Yatağa nasıl geldiğimi hatırladığım söylenemezdi ama uyumuş olmaktan mutluydum.Gözlerimi açmadan yatakta dönmeye çalışma işlemim başarısızlıkla sonuçlanacaktı ki sağ olsun birisi beni döndür... Bir dakika ne ? Kim beni döndürecek ki? Gözlerimi fal taşı gibi açıp sağ tarafıma dönünce uyuyan bir Kuzey ile karşılaştım ve tabii ki derhal yataktan ittim "Sana da günaydın küçük hanım. Ben öperek uyandırırsın diye düşünmüştüm ama itekleyerek yere atmanda fena değildi ." sesinin tonu sinir kaynıyordu o bir kesin ve birde uykulu olduğu belliydi "Ben,ben..." evet şimdide konuşmayı unuttum harika "Yani... Ne işin var senin burada. Zaten yatak küçüktü iyice küçülmüş." Ağrıyan boynumu kütlettim o da yavaşça,boyluca uzandığı,yerden kalktı ve kolunu kafasının altına koyup suratımı incelemeye başladı "Evet,haklısın,yatak gerçekten küçük ve odanda öyle." haklıydı,yattığım oda gereğinden fazla küçüktü ama bana yetiyordu sadece uyumak ve boş boş oturmak için gereğinden fazlaydı "Bana yetiyor. Hem ne işin var diyorum burada ?" gözlerini devirdi-evet kesinlikle devirdi- "Eğer ben seni kucağımda taşıyıp yukarı çıkarıncaya kadar uyumuş olmasaydın nerede yatabilirim diye soracaktım. Ve birde sülük gibi yapışıyorsun haberin olsun."kesinlikle öyle bir şey olmaz çünkü ben hemen uyuyan biri değilimdir "Ben hemen uyumam !Bir kere uyandırmak diye bir şey var ? Dalga mı geçiyorsun sen benimle. Sadece ..."cümlem beni kolumdan tutup üstüne çekmesiyle son buldu "Çok konuşuyorsun küçük hanım ve saat henüz erken." derin bir nefes aldı cidden saat kaçtı ki "Ve,ve madem yatakta uyumak yok burada uyu." ah kesinlikle delirmiş bu çocuk,evde biz dışında altı kişi daha var ve bizim yaptığımız şey harika. Yani o kadar kötüde değil ama bilirsiniz "Bak,anlamıyorsun sanırım." konuşmamı dinlemediğini belli edercesine mırıldandı ve bende pes ettim yani pes edecektim eğer yataktan titreme sesleri gelmeseydi bir dakika yatakta telefonumun ne işi var,ben asla yatakta bırakmam çünkü bir kere neredeyse telefonumu eziyordum ama bunu aldırtmayacak kadar çok titredi telefonum"Şey,Kuzey,telefonum çalıyor sanırım...Kalkabilir miyim ?" tek gözünü açıp baktıktan sonra geri kapatıp elini yatağıma uzatıp telefonumu arıyordu ki benim mükemmel dar olan odacığımın tamda Kuzey'in kafasının olduğu yerde olan kapısı aralandı elbette aynı anda iki kişiden "Oha!" nidası yükseldi ve ben hemen kapıyı kapatıp ayağa kalktım,bir yandan içimden arayan kişinin Aleyna olmaması için dua ederken hemde kendimi toparlamaya çalışıyordum "Sen ? " kapıyı tekrar açıp yine aynı anda soran Şimal ve Ege'ye gözlerimi kısıp baktım "Ne ben? " bakışıp gülerlerken Kuzey efendide yerden kalkmayı akıl etmişti ,bu sefer soruyu değiştirdiler "Siz?" neden susup gitmiyorlar "Ne biz?" her dediklerine soruyla karşılık verirsem eminim ki giderler "Yere düştük. Bir problem yok,çıkabilirsiniz." Kuzey'in harika olan açıklamasına kocaman bir tebrik "Dün gece ne olduğunu görmedik değil abi." ne,ne diyor bu Şimal ? " Dün gece ne oldu Şimal?" kıkırdadığını duyunca dünden beri aklımda olan soruyu sordum "Birde Şimal,Şimal ne demek?" Şimal biraz daha gülünce kaşlarımı çattım "Kuzey demek abla,hani yön olan kuzey yönü." Ege'nin cevabı üzerine ona çevirdim bakışlarımı o neredeyse benim ismimin anlamını bilemeyecek düzeydeydi "Sen nereden biliyorsun? İsimlerin anlamları ile ilgilenmezsin." Şimal'le birbirlerine baktıklarını görünce bende Kuzey'e baktım "Siz nerede yattınız ? Babamların kafası güzeldi size bir şey dediler mi ?" Kuzey gerçekten akıllıca bir soru yöneltmişti ve bu sefer gerçekten alkışı hak ediyordu çünkü Şimal ve Ege birbirlerine baktıktan sonra başlarını yere eğdiler.
Zafer Kuzey ve Nergis'in.
Odamdaki ufak çağlı 'biz beraber yattık ama sizde yattınız' tartışmasını başarıyla halledip aşağıya inmemizin üzerinden on beş dakika geçmişti ama hala annemlerden en ufak bir 'Biz uyandık !' çağrısı almamıştık. Tabi bu benim işime geliyordu çünkü Ege beni tehdit etti,evet,Ege.
Eğer ben onları söylemezsem o da bizi söylemeyecek ve ben Ege'yi şikayet etmenin vermiş olduğun hazzı tadamayacağım,bu bir kesin.Aslında ortada korkacak bir şey olduğu yoktu sadece annem beni kapı dışarı ederdi o kadar,yoksa hiçbir şey yok!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
What Is The Next?
Jugendliteratur-What Is The Next?- Onu hayata bağlayacak hiçbir şeyin olmadığını düşünen Nergis yıllar önce hazırlamaya çalıştığı 'Ölmeden Önce Yapılacaklar' listesini şans eseri bulur ve gözden geçirip bunları uygulamaya başlamanın zamanı geldiğini düşünür. Ailes...