Kalktığımda yattığım koltukta değil aksine çok güzel bir yataktaydım beni büyük ihtimal buraya Bay Tehlike getirmişti ya da en düşük ihtimal uyurgezer olmuştum.
Neden ona Bay Tehlike dediğimi hala bilmiyorum ne ben ona adını sordum ne de o bana adımı sordu ben ona Bay Tehlike derken o da bana Küçük Hanım diyordu ne ben nedenini biliyordum ne de o bunun nedenini biliyordu...
Artık aşağı inmem gerekiyordu ama kıyafet nerede bulacaktım ben bunları düşünürken yatağın yanında gördüğüm bir dolaba gözüm çarptı acaba içinde bana uygun olan kıyafetler bulabilir miydim? Bir umutla dolaba doğru yürüdüm kocaman beyaz renkli bir dolaptı burada normalde kim kalıyorsa çok zevkli biriymiş onu anladım aynı benim zevklerim gibi bir zevki varmış sade ama şık.
Dolabı açtığımda gerçekten çok şaşırmıştım bir sürü kıyafet vardı içinde. Dolaptan bir tane en az gözlerim kadar yeşil olan bir crop ve bembeyaz bir etek alıp giymiştim. Kumral saçlarımı tepeden dağınık bir topuz yapmıştım önlerden de biraz saç tutamı bırakmıştım. Makyaj yapacaktım ama daha sonra kime ne diye hazırlanıyorum diye düşünüp makyaj yapma fikrinden vazgeçtim.
Aşağı indiğimde Bay Tehlikenin elinde bir silah vardı ve karşısındaki değişik tipli adama doğru uzatıyordu biraz daha aşağı doğru baktığımda Bay Tehlikenin silah tuttuğu adamında elinde silah olduğunu gördüm ama o ona karşı tutmuyordu aksine yaptığı bir şey için pişmanmış gibi bakıyordu Bay Tehlikeye.
Bir şey konuştuklarını fark ettim ama duyamıyordum biraz daha yaklaşsam duyardım aslında ama beni göreceklerinden korkuyorum çünkü şuan bile başını kaldırsa görecek pozisyondayım.
Tam bir basamak daha inecekken merdivenden bir gıcırtı geldi ve tüm kafaların bana dönmesine sebep oldum.
Aferin Ece ya yemin ederim malsın sadece iki laf dinleyecektin onu da beceremedin valla bravo sana
Hepsi bana bakıyordu içlerinden bir tanesi bana karşı silah tuttu ben de refleks olarak gözlerimi kapatıp eğildim Bay Tehlike korktuğumu anlamış olacak ki bana silah doğrultan kişiye silah tuttu ve bağırmaya başladı
"ÇABUK O SİLAHINI KIZIMDAN İNDİR YOKSA YAPACAKLARIMI BİLEMEZSİN"
Bana kızım mı demişti o ben daha şaşkınlığımı atamadan bana silah doğrultan adam konuşmaya başladı;
"Ne zamandır tek gecelik kullandığın kızlara kızım diyorsun Arel?"
Bu dediğinin altına kalamazdım bana orospu muamelesi yapmasına izin veremezdim "Bana bakın Bayım bana bir daha öyle bir ima da bulunursanız aldığım dövüş derslerini size göstermekten hiç çekinmem"
Bay Tehlike bana benle gurur duyuyormuş gibi baktı ve ekledi "Kızımı duydun şimdi adamlarını al ve evimden SİKTİR OL GİT!" sonunu baya bağırarak söylemişti karşımızdaki adam ağzında bir şeyler geveleyip gitti. Karşımızdaki adam diyorum çünkü sinirden silahları bile görmezden gelip aşağı adını bile yeni öğrendiğim Arel'in yanına geçmiştim.
Adam gittikten sonra Arel'i umursamayarak mutfağa doğru yürümeye başladım gerçekten çok acıkmıştım ama tam ben adımı mı atacakken Arel'in elini kolumda hissettim. Ben ona "Ne yapıyorsun?" bakışları atarken o bana "Gitme" der gibi bakıyordu. Bir süre birbirimize baktık ama sessizliği bozan taraf yine ben oldum "Kolumu bırakır mısın artık yemek yemek istiyorum" bana baktı ve gülmeye başladı "Tek derdin yemek mi gerçekten şuan da"
Evet tek derdim yemekti o kadar açım ki bana neden kızım dediğini bile tam merak etmiyordum
Yalan söyleme Ece deli gibi merak ediyorsun sor da gitsin içindeki merak hadi
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tehlikenin Adı
Ficção Adolescente"Sizden korkmalı mıyım Bay Tehlike"diye sormuştum karşımdaki adama "Korkmalısınız küçük hanım bu hayatta en çok benden korkmalısın" "Eğer duymak istiyorsanız söyleyim sizden korkmuyorum" dedim hiddetli bir şekilde Ertesi gün başıma gelenleri bilsem...