Yeni bölüm geldii
Biraz geç oldu ama geç oldu güç olmasın diyelim.
İyi okumalar
__Burak'tan
Bahçe kapısını da çekip çıktım evden. Hafta sonundaydık. 2 gün sonra tekrardan okullar açılıyordu.
Babam ve annem artık dayanamaz ve beni eve çağırmak için durmadan arar olmuşlardı. Onların yanına gidiyordum.
Bu kadar ayrılık onlara fazla gelmiş olmalıydı belli ki. Na kadar olmuştu ki sanki? 1 buçuk 2 hafta olmuştu.
Kısa sürede eve gelmiştim. Kar hala vardı ve bu durumda da haliyle de yolda araba da yoktu.
Eve geldiğimde kapıyı çaldım.
"Oğlum." diyerek kapıyı açar açmaz sarılmıştı annem. Bende kollarımı kaldırıp sırtına koydum ve Sıvazladım. Her ne olursa olsun, ne kadar kırgın olursam olayım annemdi işte.
"Kapıda mı sarılıcaz böyle anne?"
"Geç, geç." dedi beni bırakarak.
İçeri geçtiğimde babam da kalkıp bana sarıldı.
"Sarılma faslı artık bitse mi?" dedim.
Babam geri çekildiğinde koltuğa oturdum. Babam da yanıma oturdu.
Kısa bir sessizlik yaşandı. Tüm hafta bunu mu beklemiştim ben?
Annemin özlem dolu bakışları üzerimdeydi. Babamın ise bakışları yerde ne konuşacağını düşünüyordu. Belki de konuya nasıl giriş yapacağını bilmiyordu?
"Baba? Konuşmayacak mısın?" Cesaret vermek adına konuştum. Babam ise içli bir hava çekti içine.
"Nasıl kendimi açıklarım bilmiyorum oğlum. Bana dediklerin hakkında haklısın. Ne desen yeridir artık.. Ben, yani biz..."
Kısa bir ara verdi babam. Tek bir şey istiyordum ya. Sadece bir özür.
Anneme baktı bu kısa sessizlikte. Annem ise hüzün ve özlem dolu bakışlarının hedefi olarak beni seçmişti.
Daha sonra babam tekrar konuştu.
"Bende ilk defa baba oldum seninle Burak. Ben.. Benim, bizim, içimizdeki bu korku o kadar büyüktü ki nasıl davranmamız gerektiğine dair bilgilerimiz olmuyordu. Sen hiç dedelerini veya büyükanneni, anneanneni görmedin. Çünkü onları biz kaybetmiştik. Ayn zamanda kardeşlerimizi de. Bize ebeyevnlik nasıl yapılır gösteremediler. Bizim de tek çocuğumuz sensin. Haliyle üzerine fazla titredik. Affet bizi oğlum. İçimdeki bu kargaşayla ne yaptığımızı bilmedik.. Sana bir şey olmasın diye dışarıdan korurken içeriden bizim mahvettiğimizi bilmiyorduk.. " Tek nefeste. Tek nefeste içindeki her şeyi dökmüş, af dilemişti..
Duygulanmıştım.
"Ben size beni kısıtlamamanız için kendimi açıklamaya çalışmıştım.. Bilmiyordum içimdeki bu hisleri. Sizin bana verdiğiniz direktifler içimi görmemi engellemişti. Bunu bende farkında değildim..."
"Özür dilerim oğlum. Her şey için. Özür dileriz, annenle. Lütfen bizi sensizlikle sınama.. Zaten herkesi kaybettik. Seni de kaybetmek istemiyorum. "
Babama kollarımı sardım. Annem de yanımıza gelip sarıldı.
"Şimdi sonuç olarak Büge'yi kabul ediyorsunuz, öyle değil mi? Karım olacak. "
"Höst ulan! Destur, önce okulun."
Güldüğümde babam da gülmüştü.
"Şu kız.. Hastanede gördüğümüz kızdı değil mi?"
"Evet, anne. O konu hakkında da özür dilemeni istiyorum."
"Burak-"
"İtiraz yok! Özür dile anne. Sadece özür."
"Tamam, peki." İsteksiz bir şekilde mırıldansa da duymuştum. Kollarımı bu sefer anneme açtım.
"Gel buraya valide sultan."
Saçlarımı koklayarak derin bir nefes çekti içine annem.
"O kızla hiç iyi anlaşamayacağız gibi hissediyorum."
"Kaynana-gelin olacaksınız işte."
Gülümsedim.
Bu evlilik planlarımı Büge'ye de söylemem lazım. En yakın zamanda. Utanacaktı ve yanakları kızarırken aynı zamanda oluşan o sırıtması aklımda canlanmıştı bile.
***
Bölüm sonu
Gelecek bölüm görüşürüz
°Yıldıza basmayı unutmayın °
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VAKTİM YOK / YARI TEXTİNG
Lãng mạnBurak: Ne istiyorsun? 055*: Bu kadar kaba olma ya. 055*: Alt tarafı bir soru soracaktım. Burak: O zaman sor, ders çalışmam lazım. 055*: Alıkoyduysam özür dilerim. 055*: Ama bu kadar kaba olmana gerek yoktu. Burak: Kaba değilim, ne soracaksan sor. **...