Yeni bölüm geldii
İyi okumalar
__Kapıyı açıp girerken seslendim. "Ben geldim." Annem mutfaktan çıkıp yanıma geldi. Ardından koridorda duran çekmeceli dolabın üzerinden bir miktar para aldı. Yanıma gelip çantamı elimden aldıktan sonra parayı da diğer ki elime verip konuştu.
"3 ekmek, bir paket süt ve birazda bisküvi alıyorsun bize. Kalan para ile de yan kasapta vermemiz gereken borç vardı. Onu veriyorsun. Daha sonra da hiçbir şekilde oyalanmadan eve geliyorsun. Bu akşam misafir gelecek. Çabuk olmam lazım."
Bir anda sıraladığı cümleler ile kalırken kısa süreli transa girmiştim. Daha sonra annemin "Hadi!" deyişi ile kendime gelirken konuştum.
"Ama anne-" cümlemin devamı gelmeden annem tekrar konuştu.
"Aması maması yok. Çabuk git gel."
Pes ederken mırıldanarak söylenmeye başladım. Okuldan yeni gelmiş, hızlıca kıyafetlerimi değiştirdikten sonra tekrar çıkmış parka gitmiştim. Bir güzel Burak'ın anlatımı ile kafamı derslere verip çalıştıktan sonra tekrar eve gelmiştim ki şimdi dışarıya tekrar çıkıyordum.
Annem mırıldanmamı duymuş olacak ki bana dönmüş bakışlarını ona arkamı dönük olan sırtıma dikmişti. Ne kadar sırtım dönük olsa da anne bakışlarını hissederdim. Hızlıca ayakkabımın diğer eşini giydikten sonra anneme dönüp gülümsedim. Bu gülümsemenin amacı eve tekrar döndükten sonra annemin beni mutfağa sokmasını önlemek içindi. Ardından kapıyı çekip kapattım.
Asansörü beklerken tekrar düğmesine bastım. Gelmesi niye bu kadar uzun sürmüştü? Asansörü beklemekten vazgeçip merdivenlere yöneldim. 4. Katta oturmamızın bir sorunu merdivenlerdi. 4. Kat yüksek değildi evet ama merdivenler o kadar dik yapılmıştı ki inip çıkarken insanı yoruyordu.
Alt kata indiğimde elinde kutularla duran birisini gördüm. Alt kat komşumuz ile konuşuyordu. Yanından geçerken ayağını asansör kapısının arasına koyduğunu ve bu yüzden de asansörü durdurduğunu fark edip hafif söylendim. Şansıma bu söylenmemi duyan Ayfer teyze bana seslendi.
"Büge kızım beklesene iki dakika." Bana seslenmesini duymam ile dururken iyi olduğunu düşündüğüm fakat dışarıdan birisinin bakınca zorlukla yaptığım tebessümü Ayfer teyzeye gönderdim.
Adamla konuşmasını bekledikten sonra bana döndü.
"Bekle iki dakika kızım geliyorum."
İçeri girip bir süre sonra elinde çöp poşeti ile geri geldi. Poşeti bana uzatırken poşete olan bakışlarım hiç hayra alamet değildi.
"Şunları da bir çöpe atarsın kızım." Cümlesi ile hayra alamet olmayan bakışlarım onu buldu. Dışarıdan bakan birisi bu bakışlarım ile bir süre sonra kadının üzerine atlayacağımı zannederdi. Ama o bizi çok sevdiği için bu bakışları fark etmiyordu. Tabii bunda belki de yılların getirdiği yaşlılık da olabilirdi.
Normalde hoş teyzeydi fakat ara sıra böyle ayak işlerini yaptırmasını sevmiyordum. Zaten her gün torunları geliyor ve ihtiyaçları varsa karşılıyorlardı. Onlara attırsaydı ya çöpünü de. Başka kişilere yaptırması bence ayıp bir şeydi.
İstemeyerek de olsa elinden poşeti aldım. Yaşlı bir kadının isteğini geri çeviremezdim.
Apartman çıktıktan sonra bahçeden de çıkarken bahçe kapısının yanındaki kedi görmemle adımlarımı yavaşlattım. Kediyi sevdikten sonra ayağa kalktım ve bahçeden de çıktım.
Kedileri çok severdim. Temiz ve çoğusunun insanlara sıcak yaklaşımı bende onlara karşı büyük bir sevgi oluşturuyordu. Evde kedi beslemek isterdim ama ailevi nedenlerden ötürü eve kedi alamazdım. Annem pek sevmezdi. Babam ve ablam sıcak bakarken annem eve kedi alma konusunda çok fazla uzaktı. Bende zorlamamıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VAKTİM YOK / YARI TEXTİNG
RomanceBurak: Ne istiyorsun? 055*: Bu kadar kaba olma ya. 055*: Alt tarafı bir soru soracaktım. Burak: O zaman sor, ders çalışmam lazım. 055*: Alıkoyduysam özür dilerim. 055*: Ama bu kadar kaba olmana gerek yoktu. Burak: Kaba değilim, ne soracaksan sor. **...