Kurşun İzi

02.01

Oy vermeyi ve bol bol yorum yapmayı unutmayın olur mu? ♡

"Şimdi bak görüyorsun değil mi? Burada bir damar var. Sen o damarı daha da belirtmek için hastanın koluna zaten bir şey bağlıyorsun. Eldiven falan olabilir fark etmez. Dikkat et hasta kangren olmasın ama. Hastanın damarı işte böyle belirginleştimi," dedim ve önümüzde bize hafif ürkek de olsa ne yaptığımızı ciddiyetle dinleyen Tahirin koluna iğneyi geçirdim. "İşte bu şekilde üzerine iğneyi geçiriyorsun. Yani mecaz anlamda geçirmek ama işte fazla zorlama girdin de zaten gördüğün gibi kan akmaya başlıyor boş şişeye." dedim baskı uygulamadığım için kendi kuvvetin de akan kanı göstererek.

"Aslında kolay ama ben yapamıyorum. Teşekkür ederim bana gösterdiğin için, ben babamın üzerinde deneme çalışma yaparım." dedi Hazal hâlâ içerisinde iğne olan kola bakarken. Dalmış gibiydi. Hazal'dan Tahir'e döndüm ve onun da garip garip koluna baktığını gördüm.

Bunlar şimdi kan görünce bayılmasın?

Oturduğum yerde dikleştim ve oturduğum koltuğun kenarlarına baktım, pamuk yoktu? Hazala döndüm ve hafifçe dürttüm. "Pamuk verir misin iğneyi nasıl çıkarman gerektiğini de göstereyim." dedim Hazalın bana dönen gösterini göstermek amacıyla.

"Aa şey mutfakta kaldı pamuklar, bi koşu getireyim." dedi Hazal.

"Bende gelip şu bardağımı mutfağa koyayım." dememle, "Otur kizum sen Hazal götürüverur bi koşi." dedi bizi başından beri pür dikkat izleyen Aygül Teyze.

"Sağolun ben götürürüm. Hem şu da içmiş olurum." dedim ayaklanırken. Hazalla mutfaktan çıkınca ceketinin cebinden telefonunu alan Tahirle karşılaşmış elimizde ki iğneyi görünce olayı çakmıştı.

Bordo Bere?

Sonra benim üzerimde deneyin diye tutturmuş, bizde haliyle kıyamayıp kabul etmiştik.

Yalan, denek bulamadınız.

"Bende geleyim dilim damağım durudu sizi izlemekten. Tahir sende gel, bayılırsın falan benim olmadığım ortamda, gerek yok. Kalk gidiyoruz su içmeye." dedi Hakan benim arkamdan ayaklanırken.

"Abi benimle senin göbek bağın bir kesilme ihtimali? Hayır ben annemin karnındayken bile daha az dip dibe gezdim de." dedi Tahir de Hakan'a uyarak.

"Dikkatli ol Tahir kolunda iğne var." dedim kolunu işaret ederek. Tahir hatırlatmamla kafa salladı sadece.

Hep beraber ayaklanmış mutfağa gidiyorduk vesselam.

"Asrın yenge bir sorucam." dedi Hakan arkamdan gelirken.

"Senin hiç eş dost sarı kafa kuzenin var mı?" dedi tek kaşını kaldırarak. Bu şekilde ciddi konuya girmesi beni önce meraklandırmıştı ama Hakan yine Hakandı.

"Diyelim ki var, neden sordun?" dedim tek kaşımı kaldırarak.

"Yok ben değil bir arkadaş sordu da, ondan şey ettim. Var mı peki?"

"Yok Hakancım, benim kuzenler, akrabalar falan hepsi transeksüel. Sana dedim ama önceden bizim sülaleden ekmek çıkmaz diye, bence sen bi pavyon turu yap iyi gelir."

"Ayıp ediyorsun ama yenge, böyle mi olduk şimdi." dedi kollarını iki yana açarken. Omuz silktim. Daha önce Adem çapkın olduğu vurguladığı için çoktan şansını kaybetmişti.

Mutfak kapısına gelmiştik ki Hazalın bize dönüp, "Durun girmeyin." demesiyle mutfak kapısında durmuştuk aniden. Nolduğunu anlamaya çalışırken içeriden gelen bağırışma seslerine odaklandım bir süre sonra.