" telefonu neden suratıma kapatıyorsun." Dedi ,bir hışımla içeri giren kız.
Ozan ise
" Leyla ne işin var burada?". Dedi kızın kızgınlığının tersi bir soğukkanlılıkla.
" ne demek ne işin var Ozan?" Dedi kız ses tonu git gide daha da artıyordu.
Bense köşeye çekilmiş şekilde durumu izliyordum. Konu tahmin edilemez değildi ama yinede direk böyle bir şeye şahit olmak benim için de yeni bir deneyimdi.
Binlerce kez yanında ki kızların değiştiğini görmüştüm ama ilk defa bir olayına şahit oluyordum.
" ne işin var işte daha nasıl ifade edeyim." Dedi elleri cebinde öylece kıza doğru bakarken.
" Ozan ." Dedi, sonra dikkatini çekmiş olmalıyım ki gözlerini benim üzerime dikti.
" yalnız konuşalım lütfen." Diye, yarım bıraktığı cümlesine devam etti.
Ozan
" burada konuş." Dedi yine aynı buz gibi tavırla.
" Ozan anlamıyorum seni. Mutluyduk ne oldu birden bire. Niye böyle davranıyorsun. Arıyorum açmıyorsun , mesajlarıma dönmüyorsun. Ne yaptığımı bilmek istiyorum." Dedi kız göz yaşları yanaklarından süzülürken.
Kızın ağlaması vicdanımı sızlatmaya başlamıştı bile.
Aslında duyduklarım beynimi ağrıtırken, kızın aşk acısı kalbimi acıtıyordu.
Ozan biraz sessizlikten sonra " öff." Diyerek ellerini cebinden çıkartıp , kapıyı araladı.
" Leyla ne diyorsun sen ya . Sevgili miydik biz senle hayırdır kapıma gelmişsin bana bir sürü tan tana çıkartıyorsun. Bir kaç kere takıldık bitti. Sen kimsin sana hesap veriyorum ben. Hem ben sana demedim mi benim aşk taraflarıyla işim olmaz , buna rağmen Tamamsan görüşelim diye. Başımı ağrıttın gerçekten eğer söyleyeceğin Bir şey yoksa çek git buradan." Diyerek açtığı kapıyı işaret etti.
Kız birden hıçkırıklara boğulup ağlamaya başladığında ne yapacağımı bilemez halde olduğum yerde kaldım.
Kız dizlerinin üstüne çöküp daha şiddetli bir şekilde ağlamaya başladığında ise , yanına gitmeyi akıl edip , önünde çömeldim.
" şişşt." Diyerek ellerimi sırtına koyduğumda
Kız birden bana sarılıp ağlamaya başladı.
Hem ağlıyor hemde
" nefret ediyorum." Ondan diye bağırıyordu.
Elimle sırtını sıvazlayarak
" geçti tamam . Artık iyisin düzelecek her şey." diye bildiğim bütün teselli sözcüklerini fısıldamaya başladım.
Kızın ağlaması biraz daha sakinleştiğinde, Ozan 'a doğru bakarak su istedim.
Oda ikiletmeden mutfağa gidip suyu getirmişti.
Elime bardağı alıp Ozan ' a salondan çıkmasını işaret ettim.
Yine dediğimi yapıp , kızın gözünün önünden uzaklaştı.
Biraz daha kızın rahatlamasını bekleyip , omzumda ki kızı kendimden biraz uzaklaştırdm .
" şimdi daha iyi misin? " Diye sorduğumda , ağlamaktan sişmiş yüzünü eliyle sildi.
" bekle burada ." Diyerek ayağa kalkıp çantamdan kağıt mendil çıkardım.
Yanına tekrar gelip çömeldiğimde ,mendilden bir tane uzattım.
" al bakalım." Dediğimde , üzgün dudaklarıyla hafifçe gülümsemeye çalıştı.
