu.

"Berk ben eve geçeceğim geliyormusun?" diye bir soru yöneltim berkse bana dönüp başıyla beni reddetti "ben abimle kalıcam bugünde ama yarın evde olurum" başımla onu onayladım sonra hemen sarılıp görüşürüz dedikten sonra valeden arabayı alıp daveten uzaklaştım sonunda sessizlik olmuştu bir an için seslerin hiç kesilmiyeceğini sandım.

Bugünün analizini kafamdan geçirirken dağhan aklıma geldi benden büyüktü ama iş için bey demek zorunda kaldım şimdi ise arkadaş olmuştuk her zaman her yerde karşıma çıkıyorlardı ama bu onlarında suçu değildi galiba tesadüftü.

Aynı zamanda onuru görmek beni affalatmıştı onu beklemiyordum, tamam savcı ola bilir ama Türkiye'de değildi Amerika'daydı nezaman gelmişti bilmiyorum aynı gitti zamanki gibi yine haber vermemişti.

Ve yanındaki kadın...

Neyse hayatı yolundaysa ve mutluysa sorun yok nede olsa hep yanımızda olmak zorunda değil ya. Zaten onsuzlupa alıştım ve kendimi koruya biliyorum. Onun için sorun yok işimide başarıyla yaptımı düşünüyorum.

Berk ise abisiyel mutlu ve ben yine yanlızım bazen keşke diyorum keşke benimde bir abim, ablam yada kardeşim olsa galiba çok şey istiyorum.

Yetimhane'de büyümüş biri olarak istemesende yanlızlığa alışıyorsun ve bende istemeden'de olsa yalnızlığa alıştım.

Neyse sonunda eve vara bilmiştim yüzümde fazla olmasada makyaj vardı ve bu beni rahatsız ediyordu. Hemen binaya girip merdivenlerden 3. Kata çıktım asansöre neden binmedimi soracak olursanız sevmiyorum ve gerekmedikçe kullanmam.

Yan taraftan ses geliyordu sanırım yeni komşular gelmişti orayı fazla takmadan evime girip odama çıktım rahatlamam lazımdı üstündekileri çıkarıp geceliklerimi giyindim yarınki görüşme içinde erken çıkmam lazım onun içinde yarın giyeceğim kıyafetleri çıkarıp gardırobun koluna astım.

Sonunda makyajımdan kurtulup duşumu aldım geceliklerimide giyip yata yerleştim yarınki görüşme erken saatlerde olacağı için erken uyumam lazımdı telefonumu şarja koyup uykuya daldım yarın uzun bir gün olacak gibi.

Uyanmış herseyimi hazırlamıştım şu anda ise arabada büroya gidiyordum bir kaç dosyaya bakıp Bozlarla görüşmeye geçecektim bir türlü kısmet olmamıştı.

Arabada radyoya uzandım karşıma ilk çıkan şarkıyla yüzümde tebessüm oluştu çalan şarkı ise kumralım'dı bu şarkıyı çok severdim ama insan büyüyünce sevdi şeylerde değişiyordu.

Dayanamayıp bende şarkıya eşlik ettim.

Bu kaçıncı hasretim aylardan hangi aydır
Söyle kumralim ben adimi unuttum
Bilmem hatırlar mısın gözlerim ne renkti
Söyle kumralım benim adım neydi

Seviyordum bu şarkıyı berkle çok söylerdik zamanında bazen o zamanları özlüyorum çünkü o zamanlar ikimizinde bir birimize ayıracak zamanı vardı. Şimdi ise bir birimizi görsek şükür edecek seviyedeydik.

Büroya gelmemle arabayı park edip hızla odama girdim asistanım işten çıkmıştı stajerde daha seçilmemişti onun için dosyalar fazlaca vardı umarım görüşmeye kadar biterdi yoksa geç kalacaktım ve geç kalmayı azda olsa sevmezdim ve sevmedim bişeyi karşı tarafa yapmazım, yapmamaya çalışırım.

Hadi Aşkım sen yaparsın, istedin herşeyi başarırsın istemen yeterli güven kendine evet yaparım, yaparım gem okadar çok değil kesinlikle değil.

Bu bölümü çok beklediniz ve bende bir tık geç atım üzgünüm:(

Oy vermeyi unutmayınn:)