𝐴𝑣𝑢𝑘𝑎𝑡 𝐻𝑎𝑛𝚤𝑚

2.5

Selam umarım beğenirsiniz:)

"Her zaman her şeyi alttan almaya gerek yok. Bazen sırt çevir ki, herkes durması gereken yeri çok iyi bilsin."

Aşkımdan

"Merhaba en son aramalarda siz vardınız telefonun sahibi bir kaza geçirdi hastaneye gele bilir misiniz?" diye yabancı bir ses duydum abim kaza mı yapmıştı nasıl? İyide abim çok dikkatli sürerdi hızla ayağa kalktım ve "siz bana hastanenin ismini söyleyin ben geliyorum."

Beyza hanımda benim telaşım yüzünden telaşlan mıştı diğerleri ise bana merakla bakıyordu. "Kızım noldu?" dediğinde bende hızlıca konuştum abimin durumunu öğrenmem lazımdı "abim kaza yapmış benim ayrılmam lazım üzgünüm" diyerek kimseyi dinlemeden çıktım.

Ben gelmeden önce berke haber vermiştim oda benden sonra gelmişti ve şu anda ameliyat kapısının önünde bekliyorduk. "Sence nasıl olmuştur?" berkin sorusuyla dolu gözlerimle kaşlarımı çatım. "Nasıl mı olmuştur berk onur abi dikkatli bir sürücü başka birşey olmalı, en son neredeymiş öğrene bildin mi?" diye sorduğumda başıyla beni onayladı "tugayda albayla konuşmaya gitmiş." diyerek soruma cevap verdi.

Galiba önemli bir bilgi almıştı yoksa böyle olmazdı. Ameliyat bitmişti fazla darbe almamıştı ama yinede sabaha kadar uyutulacaktı.

Uyandığımda abim hala uyuyordu bende biraz hava alabilmek için dışarı çıktım, bahçede göz gezdirirken bir bankta tek başına oturan bir kız gördüm. Tek başına oturması içime sinmediği için gidip yanına oturdum.

"Merhaba" konuşmayı başlatan bendim üzgün duruyordu dayanamamıştım bu haline "merhaba? Kimsiniz" tebessüm ettim güzel bir kızdı duru bir güzelliği vardı sarı saçları güneşte parlıyordu insanı kendine hayran bıraktırıyor du. "Ben Aşkım. Aşkım Aksoy sen" dediğimde oda yüzüme biraz bakmış ve tebessümle cevap verdi.

"Bende Eftelya Odun yani galiba odun." dediğinde kaşlarım havaya kalktı "nasıl yani?" soyisminden şüphe eden bir kız ilk kez görmüştüm "durumlar karışık boşver. Neden hastanedesin?" diye sonunda bana soru sorduğunda bende hüzünle cevap verdim "abim kaza geçirdi ondan. Peki sen neden hastanedesin?" aynı soruyu ona yöneltmiştim.

"DNA testi için. Boşver bu durumları da sizin gibi güzel bir hanım efendi acaba model mi eğer öyleyse imzanızı isterim" dediğinde güldüm "teşekürler ama maalesef ki model değilim Avukatım" dediğimde kaşları şaşkınlıkla havaya kalktı "Yakışır. Bende öğrenciyim işte" dediğinde ben tekrar güldüm.

İçeri geçmem lazımdı "ve benim artık içeri girmem lazım" telefonun arkasından kartlardan birini çıkardım ve ona uzatım "bu benim kartım eğer bir sorun yaşarsan veya bir sırdaşa ihtiyacın olursa çekinmeden araya bilirsin tamam mı?" dediğimde başıyla beni onaylamıştı.

Nerdeyse bir saat kadar konuşmuştuk sevmiştim iyi bir kıza benziyordu. Abimin odasına girince onu da uyandığını gördüm ve hızla yanına gidip elinden tuttum "abi iyimisin ağrın, sızın varmı?" dedim. Abim ise acıdan dolayı seni bile çıkaramadı sadece yüzünü buruşturdu.

Galiba uzun bir süre onunla ilgilenecektim.

Boz Ailesinden

Herkes kahvaltı masasında toplanmış kahvaltı yapıyorlardı, Beyza hanım ise hala aşkımı düşünüyordu nasıl olduğunu, ne durumda olduğunu merak ediyordu. Daha fazla dayanamayıp aşkımı aradı tek sorun açacak mı yoksa açmayacak mı?

Masadaki herkes Beyza hanımı izliyordu çünkü herkes aşkımı merak ediyordu. İkinci aramada açınca beyza hanım rahat bir nefes verdi. "Alo. Beyza hanım bir şey mi oldu?" Aşkımın yorgun ve meraklı sesiyle kaşları çatıldı.

"Kızım sesin yorgun çıkıyor iyi misin?" Demişti hiç bir soruyu takmadan. "Evet abim dün araba kazası geçirdi şu anda hastanede'yiz acil değilse kapata bilir miyim?" Beyza hanım'da telaşlanmıştı ama fazla uzatmadan kapatmıştı "tamam kızım dikkat edin abinede iyi bak görüşürüz" Ali bey karısına merakla bakarken diğerleri de annelerine merakla bakıyorlardı ama beyza hanım kimseyi takmadan yemeğini yemeğe devam etti.

Kahvaltıdan sonra her kesin işi olduğu için işlerine giderken kaan, beyzıtla beraber aşkıma gitmeyi planlıyordu. Annesinden aldığı numarayı aradı.

"Alo?" Kaan ablasının sesni duyunca biraz heycanlanmıştı bunu sesine yansıtmadan konuşmaya çalıştı ama maalesef ki başaramamıştı.

"Alo. Abla ben Kaan. Kaan Boz kardeşin" Beyazıt kuzeninin bu haline altan altan gülüyordu ama bilmediği bir şey vardı o da aşkımı görünce heycanlanacağıydı çünkü onunda bir abla hayali vardı ve hiç bir zaman olmamıştı.

"Kaan bir şey mi oldu?" Aşkımın telaşlı sesiyle Kaan tebesüm etti ablası onun için endişeleniyordu. "Hayır hayır olmadı sadece ben ve beyazıt yani kuzenimiz olur kendisi seni görmek istiyoruz da bir yerde buluşa bilirmiyiz?" Sonunda söylemişti içinde ne kadar korku olsa da, küçük bir umutta vardı.

"Anladım ama ben evden çıkamam isterseniz siz bana gelin ne derseniz?" Aşkımın fikriyle gülümsedi bu şu demek oluyordu ablasının evini görecekti bu onun için büyük bir fırsattı. Aşkımı onaylayıp konum istedi ve konuma doğru yol çıktılar.

Agah odasında çalışırken bir anda içeri giren Canerle kaşları çatıldı "ne olduyor lan?" Caner ise Agahı hiç takmadan konuştu "haberleri gördün mü?" Agah başını hayır anlamında salladı can ise telefonundaki haberi okumya başladı.

"Ünlü Avukat Aşkım Aksoy'un abisi dün gece karargah çıkışı arabayla evine giderken frenlerin tutmaması sebebiyle kaza yapmıştır savcıya iyi dileklerimizi ileterek geçmiş olsun diliyoruz." Caner bir sonraki habere geçti "Savcının geçirdiği kaza gerçekten bir kazamıydı? Yoksa ona kurulan bir kumpazmı? Peki kaza değilse bunu kim yaptı?" Agah duyduğu haberlerle endişelenmişti ve o an anlamıştı dün gece neden apar topar evden ayrıldığını abisi için endişelenmişti ve yanına gitmişti.

Agah aklına not olarak yazdı işi biter bitmez çıkışta aşkıma uğruyacaktı geçmiş olsuna.

Evet arkadaşlar şimdi sizden küçük bir seçim istyorum çünkü ben karar veremedim.

Aşkıma ileride bir sevgili yapmayı düşünüyorum ve bu kişinin mesleğine karar veremedim sizce;

Asker mi?

Yada

Savcı mı?

Karar sizin eğer bir sonuç olmasa yada eşit derecede seçilirseler ben karar veririm.

Neyse umarım bölmü sevmişsinzdir birdaki bölümde görüşürüz.

Oy ve yorumları unutmayınn:)

Seviliyor sunuz:)