2.1

623 30 9
                                    

Selamlar herkese umarım bu bölümü seversiniz diğer bölümde dediğim gibi uzun yapmak gibi bir planım var umarım gerçekleşir.

Gözlerine baktım
Beni görmedin bile

Yazardan

Herkes tanıtmıştı beyza hanım tanıtmadığı kişi varmı diye baktığında gözü Affan ile agahta takılmıştı vardı.

"Kızım birde torunlarımız var Affan ile Agah ın oğulları Acar, Edis ve Ediz onlarda şu anda burda değiller" demişti.Onur artık bıkmıştı her delikten yeni bir aile üyesi çıkıyordu.

Aşkım daha ne kadar çoğala bileceklerini hesaplamaya çalışıyordu çünkü Türkiye nüfusuna en çok Boz ailesinin katkısı olduğuna emindi.

"Onlar neredeler Peki?" diye sormuştu aşkım. Beyza hanımdan önce Caner cevap vermişti "Mardin'e gönderdik tatil için ananemizde kalıyorlar." demişti.Aşkım anladığını belirtir bir şekilde başını salladı.

Kaan ablasına baktı içinden gerçekten güzel' diye geçirdi birde onura baktı yüzündeki bunalmış ifadeyi anlaya biliyordu çünkü gerçekten kalabalıklardı ve bazen bu kaanıda bunaltıyordu. Kaan aşkıma itafen konuştu "şu anda aldığın her hangi bir dava varmı?" diye sordu aşkım ise kaana gülümseyerek "var bu seferki dava bir arkadaşın" demişti fazla detay vermeden.

Kapıyı açan tatlı kadın sofranın hazır olduğunu söyleyince herkes masaya geçmişti aşkım sofrayı gözden geçirdiğinde aç olduğunu daha'da hissetmişti bazen o kadar çok yiyorduki abisi ile berk bile şaşırıyordu galiba o günlerden biride bu gün olacaktı.

Ama kesinlikle hanım efendiliğini bozmak istemiyordu umarım bozmazdıda. Kimse yemek sırasında konuşmuyordu aşkım bunu fark etmişti ve hoşuna gitmişti çünkü oda fazla sevmiyordu.

Yemek yeme işi bitince herkes kahvesini içmek için salona geçmişti tabi Beyza hanım her dakika aşkımla ilgili konuşuyor soru yöneltiyordu. Aslında o da haklıydı kim 22 yıl sonra bulduğu kızını merak etmezdi ki?

(Canlar aşkımın yaşını bir tık unutmuş ola bilirim eğer hatırlayan varsa buraya yazsın ben düzeltirim)

Onur bu ortamdan birazda olsa sıkılmıştı ve üstündeki öldürücü bakışlar yüzünden bir tıkta bunalmıştı. Aşkıma baktığında onunda sorulardan bıktığını anlamıştı.

Aşkım avukat olmasına rağmen bukadar soru soruyordu ama nerdeyse 3 katı şeklinde sorguya çekiliyordu. Onur bu duruma içten içe kahkaha atıyordu ama yüzünde mimik oynamıyordu belki gözleri biraz kısılmış ola bilir oda biraz.

•••

Berk evde dosyalarına bakarken bir dava dikkatini çekmişti dosyayı biraz daha okuduğunda emin olmuştu bu dosyayı alacaktı hem bayadırda herhangi bir davada almamıştı bu belki iyi olurdu.

Dava dosyası:

Davacı: Hızır Ak

Davalı: Ali Ak

Dava nedeni: Babadan kalan miras.

Dava tarihi:9 Eylül 2024

Berk bu davayı kazana bilirdi kendinden emindi davayı onaylayıp yarın savcılığa gidecekti ordada dosya yetkisini alırdı ama önce önündeki dosya yığınlarını haletmeliydi.

Kapının açılmasıyla berk aşkımın geldiğini anlamıştı ayağa kalkıp aşkımı karşılamak için kapının oraya gitti ve "Hoş geldin avukat hanım ailen ile akşam yemeği nasıldı bakalım" diye sordu sorunun altında yatan alayı hissetmişti aşkım ve buna karşılık göz devirmişti.

"Nedemesin sorguya çekildim hemde normal sorgunun 3 katı bu nedir ya ben hayatım boyunca bukadar çok sorguya çekilmedim. Dur ben hayatım boyunca sorguya çekilmedim." dedi aşkım sitemli bir şekilde dediğinde haklıydı hakim ve savcılar hariç hiç sorguya çekilmemişti. Berk gülerken aşkım somurtarak içeri girdi ve salonun halini görünce dona kaldı.

Bu gördüğü salon onun salonu değildi kesinlikle olamazdı her yerde kağıt ve dosya vardı ayriyeten buruşturulmuş kağıtlar, cips paketleri, kola şişesi, ve 3 paket pizza kartonu. Berk aşkımın donmasıyla ne olduğunu anlamamıştı salona baktığında içinden koca bir 'siktir' çekti çünkü gerçekten salona sıçmıştı. Aşkım sanki ağır çekimdeymiş gibi yavaş yavaş Berke döndü. Berk aşkımın her bu dönüşü yaptığında saç baş giriştini bildiği için odasına doğru koşmuştu koşarkende bağırıyordu.

"Aşkım, canım, güzel kardeşim vallahi fark etmedim bukadar dağıldını yoksa biliyordun toplar- AHHH" son lafını bitirmeden kafadına on ikiden Aşkım Aksoy terliği yemişti ama pes etmeden odasına girip kapıyı kilitlemişti.

"Aç kapıyı berk aç şu kapıyı azına sıçacam, öldürecem oğlum seni BERK aç dedim. Saçını başını yolacam seni yerden yere vuracam BERK AÇ DEDİM!!" skna doğru sesini yükseltip kapıya vuruyordu. Elinde olsa kapıyı kıracaktı o derece sert vuruyordu.

"Aşkım, kardeşim bak ben toplayacağım vallahi sen odana geç ben güvenliliğimi sağlayalım söz toplayacağım. Lütf- VURMA LAN ARTIK KIRACAKSIN KIRACAKSIN " berkte korkudan dolayı sona doğru sesini yukseltmişti korkmakta haklıydı çünkü sinirli bir Aşkım, ölüm demekti.

•••

"Şurayı atladın sil orayıda... Bak burasıda burayıda al... öylemi serilir halı düzgün ser... bak bak koltukların altıda kaldı orayıda al... halıya makinede vur... öylemi yapı-" diye sözünü kesen berkin tahmülsüz sesiydi.

"Aşkım yalvarırım yeter gece gece canımı çıkardın her yer ter temiz oldu vallahi bak bal dök yalla resmen bak söz veriyorum birdaha dağıtmayacağım hatta bir daha dağınık iş yapan berki siksinler tamamı güzelim lütfen yeter." demesiyle aşkım Berke acımış ve tamam manasında başını sallayarak "birdaha olmasın" demişti ve ayağa kalkıp "iyi geceler ben yatmaya gidiyorum" demişti berkte ona harşılık verip şükür duaları okuyordu galiba büyük bir ders almıştı.

Tamam bu bölümde bukadardı. Biraz garip bir bölüm oldu ama sorun değil diğer bölümü daha iyi yapmayı planlıyorum ve daha kısa bir zamanda göndermeyi.

Seviliyorsunuz:)

Oyları unutmayın ve yorumlarıda.

𝐴𝑣𝑢𝑘𝑎𝑡 𝐻𝑎𝑛𝚤𝑚Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin