What Is The Next?

~Biz Kim Köpek~8

xx

xx

Kuzey bir türlü kendini kaptırdığı rolden çıkamamıştı,sahile gidene kadar bana saçma sorular sormasına katlanmak zorunda kaldım! Eğer tiyatrocu bir ruhu olduğunu bilsem başından iyi davranırdım nede olsa tiyatro ilgimi çeken bir alan.Ne düşündüğümü bilmez halde gözlerimle sahili taradım ama ne ışık ne de bir ses vardı etrafta "Nerede bunlar?" henüz bittiğini düşünmediğim gösterisine devam ediyordur diye konuşmadan yürümeye devam ettim "Yemez değil mi Şimal'i?" ciddileştiğini anladığımda ağzımı açıp korkması gerektiğini söyleyeceğim sırada "Seviyoruz işte! İlk görüşte aşk benimki!" kelimelerin sonunu uzata uzata anıran hayvan sesi duymamla Ege'yi görmem bir oldu "Atarım ulan kendimi şu derin sulara!" Dikili'nin denizinin derinleşmesi için ilerlemek gerekiyordu,birden boy veren yerlerden değildi ve Ege geçmiş kıyıda kendimi atarım diye tehdit savuruyor kıza.

"Ya bence rahat bırakalım." Arkamı dönmüş giderken bu gece akıllılık edip giydiğim ceketin kapüşonundan çekildiğim için geri dönmek zorunda kaldım "Sen hep hazıra mı konarsın?Sabah da aynısı oldu." Beni çözmeye başlamış zeki çocuk "Allah aşkına bırak burada atsın kendini derin dediği sulara." 'hem ben hem de kardeşcağazın kurtulur' dercesine baktım ama o anlamayarak beni sürüklemeye başladı eh birde yeşil gözlü bir katil olduğunu söylesin de hayallerim gerçekleşsin,sahil hayvanı.

Sonunda Ege'nin yanına ulaştığımızda sinirlerime her zamanki gibi hakim olamayıp boş olan şezlonga oturdum,altımda ıslaklık hissedince korkuyla şortumu ellemeye başladığımda Şimal imdadıma yetişti "Nergis abla orada biraz şişesi vardı,dökülmüş herhalde." Gülerek söylemişti ama onunda korktuğu belliydi "Ay onu hınzır,ne işi var altımda?"

"Ege birazcık şey yapmış ama vallaha ben içmedim abime söyle."

"Ha sen içmediysen sorun yok." Güven verircesine gülümsedi "Çocuğum evladım Ege'ye niye içiriyorsun ?" hışımla ayağa kalkıp aynı performansla yere düştüm,yaktım çıranı Ege!

Annem ilk defa istediğimizi yapabileceğimiz söyledi ve ben şuan Ege'nin bir taraflarını topluyorum, niye mi çünkü canım kardeşim sahil havası iyidir diyerek içmiş!

"Sen kim köpek sahil havası iyidir diye düşünüyorsun!" sonra içimden düşündüm asıl ben kim köpek bununla yalnız kalıyordum.

"Biz kim köpek !?"canım arkadaşım Ceyda sağ olsun dilimden düşüremez hale gelmiştim bu lafı-,bağırdığımda kimse takmayınca devam ettim 

"Ben eğlenmeye gideceğim diyorum annem diyorum izin verdi diyorum ama bu salak, devam edemeyeceğim." Beş dakikadır ayıltmaya çalıştığım Ege'den hala ses yoktu ve Kuzey'in de pek yardımı dokunmuyordu "Şimal, sende akıl yok mu ?" Şimal'i suçlamak ne kadar doğru bilmemem ama elimden gelen bu birde daha demin karşıma geçmiş ben içmedim abime söyle diyor "Gerçekten elimden geleni yaptım ama o ilanı aşk edip kafayı buldu." İlanı aşk etmiş birde al bakalım Kuzey'in elinden ama alır mıyım?

"Kendi salaklığı."

"Çekilin şuradan, anca su kendine getirir!" bağırarak konuşmasına rağmen pek sinirli görünmüyordu, elindeki deniz suyu dolu bira şişesini Ege'nin başından aşağıya döktü "Uyanır birazdan."bira şişesiyle su mu dökülür çocuğun suratına şimdi onuda yalar falan yine kendinden geçer bakın hep bana kalıyor bu çocuk .

Yavaş yavaş ayılmaya başlayan Ege'ye baktım umarım iyi bir dayak yer annemlerden diyeceğim ama annem buraya gelmemizden ve Ege'yi bulmamızdan iki dakika sona mesaj atmıştı 'Bizi en az iki gün yok sayın.' Ve altında da bizden çok daha fazla eğlendiklerini belirten bir resim vardı eğer gözüyle görmezse de asla Ege'nin böyle bir şey yaptığına inanmazdı çünkü her zaman için kötü olan çocuk bendim.Ne ara ayaklandığını anlamadığım kardeşim Şimal'in boynuna atlayıp 'Aşkım' diye bağırmaya başlayınca sabır dileyerek tutmaya gittim "Yemin ederim dayak yiyeceksin,kızın abisi burada!" kulağına fısıldamam hiç işe yaramayınca bağırdım "Allah'ın salağı dur diyorum!" konuştuğumu fark edince beni daha yeni görmüş gibi baktı bana "Ooo,ablam,gülüm." Alnımı öpmesiyle silmem bir oldu leş gibi kokuyor olması yetmez gibi sulu sulu öpmüştü "Salak salak şeyler yapma,salak." Kafayı yemeden eve gitmemiz lazımdı ve elbette kimseye görünmeden ,ah canım Ayten teyzem var değil mi birde "Kuzey!" diye bağırdığımda onunda Şimal'e kızdığını gördüm "Yav,sen ne diye kızıyorsun kıza?Evde kızarsın, gel buraya taşıyalım şunu." Yazık kızcağıza "O da içmiş! Taşıyamam ben Ege'yi megeyi!" ne demek içmiş bu yaşlardaki kızlarda akıl yok yalanlarda diz boyu yahu "O azıcık tadına bakmıştır,haydi yardım et."ne kadar yumuşatmaya çalışsam da işe yaramıyordu,elini gelmem manasında salladı "Lütfen,lütfen?"yalvarmaktan nefret etsem de dayanamayıp geleceğini biliyordum.Ege'nin koluna girince bende aynısını yapmaya çalıştım ama nafile "Bırak sen,ben götürürüm." Pekala anlamında kafamı sallayıp Şimal'in koluna girdim "Ne oldu ?" ağladığı belliydi "Ya bana aşıkmış." Ben olsam bende ağlardım düşündüm de Ege gibi bir sevgili istemem,yazık gencecik yaşında Ege gibi bir bela başında olacak,bu çocuk 'Sen benim namusumsun' der bırakmaz bu kızı vah vah "Ağlamakta haklısın,kim olsa istemez." Aniden kafasını döndürüp bana baktı "Ne istememesi sevinç gözyaşları bunlar!"