Kütüphanedeydim ve sanki ders çalışmaya bayılıyormuşum gibi önümdeki kitaba odaklanmaya çalışıyordum, çalışıyordum çünkü yanımda oturan deve, sürekli olarak beni rahatsız ediyordu. Deve olarak tanımladığım kişi Draco."Harry merak ediyorum." Sinirle iç çektim ve kafamı Draco ya çevirdim. "Bu merak ettiğin kaçıncı şey acaba? Az önce yılanların neden ayakları yok dedin Malfoy! Saçma bir soru sorarsan bu kitaba sana yedireceğim!"
Öfke ile söylenmem onu memnun ediyordu. Dur bekle ben sana neler yapıcam. İç sesimi görmezden geldim. "Merak ettiğim konu, senin feromonların benim evime geldiği zaman neden farklı kokuyordu? Normalde gül ve lavanta kokar, neden vanilya kokuyordun?"
Bu soruyu bende merak ediyordum. "Senin feromonlarında normalde okyanus gibi kokuyor ama o zaman farklıydı." Sırıtışı büyümüş ve sandalyesini bana yaklaştırmıştı. "Okyanus koktuğunu hafızana kazıyacak kadar beğendin mi vitam?"
Yanaklarım anında kızarırken önümdeki kitabın kapağını kapattım ve Draco ya kitapla vurdum, arsız herif beni her zaman utandıryordu ve ben kızarmaktan nefret ediyordum. Kafasını ovuşturdu hâlâ gülüyordu. "Çok agresifsin birtanem."
Abartılı bir şekilde göz devirdim. Tam konuşacaktım ki Draco nun çalan telefonu ile sustum. Draco telefonunu cebinden çıkardığı ve arayan kişiyi görünce kaşlarını çattı. Telefonu açıp kulağına götürdü. İstemsizce dikkatim ona gitmişti.
"Yine ne isteyeceksin?" Karşı taraf ne söyledi bilmiyorum ama Draco kaşlarını çattı. "O sikik yemek umrumda mı sence?" Draco alay eder gibi sordu. "Babam mı istedi- tamam kes sesini kapat telefonu." Draco telefonu kulağından çekti ve telefonu karşı taraftakinin yüzüne kapattı.
Merak ediyordum ne olduğunu sormak istiyordum ama Draco ile o kadar yakın değildik. O senin eşin yanlız. Deltan falan hani. İç sesimi yine görmezden geldim. Draco telefonu cebine koydu ve ayağa kalktı.
"Ben daha sonra geleceğim güzel vitam, şimdi gitmem gerek." Gülümseyerek söylemişti ama moralinin bozuk olduğuna, sinirlendiğine emindim. İçimdeki şüpheyi atamadım. Draco ya cevap vermek yerine başımı salladım. Draco ise arkasını dönüp hızla kütüphanenin kapısına yürüyüp çıktı ve beni yanlız bıraktı.
*Yazardan*
Draco salona öyle bir hızla girmişti ki hizmetçiler hızla odadan çıkmışlardı. Biliyorlardı delta'nın sinirden köpürdüğünü. Bunu Draco nun yüzüne bakarak anlayabilirlerdi.
Lucuis Malfoy ise hiç istifini bozmamıştı. Narcissa Malfoy ise endişeli gözlerle oğluna ve eşine bakıyordu. Draco hızla babasına doğru yürüyüp babasının önünde durdu.
"Bu yemek işi nerden çıktı?" Draco'nun sesi tehtidkar bir şekilde çıkıyordu. Lucuis Malfoy ise düz suratını bozmadı. "Bu işin ne kadar iyi bir iş olduğunu biliyorsun Draco. Çocukluğu bırak." Draco kaşlarını çattı ve sırıttı.
"Kötü bir haberim var. Ben vitamı buldum." Narcissa Malfoy ve Lucuis Malfoy'un ağzı şok içinde aralandı. Draco sırıtışını bozmadan devam etti. "Yüzükleri kuyumcu özel olarak yapıyor. Bağlanış yüzükleri özel, sadece ben ve vitama ait olacak. Vitam beni kabul ettiği anda o yüzüğü ona vereceğim, buna engel olamazsın baba."
Bağlanış yüzükleri özel yüzükler vita ve delta içindir bu bağlanış yüzükleri. Delta, vitasını bulduğu anda vita kendini mühürlenmeye hazır hissetmezse bağlanış yüzükleri takılır. Mühürlendikten sonra ise vita eğer isterse yüzük kalır, istemezse yüzük çıkartılır.
Lucuis Malfoy yutkunamadı. "Sen ne yaptığını sanıyorsun?! Bu iş bir servet değerinde Draco! Bunu biliyorsun!" Lucuis, Draco ya doğru bir adım attı. Lucuis Malfoy'un sinirden kaşları çatılmış ve annı kırışmıştı. Draco sırıtmaya devam etti.
"Eğer vitam olmazsa bende olmam, sende bunu biliyorsun baba. İşin umrumda değil. O yemeğin amacını bilmiyor muyum sanıyorsun? Amacın nişan! O sürtük omega ile evlenir miyim sence? Asla!" Draco nun gürlemesiyle Narcissa hızla ayağa kalktı ve eşiyle oğlunun arasına girdi.
"Yeter bu kadar! Draco nişan olmayacak oğlum, buna izin vermem. Sadece senden tek bir isteğim var bu yemeğe katıl olur mu? Sonra istediğin gibi gidersin." Draco annesinin şefkatli gözlerine bakıp derin bir iç çekti. Annesini üzemezdi. Draco başını sallamakla yetinince Narcissa"oh" çekti ve Lucuis'e çevirdi kafasını.
"Oğlumu bir şey için zorlarsan, bunun bedelini misliyle ödetirim sana Lucuis." Narcissa nın gözlerinde duygu yoktu ama sözleri büyük bir tehtitdi.
•••••••••••••••
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Vita (Drarry)
FanfictionDraco okulun en popüler çocuklarından birisiydi. Yakışıklıydı, çekiciydi, zeki bir gençti ama bunun yanı sıra onu popüler yapan başka bir şey daha vardı. Draco deltaydı. Yüzyılda bir gelen delta. Harry, Draco dan nefret ederdi, ikisinin sürekli kavg...