Artık evde durmak istemiyorum ya ev hastane ev hastane böyle hayat mı olur.
Yine kendi kendime söylendiğim günlerden biriydi mesleğimden dolayı hiç bir zaman boş duramıyordum izin günüm neredeyse yoktu.
Madem evde sıkılıyoruz kızım gel bir yürüyüş yapalım senle hava da almış oluruz.
İç sesime hak vererek montumu, telefonumu ve anahtarımı alıp evden çıktım.
Aradan 15 dk gibi bir süre geçtikten sonra artık eve dönmeye karar verdim uyuyup uykumu almam lazımdı uykusuzken yaptığım en küçük hata hastanın canına mal olabilirdi.
Ben eve yavaş adımlarla yürürken yan taraftan gelen silah sesleri duydum neyime hikmetse merak edip o yöne doğru gitmeye başladım.
Aferin Ece böyle devam et sen ota boka burnunu sokmasan ölürsün
Ben hala ürkek adımlarla yürümeye devam ederken silah sesi neredeyse tam yanımda patlayınca refleks olarak bağırdım.
"Ayyhh" Aha kesin duydu bu tarafa doğru geliyor napıcan Ece napıcan heh buldum her zamanki soğuk kanlılığını koru kızım hiç korkmuyormuş gibi davran.
Sırf dikkat çekmemek için yaptığım hareketler Oscarlık davranışlardı valla kendimi tebrik ediyorum.
Allah benimde belamı versin amk senin neyine gece gece dışarı çıkmak ay pardon ya kimse beni korkutamaz bir kere istediğim saatte de dışarı çıkabilirim ayrıca.
Yanıma çok yaklaşmıştı ama bir dakika elinde silah vardı "HAYIR OLMAZ SİLAH OLMAZ SİLAHI GÖTÜR SİLAH OLMAZ"
Travmam kendini belli etmişti yine iyi mi babasının silahla intihar girişiminde bulunmasını izleyen bir kız için bence silahlardan nefret etmem gayet normaldi.
O ise karşımda hiç birşey olmamış gibi bana bakıp bağırmaya başladı"SEN KİMSİN VE KİMİN ADAMISIN ÇABUK SÖYLE"
Kendimden emin bir şekilde"Bakın isminizi bile bilmediğim Bay Tehlike kimsenin adamı değilim sadece hava almak için dışarı çıktım silah seslerini duyunca merak edip bu yöne doğru yürümeye başladım bu kadar okey mı şimdi izin verirseniz evime gidicem uykum geldi." Çok hızlı konuşmama mı şaşırıyım yoksa saçma saçma anlarda gelen özgüvenime mı şaşırıyım valla bilemedim.
Silahı geriye doğru atınca derin bir oh çektim ama o üzerime doğru yürümeye başladı.
"Üstüme lütfen yürümez misiniz ama"Bu da benim huyumdu dilime asla hakim olamıyordum.
"Bana bakın küçük hanım madem siz susmuyorsunuz ben sizi susturayım" Karşımdaki kişi bu cümleyi kurduğu anda yine aklıma gelen şeyleri pat diye söylemeye başladım."Umarım beni öpmeyeceksiniz Bay Tehlike" dudağı keyifle kıvrıldı ve kulağıma yakınlaşarak "O da bir seçenek istersen öyle de susturabilirim"
Elimde olmadan karşımdaki mağara adamına daha doğrusu ayıya tokat atmıştım haydi ama ya gerçekten yanlışıkla olmuştu.
"Bana vurmak ha fazla cüretkarsın" bunu biraz vurgulayarak ama aynı zamanda tehdit gibi söylemişti ama tabiki dediği lafın altında kalmayacaktım. "Valla Allah canımı almasın öyleyim"
Gülerek konuştuğum için afallamıştı çünkü benim kesinlikle korkmamı bekliyordu.Ece Ersezeri henüz tanımamıştı.Yaşamak için tek sebebi hastaları olan bir kız ölmekten ne kadar korkabilirdi ki?
"Korkmuyormuyor musunuz yani?" Soru sorar gibi soruyordu bende ona doğru cevabı verdim. "Sizden korkmalı mıyım Bay Tehlike" bu sefer gülerek cevap verme sırası ondaydı "Korkmalısınız küçük Hanım bu hayatta en çok benden korkmalısın" son kelimesini gözümün içine bakarak söylemişti. Ama benimki de sabır değil mi?"Eğer duymak istiyorsanız söyleyim sizden korkmuyorum" dedim hiddetli bir şekilde "Madem korkmuyorsunuz benimle bana zorluk çıkarmadan arabaya gelin"Normalde gitmezdim tabi ki ama o an içimde bir gurur oluştu ve neden bindiğimi bilmeden onu takip ettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tehlikenin Adı
Ficção Adolescente"Sizden korkmalı mıyım Bay Tehlike"diye sormuştum karşımdaki adama "Korkmalısınız küçük hanım bu hayatta en çok benden korkmalısın" "Eğer duymak istiyorsanız söyleyim sizden korkmuyorum" dedim hiddetli bir şekilde Ertesi gün başıma gelenleri bilsem...