cinquante trois

1.8K 247 236
                                    


Bu sanırım yazmakta en çok zorlandığım bölümdü.

Bölüm içeriğiylede hiçbir ilgisi yok bu durumun.

Yazmaktan en zevk aldığım kurguma bile artık yazdım bitti kurtuldum gözüyle bakıyorum.

Yorum falan da istemeyeceğim artık.

Sadece

İyi okumalar.

...

"Niye çağırdınız beni? Söyleyecek misiniz artık?"

Rüya daha fazla dayanamayarak sitemli bir şekilde konuştu. Çünkü Pub'lic'e geldiğinden beri arkadaşlarının hiçbir şey yokmuş gibi davranmaya çalışmasından sıkılmıştı. Olaya gerçekten öyle baksalar sorun etmeyecekti. Ama Ceren'de, Gamze'de ve Baran'da rol yapıyordu. Yokmuş gibi davranıyordu. Ama aslında hepsi bir sorun olduğunun farkındaydı.

Cesur ve Rüya'nın arasında yaşanan son olaylardan sonra değişen tek kişi Cesur değildi. Evet Cesur çok dağıtmıştı. Aslında o değişmekten çok başa dönmüş gibiydi. Bir onu resetlemiş gibi. Fakat Rüya'da aynı değildi.

İşte sorunda buydu. Rüya'da ki değişimdi sorun. O günden beri umursamaz bir kadın çıkagelmişti meydana. Hiçbir şeyi önemsemeyen, umursamayan, aman ne olacaksa olsun bana ne diyen bir kadın. Yaşamaya mola vermiş bir kadın. Öyle ki normal şartlarda her boş vaktini değerlendiren Rüya artık günlerini yatağın içinde geçiriyordu.

Normalde pofuduk gibi olan kız sert ve soğuk birine dönüşmüş gibiydi.

"Niye çağıracağız Rüya? Hep birlikte oturalım vakit geçirelim istedik diye tabi ki" dedi tatlı tatlı, Ceren. Rüya yine soğuk bir ifadeyle "bunca ısrarınız Pub'lic'te kös kös oturmak için miydi? Konuşmuyorsunuz bile" dedi.

Haklı sayılırdı da. Sessizlik onun sinirlenirini daha çok bozuyor ve sıkılmasına neden oluyordu. Üstelik mekanda onlardan başka kimse yoktu ve şarkı da çalmıyordu. Baran sanki bu ayrıntıyı yeni fark etmiş gibi ayaklandı.

"Haklısın. Çok haklısın. Biraz kafa dağıtalım diye bir araya geldiysek manken gibi oturup kalmamız lazım. Ben bi şarkı açayım havamız değişsin."

Daha sonrasında söylediği şeyi yapma adına müzik sisteminin kurulu olduğu alana ilerledi. Bilgisayarından bir şarkı açtı. Kısık seste başlayan şarkının ardından masaya geri dönmüştü. O tüm bunları yaparken Gamze konuşacak konu düşünüyordu.

"Baran bi ara burada biz bize kareoke partisi falan yapalım ya. Eğleniriz" demişti. Gamze'nin ortaya attığı fikri çok beğenen Baran ve Ceren heyecanlanarak bir şeyler söylemeye başladı. Onlar aralarında bu fikri plana dönüştürürken Rüya ortamdan soyutlanmış halde söylenenleri bile dinlemiyordu.

"Çok iyi olur. Kaan'ın erken çıktığı veya izinli olduğu bir güne ayarlarız. Hep birlikte oluruz. Ben mekanı kapatırım o gün" gibi şeyler söyleyen Baran'ın gözleri Rüya'daydı. Onun soyutlanışını fark edip müdahale etmek istedi. "Değil mi Rüya" diye yalandan sordu. Fakat Rüya bir tepki vermedi.

"Rüya?"

Bu kez daha yüksek sesle adını okuyunca irkilerek daldığı yerden çıktı Rüya. "Ha?"

Çıkardığı nidadan sonra Baran cümlesini tekrarlamıştı. Bu kez onu dinlemeyi başardı. Sözleri bitince de onu onaylayıp konuyu kapamak istemişti. Öyle de yaptı. Ve yine kulağını arka planda çalan şarkıya verip konuşulanlardan soyutlandı.

İlerleyen dakikalarda da durum değişmedi. Çalan şarkı bitti, yerine yenisi başladı. Sonra o da bitti başka bir şarkı başladı. Bazı şarkıları hiç bilmiyordu bile. Yine de dinledi. Onun bu haline üzülen arkadaşları ise elleri kolları bağlı gibi hissetseler bile çabaladılar.

Narkotik || Yarı Texting (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin