Begonvil - 5

2.4K 143 16
                                    

~

Darbe aldığım yerden dizlerimin üzerime çöksemde asla yıkılmıyordum. Ayağa kalkmayı öğrenmiştim. İçimde büyüyen bir sinir topu vardı ve bu beni mahvediyordu. Düştüğüm konumu öncesinde tahmin etmiştim ama böyle bir şekilde olacağını bilememiştim. Cemile teyzeden gelen bir darbe hiç ummadığım noktaydı. Beklenmedik ve hızlıydı. Dizlerim üzerine düşürmüştü beni şaşkındım, nasıl toparlanacağımı çözmem gerekiyordu çünkü beni bekleyen dört tane miniğim vardı.

Duran arabadan herkes yavaş yavaş inerken sakin kalmaya ve kardeşlerime bir şey hissettirmemeye çalışıyordum. Yonca, Yosun ve Akasya, Cihat ile beraber arabadan inmiş önde oturan ben ve Çınar kalmıştık arabada. Yavaşça arkasını dönüp baktı.

"Neden öyle dedi?" diye fısıldadı. "Biz kötü bir..." demesine kalmadana araya girdim.

"Biz kötü hiç bir şey yapmadık." dediğimde derin bir nefes aldı. "Bizi evden çıkarmak için öyle şeyler söyledi." dediğimde kafasıyla onayladı.

"Bende iniyorum." diyerek kapısını açtı ve arabadan indi. Derin  derin nefesler alarak ağlamamak için çabalıyordum. Ağlamamalıyım... Kapattığım gözlerimi açtığımda Cihat ile göz göze geldim kapısının önünde durmuş bana bakıyordu.

"İyi misin?" dediğinde sadece kafa salladım ve kapıyı açıp bende indim. Nereye geldiğimize bakarken o konuştu.

"Burası bizim peyzaj projesini aldığımız park." diyerek etrafı gösterdi, "Umarım beğenirsin." diye fısldayınca ona baktım yüzünde hafif bir gülümseme vardı. Kafamı dağıtmak istiyordu ama kafam o kadar kolay dağılacak gibi durmuyordu. Gözlerim oyun parkında olan çocuklara kaydı Yosun salıncakta sallanırken arkasındakş Çınar onu sallıyordu, yüzü asık olmasada mutlu da durmuyordu. Yonca ve Akasya da kaydırakların olduğu bölümde oynuyorlardı ve onlar bu keşfettikleri park için gayet mutlu görünüyordu.

"Sağol." diyerek ona döndüm.

"Seni zor duruma sokmak istemezdim." dediğinde omuz silktim genelde zor durumda olan biriydim değişen bir şey yoktu.

"Evden çıkmamız için yapıyorlar." diye Çınar'a söylediğim şeyi Cihat'a da söyledim.

"Ev bulalım sana, benim bir kaç kirada evim var boşta kalan var mı bakalım diyerek telefonu çıkarınca elimi uzatıp onu durdurdum.

"Bulduk, bugün baktık bir evle anlaştım." diye yalan söyledim ama gidebileceğim tek ev o küflü evdi. Başka çarem yoktu.

"Öyle mi? Nerede?" dediğinde yutkundum.

"Bizim evin bir arka sokağında, güzel bir aile apartmanı." dediğimde kafa salladı. O an bu konu kapandığı için rahat hissettim. Ama tek çarem o ev olduğu düşüncesiyle de kafayı yemek üzereydim. Bu olandan sonra Cemile teyzelerin evinde daha fazla kalamazdım ve tek çarem o evdi. O evin sahibinin numarasını almıştım telefonu çıkapırıp baktım ve Cihat'a döndüm.

"Telefonla konuşmam gerekiyor." diyerek onun yanından uzaklaştım. Ev sahibini arayıp evi tutmaya karar verdiğimizi söylemeliydim. Bir kaç saniye numaraya baktıktan sonra üzerine basıp aramya başladım. Bir kaç saniye durduktan sonra açtı.

"Alo?" dedi sabahki adam.

"Merhaba, ben kiralık ev için aramıştım..." dedim gergin bir sesle.

"Buyrun, ne zaman isterseniz evi gezebiliriz."

"Geldim... Sahah..." dediğimde o kadar istemiyordum ki, bir ahırda yaşayacak kadar neden düştüğümü sorguluyordum.

"Siz Vil mi demiştiniz?" dedi tereddütle.

BegonvilHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin