Selamm ben geldiimm, Grape leaf adlı Minlix ficinin tanıtım bölümünü yayınladım onada bir bakar misiniz acaba 🤗🤗 arti olarak normalde bolum yazmadan uyuyacaktim direkt fakat icim rahat etmedi 😭😭
İyi okumalar!!!
***
"Lee Minho olarak katılmalısın o seçmelere."
Omuz silkti Minho,ona bile hevesi kalmamıştı ki.
"Bakarız Changbin."
"Hep bakarız diyorsun hiç birine bakmıyorsun amına koyayım ya!"
Minho ona ters bir bakış atıp çantasını düzeltmiş ardından da elini vuracak gibi kaldırmıştı. Changbin anında kaçarken,Minho samimiyetten uzak bir sırıtma takınıp önüne geri dönmüştü.
"Çocuklar beni bekleyin!" Seungmin'in sesini duydukları gibi iki gençte durmuş ve arkalarını dönmüşlerdi.
"Huh,Bay Jeon bir türlü salmadı beni." Seungmin isyan ede ede yürümeye başladığı zaman Minho tek kelime etmemiş Changbin nedenini sormuştu.
"Niye?"
"Denemede bir soruyu yanlış yapmışım mantık hatası mı ne işte daha çok üstüne düş diye attı tuttu."
Kısa boylu beden anladığını belli eden mırıltılar çıkartıp önüne döndüğü zaman Minho biraz durup diğer bedenlerinde dikkatini çekmeyi başarmıştı.
"Siz gidin,ben sonra gelirim."
"Niye?" Dedi,Seungmin.
"Bir şey unuttum sınıfta,gidin siz."
Changbin tam konuşacaktı ki,Minho'nun hızla koşmasının üzerine lafı yarıda kesilmişti.
"Gitsek mi peşinden?"
Seungmin fikir veren Changbin'e karşı yüzünü buruşturup önden önden ilerlemeye başladı.
"Buraya gel Changbin!"
Changbin ters yöne -Minho'nun gittiği yere- gidiyorken Seungmin'in uyarısı ile, diğer bedenin peşine takılmıştı. Tabii surat asmayı da ihmal etmemişti.
Öte yandan Minho koşarak geldiği yoldan ilerliyor ve okula doğru tekrar gidiyordu.
Okula girdiği zaman da hız kesmeden koşmuş ve sınıfa çıkınca kapının önünde durup nefes alıp vermişti.
İçeriye acele ile girip kendi sırasına doğru yöneldi. En arkada ve göz önünde bulunmayan bir yerde oturuyordu Minho. Kimse onun yanına gelmez,hiç bir hoca da ona karışmazdı.
"Nerede bu?" Dedi,Minho sıraların altına ve üstüne bakmaya devam ederken. Kendi için değerli olan bir bilekliği kaybetmişti ve bıraksalar oturup ağlardı.
Bulamayınca gözleri yavaş yavaş dolarken pes edip kendini yere bıraktı.
"Tanrım,nereden bulacağım şimdi ben onu! Nerede bu?"
Kendi kendine kızarken, kapıdan ses gelmesi ile kafasını kaldırıp kapıya baktı. Han Jisung.
Kendisine endişe ile bakıyor her şeyden habersiz olanları merak ediyordu.
"Minho,sen iyi misin?"
Olumlu anlamda kafa salladı Minho, tanımadığı bu kişiye kendini açamazdı.
"İyiyim." Dedikten sonra ayağa kalktı. "Senin ne işin var burada?"
Jisung etrafına biraz bakıp güldü.
"Okul sonrası kursa kalıyorum ben,ondan dolayı..da sen niye burada olduğunu söyleyecek misin?"
"Kaybettiğim bir şeyi arıyordum önemi yok," vardı. "Gidelim mi?"
Kafa salladı Jisung,Minho ile eve gitme düşüncesi kendisine çok cazip gelmişti.
________________
Sozum vardi bugun iki bolum aticam diye ama olmadi yarin sinavim var diye ona calistim bu bolumu bile uyumam gerekirken yazıyorum 👍🏼☺️
1 haftalik tatilde bol bol yazar ve yb atariiimm 🤗🤗
(Okumadan atiyorum yanlisim varsa affedin.)
Opuyom,gorusuruzzz!!!
-Ruby.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İmpossible smile,Minsung✓
Fanfiction"Tatlı bir tebessüm hiç bu kadar zor gelmemişti bana."