~böyle bir aşk görülmemiş dünyada~
Maç 2-1 bittiğinde televizyonu kapatmıştım. Ayağa kalkıp odamıza gittim ve yatağa uzandım. Kendi evimizde yenilmemiz hiç iyi olmamıştı. Nicolò ile büyük bir kavga etmiştik ve gördüğüm kadarıyla bu kavga ona hiç iyi gelmemiş, üstüne bir de performansını düşürmüştü.
•••
Saçlarımda hissettiğim parmaklarla gözlerimi yavaşça açmıştım. Nicolò olduğunu anlamam uzun sürmemişti. Uyandığımı daha fark etmemişti bu yüzden saçlarımı okşamaya devam ediyordu. Konuşmaya başladığında onu sessizce dinlemeye başladım.
"Çok garip. Sen olmadığında, senin sarılışların, öpüşlerin, motivasyon konuşmaların olmadığında oynayamıyorum." Susup biraz düşündü ve sonrasında devam etti.
"Kavgalı olmamıza rağmen maçımı izlemişsin, seni büyük hayal kırıklığına uğrattım, biliyorum. Nasıl bu kadar kötü oynadım aklım almıyor. Taraftarlar çok kızgın. Zaten kendimde değilim, onların böyle yapmalarına üzülüyorum. Sadece bir maç motivasyonum yerinde değildi, bu kadar küfürü hak edecek ne yaptım ki?"
Konuşmayı bırakıp iç çektiğinde gözümden bir yaş akmıştı.
"Seni çok seviyorum, sana bağımlıyım resmen. Bir şeye bağımlı olmak kötü bir şey mi? Ya da bir insana bağımlı olmak? Sen olmazsan yapamıyorum, eziyet gibi. Kendi kendimi sakinleştiremiyorum. Çok saçma. Sadece sana bağlı olmam, ama ben bunu seviyorum. Sadece sen varken mutlu olmayı, sadece sen varken sakin kalabilmeyi, sadece senin yanımda olmanı seviyorum." Parmaklarını saçlarımdan çekip yüzüme doğru eğildi ve yanağımı öptü. Gözlerimi kapattığım için uyanık olduğumu görmemişti.
"Kısaca seni seviyorum birtanem. Seni çok seviyorum." Dayanamayıp ona döndüğümde bana şaşkınlıkla bakıyordu.
"Bana bağımlı olmanı seviyorum Nicolò." Bu dediğime gülmüştü.
"Öyle mi?" Kafamı salladığımda elini yanağımı koymuştu. Başımı eline yaslamıştım. Yanağımı okşuyordu. Gözlerime bakarken onun gözlerinde kaybolmuştum. Karanlıkta onu tam olarak göremesem bile gözlerini seçmek zor değildi.
"Niye yapıyorum bu eziyeti kendime?" Sorusu ile gülmüştüm.
"Çünkü beni seviyorsun." O da aynı benim gibi gülmüştü.
"Çünkü seni seviyorum." Eğilip dudaklarını dudaklarıma bastırmıştı. Gözlerim kapandığında ona karşılık vermeye başlamıştım. Birkaç dakika sonrasında nefes nefese kalmıştık. Alnını alnıma yaslayıp yanaklarımı okşamaya devam etmişti.
"Beni hayal kırıklığına uğratmadın." Geri çekilip bana baktı.
"Çok iyi oynadın aşkım. Elinden geleni yaptın. Kaybetmeniz senin suçun değildi. Siz bir takımsınız ama bugün o sahada bir takım ruhu yoktu. Bu senin suçun değil. Bir tek senin hatan değil. Kendini suçlamayı bırak."
Dediklerimden sonra güldü ve yanağımdan öptü. Beni yatağa yatırıp kendi de yattı. Üstümüzü örttükten sonra da başını göğsüme koydu. Kollarını sıkıca belime doladı.
"Bu kaybettiğimiz son maç olacak, göreceksin. Ben bu konuşmadan sonra tek başıma bile bir takım gibi oynayabilirim."
"Yalancı." Şakayla söylediğim şeye gülmüştük.
***
roma'nın harika çocuğu Zanioloo 🙈
neyse neyse neyse asıl konumuza dönelim benceee
FENERBAHÇE LİDER !!!
yani boşuna demiyoruz babanız Fenerbahçe diye...
bu takım bu sene şampiyon olacak abi, o kadar.
@unex_pected
ŞİMDİ OKUDUĞUN
imagine with footballers
Jugendliteratursevdiğim futbolcular ve sizinde istediğiniz futbolcular hakkında tek bölümlük hikayeler yazıyorum #1 footballers & #1 soccer