Yeni bölüm geldii
İyi okumalar 🎀
__Burak'tan
Elimde Büge'nin eli vardı. Sıkıca tutmuş yürüyorduk. Karşısı bizim evdi. Babam eve gelmişti. Hem arabası vardı hem de bu saatlerde döndüğünü biliyordum.
Eve yaklaştıkça sinirlerim artıyordu. Ne demekti 'aşk yok'. Ben bu kadını seviyordum ve hayatım boyunca da sevecektim. Verseler elime o şansı cennette, cehennemde her yerde severdim.
Kapıyı çaldığında evden sesler geliyordu. Belli ki çok bağırıyorlardı. Çünkü bizim ev ses yalıtımlıydı. Kolay kolay çıkmazdı ses dışarı ve şu an bağırmalar o kadar yüksekti ki boğukça da olsa geliyordu sesler.
Kapı çalmasıyla sesleri kesilmişti. Kapı birkaç saniye içinde açıldığında karşımda babam vardı. Yanında annem.
"Burak!" dedi babam beni görür görmez. Daha sonra bakışları yanıma kaydığında Büge'yi gördü. Bana sinirle döndü.
"Bu kız-"
"SUS BABA!" Dedim sesini bastırarak. "Hiç konuşmayı düşünme bile! Tek laf ettirmem. Buraya sana bir şeyler açıklamaya geldim. Sonra zaten gideceğim!"
"Oğlum nereye-"
"Anne hiç sırası değil."
Ayakkabılarımı çıkarıp içeri girerken benimle aynı anda Büge de yaptıklarımı yapıyordu. Ellerimiz kenetli olduğu için bana bağlıydı.
İçeri geçtiğimde aslında güç aldığım Büge'nin eliydi. Bu yaşta yaptığım şeye baktığımızda hiç de normal değildi.
"Anlat bakalım. Ne diyeceksin. Dediklerinin bir önemi olmayacak ama susacaksın sonunda konuş." dedi babam.
Allahım sabır!
"Evet hala senin himayen altında olabilirim. Şu zamana kadar da öyleydim ama yaptıklarınız olacak şey değil baba!"
Bir adım ileri çıkıp konuştum.
"Beni hep çevreden kısıtladınız. Hep beni yalnızlığa zorladınız. Hepsi de 'geleceğin' adı altında!"
"SORUYORUM BABA! SEN HAYATINDA HİÇ DIŞLANDIN MI? HİÇ KİMSENİN SANA YAKLAŞMAMASINI HEP UNUTULMAYI YAŞADIN MI? BİLİYOR MUSUN BU HİSSİ?"
"Başlarda hep ben kovardım. Sen derdin diye sırf! Sonra kovmama gerek kalmadı. ÇÜNKÜ YAPTIĞIM KOVMALARI KİMSE HAK ETMİYORDU! Haklıydılar ama. Kim sürekli birilerini başından savan birisi ile arkadaş olurdu ki?"
Gözlerimin arkası niye sızlıyordu?
"Ben hep yalnız kaldım. BİR MANYAK GİBİ SABAH AKŞAM SADECE DERS ÇALIŞIYORDUM! Sadece ders baba.."
"Kalkıp başka bir etkinlik yapsam başımda bitiyordun. Sen olmasan da arkana annemi almışsın, nerede yoksan orada olurdu."
"Benim eğlenmek adına yapabildiğim tek bir aktivite bile yok! Arkadaşı geçtim bunlara bile izin vermediniz.."
"Ama.." bakışlarım Büge'ye kaydı. "Yalnızlığımda hep o vardı. Ne kadar kovsan geliyordu. İyi ki de geliyordu."
Anneme döndüm.
"Anne beni biriyle konuşurken yakalamıştın ya. O zaman da Büge'ydi o. Ben ilk defa gerçekten eğlenebildiğim o zamanda gelip bölmüştün. O zaman gerçekten de kırılmıştım. Belli etmedim. Edemedim çünkü... Bu yalnızlıkta duygularım da terk etmişti beni."
"Şimdi aşık olmuşum. Bunu almanıza izin vermiyorum. Bu duygunun da beni terk edip yalnız bırakmasına izin
vermeyeceğim. "Daha sonra tek bir şey demelerini beklemeden Büge ile birlikte odama çıktık.
"Bekle 2 dakika valiz hazırlıycam."
"Burak.." dedi. Yüzünde üzüldüğünü ama benim de her zaman yanımda olacağını belli eden bir ifade vardı.
Ardından minik bir valiz hazırladım. Büge'nin elini tekrar tuttuğumda oturma odasına geri geçtik. Annem koltuğa oturmuş babam ise pencerenin önünde dışarıya bakıyordu.
Annem beni gördüğünde valizi de görmenin şokuyla ayağa kalktı birden.
"Burak." dedi 'yapma' dercesine.
Babamın yanına yürüdüm.
"Diğer evin anahtarını ver." dedim sadece.
Bakışları valize kaydığında yüzüne çevirdim bakışlarımı. Konuşurken yüzüne bakmamıştım.
Pişmanlık mı var o gözlerde?
Tek kelime etmeden odaya gitti. Tekrar sinirleniyordum. Peşinden gidecekken elinde anahtarla çıktı. Yaklaşıp elime verdiğinde yüzüme baktığının farkındaydım.
Anahtarı aldım ve evden çıktık. Bir süre sonra eve varmış ve içeri girmiştik.
Valizi kapı girişinde bıraktım ve bir türlü ayrılmayan ellerimizle içeri geçtik. Oturma odasının tam ortasındayken Büge'ye döndüm.
"Sarılır mısın?" sesim küçük çocuktan farksız çıkmamıştı. Beni babamın karşısında böyle konuşturan da içimdeki o çocuktu.
Bir saniye bile beklemeden bana sarıldı Büge. Çıtını çıkarmamıştı. Aile arasına karışmak istemiyordu. Bunu fark etmiştim.
"Birkaç gün burada kalacağım. Eğer ailem ile bu sorun düzelmezse hep burada kalırım." dedim. Aklımdaki düşünceleri de dile getirdim. Büge ile aramızdaki basit bir çocukluk veya ergenlik, artık her ne deniyorsa, ondan daha fazlası vardı. Benim bastırmış duygularımı da rahatça salmana ve kendime gelme sebebimdi Büge. İyi ki vardı.
"Tamam." dedi sadece. Düşüncelerimi bölmüyor, kısa yanıtlara içimde doğruyu bulmam adına sessiz kalıyordu.
"İyi ki varsın Büge. İyi ki de karşıma çıktın."
"Sende öyle Burak." dedi. İçten gelen bu cümleler huzuru sağlıyordu.
**
Başta bu bölümü yazarken çok hırçın başlamıştım. Ama sonra ortaya Burak'ın duyguları çıktı. Ben yazıyorum ama aslında yazmıyor gibiyim de. Karakterler kendini yönetiyorlar. Ve bu beni mutlu da ediyor.
Buraya kadar okuyan yorum yapan herkese de çok teşekkür ederim.
Son birkaç günde garip bir ruh halindeyim. Ama Burak'ın duygularını açmasıyla benim de içim boşaldı. Bu da aramızdaki bağı belli ediyordur bence. 🧐
Neyse sizi sıkmayayım. Gelecek bölümde görüşürüz
°Lütfen yıldız atmayı unutmayın. °
🌟🌟
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VAKTİM YOK / YARI TEXTİNG
RomantizmBurak: Ne istiyorsun? 055*: Bu kadar kaba olma ya. 055*: Alt tarafı bir soru soracaktım. Burak: O zaman sor, ders çalışmam lazım. 055*: Alıkoyduysam özür dilerim. 055*: Ama bu kadar kaba olmana gerek yoktu. Burak: Kaba değilim, ne soracaksan sor. **...