2.4

252 44 25
                                    


Merbaaa,internet yok simdi yazıp taslaga ekliyorum ne zaman paylasiriim en ufak bir fikrim bile uok 🧘🏻‍♀️🧘🏻‍♀️

İyi okumalar diliyorumm!!💓💓

***

Minho ağzından anlatım;

Gözlerimi ışık rahatsız ettiği için açtım ve yerimde doğruldum.

Ölü gibi etrafa bakınırken, yanımda ki hareketlilik ile korkup döndüm.

"Lan!"

Jisung'u fark etmem ile elimi kalbime götürüp, içimden bir küfür savurdum. Güya benimle yatmak istemiyordu,uyurkende yanıma gelmişti.

Yılbaşına girdikten sonra bir kaç saat hevesimizi attık ve Jeongin'in uykusu gelince söylenmeye başladı.

Jisung'da ona katılınca ikili sık boğaz ettikleri için maalesef uyumak için odalara dağılmıştık.

Jisung'a birlikte yatalım dediğimde ise sadece, "ben seninle yatmam oğlum, ayağın kokuyor." lafını duymuştum.

Ve şimdi,ve şimdi yanımda yatıyor olması durumundan daha ironik başka bir olay yoktu.

Onu umursamadım ve açık olan odanın ışığıyla daha kolay ayağa kalktım. Telefonumu etrafta ararken, en son oturma odasında unuttuğum aklıma geldi ve yavaş yavaş aşağı indim.

Changbin ve Seungmin koltukta ölü gibi yatıyorlardı,daha doğrusu Changbin resmen Seungmin'in üzerine yatmıştı. Seung nefes alabiliyorsa,ne mutlu.

Masanın üzerinde ki telefonu hemen aldım ve saate bakmak için açma tuşuna bastım. Aynı anda bildirim geldiği için yerimde resmen zıpladım ve küçük bir küfür savurdum.

Gelen bildirim ne bildirimi diye baktığımda,reklam olduğunu gördüm.

"Lan!?"

Duyduğum sesle tekrar yerimde zıplayıp arkamı döndüm.

Changbin yattığı yerden kalkmış,bana bakıyordu.

"Kimsin oğlum!?"

Göz devirdim ve telefonun fenerini açtım.

"Annen amına koyayım! Kim olabilir!?"

Biraz fazla bağırmış olacağım ki,Seungmin'de uyanmış bize uykulu ve anlamaz gözlerle bakmaya başlamıştı.

"Deli misiniz? Saat kaç daha güneş doğmamış bağırıyorsunuz."

Onun lafının üzerine telefonu tekrar açtım.

Saat 4:35 idi.

Saati söylediğim zaman Changbin bana sövüp geri uzandı yerine.

"Sırtım ağrıyor zaten, taş gibi  yere yatırdın beni!"

Ona dil çıkarttım,tabii ışık açık olmadığı için pek bir şey gözükmüyordu fakat o tekrar sövüp bana gördüğünü kanıtlamıştı.

"Anneni sikeyim senin Changbin,sadece telefonumu almak için gelmiştim."

Ofladı ve yüksek sesle bağırdı;

"Siktir git amcık herif,uykum kaçacak şimdi!"

Ona güldüm ve kapıyı sonuna kadar açıp yukarı koştum. Changbin'in arkamdan kapıyı kapatmam ile ilgili bağırdığını duyunca güldüm. Seungmin'de ona kızıyordu, bağırmaması için fakat bunu söylerken bile Seungmin bağırıyordu.

Onlara göz devirip odaya geri girdim,Jisung yatakta bağdaş kurmuş öylece uykulu uykulu etrafı izliyordu. Bu haliyle kesinlikle bebeği andırdığını söyleyebilirdim,uykudan şişmiş gözleri ile oldukça tatlı gözüküyordu.

İmpossible smile,Minsung✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin