"AREEEEEEL"
Evet bir doktordum ama çocuk doktoruydum tabi ki az buçuk bilgim vardı ama açık yaralar ile ben ilgilenmiyordum bile ben sadece teşhis yapıyordum daha önce ameliyat deneyimim çok az oldu.
Açık yaraya bakmayı sevmesem de bakmak zorundaydım ve yaptım da yarası neredeyse kalbe çok yakındı bu yüzden çok ellemedim ve olay olur olmaz Arel'in telefonundan ambulansı aradım açık adres bilmediğim için telefonu açık bırakmam gerektiğini sinyallerden bizim nerede olduğumuzu bulacaklarını söyledi.
Ambulans gelene kadar ben de ilk yardım yaptım yarası derin görünüyordu. Nabzı çok şükür atıyordu ama bilinci yerinde değildi onun dışında fazla bir şey bilmediğim için doğru pozisyonu almasını ve Arel'in üstündeki tişörtü yırtarak yaraya doğru çok sert olmayacak şekilde bastırdım.
Sağlık görevlileri çok uzun zaman geçmeden geldiler ve Areli ambulansa doğru götürdüler o giderken bir parçam gitmiş gibi hissetim aşk böyle bir şeymiş
Ececim moralini bozmak istemem ama çocukla tanışalı sadece 2-3 gün olduğunun farkındasındır umarım kim olduğu belirsiz bir çocuk ya serseri bir şey çıkarsa ne yapacaksın canım benim.
Evet bu sefer İç Sese hak veriyorum ama serseri çıkacağını zannetmiyorum yani onu öyle insan döverken falan hiç hayal edemiyorum gayet tatlı ciddi bir öküz işte.
Hala tatlı diyorsun beni çıldırtamaya falan mı çalışıyorsun sen çocukla nasıl tanıştığını hatırlar mısın yoksa ben mi hatırlatıyım?
Orasını karıştırma
Beni 1. dereceden akrabası olmadığım için normalde almamışlardı ben de sağlık görevlisi olduğumu söyledim ama kartım yanımda olmadığı için inanmadılar oradaki sağlık görevlisine hala laf anlatmaya çalışıyordum.
-"Beyefendi ben de doktorum diyorum alır mısınız içeri?"
-Hanımefendi yanında kartınız yok prosedür gereği sizi alamam"
Böyle bilmem kaç tane diyalog geçti aramızda ama adamda keçi inadı var resmen. Bende dayanamayıp o zaman bana farklı bir araç çağırın ben onunla geleceğim hastaneye diye teklif yaptım o da adresi bir yere yazdı ve ambulansa doğru koşmaya başladı.
Bende taksi çağırdım ve gittikleri hastaneye doğru gitmeye başladım yolda aynı zamanda ağlıyordum içimden Allaha dualar ediyordum bir şey olmaması için tek isteğim buydu.
Ve o sırada kararan havadan bir yıldız kaydığını gördüm ve bir dilek diledim;
Beni bırakmasın tek dileğim bu.
Kısa zaman sonra hastanenin önüne varmıştık taksiciye parasını verip hastaneye koşmaya başlamıştım danışmaya "Arel Uluçay" nerede diye sordum ilk başta tereddütle baktı ve birini aradı. Konuşmasını bitirdikten sonra "Şuan 2. kattaki ameliyat odasındaymış"
Kaç saat bekledim orada bilmiyorum ama tek bildiğim şey bana ömür gibi geçmesiydi.
Aradan geçen 5 saat sonunda ameliyathaneden bir doktor çıktı ve annesini uzun zaman sonra ilk defa yanına giden çocuklar gibi gittim doktorun yanına ben bir o kadar heyecanlıyken doktor bir o kadar soğukkanlı duruyordu.
"Hocam nasıl yaşıyor dimi hocam" ben ağlaya ağlaya konuşuyordum o ise bana acıyormuş gibi bakıyordu ve geçen saniyelerin sonunda cevap verdi "Kalbi durdu"
"Hayır hayır hayır olmaz olamaz durmamıştır kalbi hayır" ağlamaktan çok bağırıyordum doktor ise beni sakinleştirmeye çalışıyordu.
"Hanımefendi acınızı anlıyorum ama burası bir hastane lütfen kendinize sahip çıkın aksi durumda güvenlik çıkaracağım"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tehlikenin Adı
Teen Fiction"Sizden korkmalı mıyım Bay Tehlike"diye sormuştum karşımdaki adama "Korkmalısınız küçük hanım bu hayatta en çok benden korkmalısın" "Eğer duymak istiyorsanız söyleyim sizden korkmuyorum" dedim hiddetli bir şekilde Ertesi gün başıma gelenleri bilsem...