Eve girdiğimizde babamla karşılaşmayı umuyorduk ama babam evde yoktu.Bizi beklemeden evden gitmişti.
"Baban nereye gitti?"diye sordu Mert evin içine bakınırken.
"Bilmiyorum,evde beklemesini söylemiştim sadece."dedim ellerimi iki yana açarak.
Hemen telefondan babamı aradım.Telefonu meşgul çalıyordu.Nereye gitmiş olabileceği hakkından hiçbir fikrim yoktu.
"Açmıyor mu?"dedi mert bana bakarak.
"Maalesef"
Babam telefonu açmayınca bende üstümü değiştirmek için odama yöneldim.Mert ben odaya giderken arkamdan seslenip beni durdurdu.
"Gamze aşağıda olanlar hakkında...Bak anlatmak istemezsen seni zorlamam ama seni dinliycek birinin olduğunu bilmen yeterli."dedi yüzünde ki gülümsemeyle birlikte.
Mert'e doğru bir adım atıp"Aslında anlatıcak çok bir şey yok.Sadece tek kalıcağımı zannettiğim eve geldiğimde bir yabancıyla yaşamak zorunda olduğumu öğrendim,sonra onun sevgilisinin kıskançlığıyla uğraştım,sonra iş görüşmemde başarısız oldum,sonra beni aldatan eski sevgilimi beni aldattığı kadınla birlikteyken karşılaştım,sonra sarhoş olup Cavit ile birlikte oldum,ve en sonunda Cavit'in bu aramızdaki olayların tek gecelik bir ilişki olmaması iddiasına maruz kaldım.Bu kadarcık yani."dedim en ciddi sesimle.
Mert sadece yutkunmakta yetindi bu dediklerimin üstüne.Cevap vermesini beklemeden odama gidip kapıyı kapattım.Gerçekten bu şehre taşınarak doğru bir karar vermiş miydim acaba.Yoksa hiç taşınmamalı mıydım?
Bunları daha fazla düşünmek istemeyerek üstümü değiştirdim.Bu günlük bütün enerjimi tükettiğim için biraz uyku çekmek istiyordum.Tam yatağa uzanmış uykuya dalacakken kapı çaldı.
Ben daha cevap vermeden Melis içeri uçtu.Yüzünde anlam veremediğim bir heyecan vardı.Fazlasıyla mutlu görünüyordu.
Hemen beni yatağıma oturtup kendide yanıma geçti.
"Gamze hanım bana Ufuk Beyle işi pişirdiğinizi ne zaman söyleyecektiniz acaba?"dedi sırıtarak.
"Melis bak düşündüğün gibi değil yani sevgili değiliz şuan."dedim kendimi açılamaya çalışarak.
"Kızım sen deli misin?Çocuk taş resmen taş.Bak bu fırsat kaçmaz.Ben çocukla konuştum gayet efendi birini benziyor,senide seviyor yani.Daha ne bekliyorsun."dedi ellerini yüzüme doğru sallarken.
"Melis bu işi sonraya ertelememiz gerekebilir."dedim yere bakarken.
"O niyeymiş?"dedi kaşlarını çatarken.
"Çünkü şuan benim zaten mecburi bir sevgilim var."dedim lafı uzatmadan.Melis ağzını açıp bana bakmaya başladı.
"Ne demek sevgilim var kızımm.Kim bu?"dedi şaşkın şaşkın bakarken.
Tam o sırada Mert içeri girdi"Bir şeye ihtiyacınız var mı?"diyerek
Mert girdiği an onu işaret ederek"Tanıştırıyım işte sevgilim."dedim.
Melis bir Mert'e bir bana bakıyordu saçma bir surat ifadesiyle.Onu daha fazla bu şoka maruz bırakmamak için bütün sahte sevgililik olayını anlattım.
"Gamze yine sahte sevgili ayağına kaptın demek ki yakışıklı çocuğu."dedi Melis gülerek.
Melis'in bu cümlesi üzerine duvara yaslanan Mert gülmeye başladı.Vakit kaybetmeden Melis'in belini cimcikledim.
"Kızım şaka yaptım ya.Sadece ev arkadaşısınız biliyoruz herhalde."dedi ama hala yüzünde o dalga geçer gibi olan sırıtma vardı.
"Biz zaten bütün senaryoyu kurduk.Şimdi tek yapmamız gereken Gamze'nin babasını bulup sevgili olduğumuzu ikna etmek."dedi Mert.
"Tabii babam telefonlarımı açmaya karar verirse."diye ekledim Mert'in cümlesinin sonuna.
"Neyse canım ben şimdi çıkıyım artık.Sende kendine dikkat et bu son dönemde yeterince yıprandın zaten."derken çenemi seviyordu.
"Tamam merak etme sen beni.Hem senin benim dışımda ilgilenmen gereken insanlar var.Sarp gibi mesela."dedim gülerek.
"Kimse senin kadar önemli olamaz bebeğim."dedi ve bana sarıldıktan sonra odadan ayrıldı.
Mert'te tam odadan çıkacakken onu durdurdum.Bu zamana kadar katlandığı şeyler için bir teşekkürü hak ediyordu galiba.
"Şey ben bu saçma sapan sevgililik oyunu için sana teşekkür etmek istedim.Yani gerçekten teşekkür ederim bana destek olduğun için."Gözlerine odaklanıp"İyi ki varsın."dedim.
Mert bana bakıp gülümserken."Öncelikle saçma sapan değil bence.Ben oynarken gayet zevk aldım ve sende iyi ki varsın.Ev sensiz çokta tatlı değildi."dedi ve odamdan çıktı.
Bir süre kafamı yatıp dinlendikten sonra telefonuma bildirimler geldi.Kafamı kaldırıp telefona baktığımda mesaj atan kişileri görmüştüm.
Ufuk beni dışarı,önceki gittiğimiz bara çağırıyordu.Cavit ise bir restoranda yemek yemek istiyordu.
Ne yapıcağım hakkında hiçbir fikir sahibi değildim resmen.Belki Cavit'le yemeğe çıkıp bu aramızda yaşananların gerçek hisler olup olmadığını anlayabilirdim,belki Ufuk'la bara gidip önceki geceyi telafi edebilirdim,belki evde kalıp Mert'le zaman geçirip daha iyi ve yakın bir ilişki kurabilirdim.
Bir süre tavana bakıp nerde olmam gerektiğini düşündüm.Kime gitmek istediğimi bile bilmiyordum doğru düzgün.Üçüde bana değer veren insanlardı ve karar vermek çok zordu.
Uzun bir düşünce fırtınasının üstüne bir karar vermiştim.Bu kararı vermek ne kadar zor olsada yapmıştım.Ne kadar doğru bir karar verdiğimi düşünmeden onun yanına gitmek için hazırlanmaya başladım.
![](https://img.wattpad.com/cover/366936776-288-k75003.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sadece Ev Arkadaşı
Teen Fiction"Selin...eminim.Mert'e karşı hiçbir his beslemiyorum."dedim yanına geçip.Sanki az önce onu rüyamda görmemişim gibi. "O zaman Mert'in tekrar bana dönmesini sağla."dedi gözlerime bakarken.Onu ne kadar sevmesemde şuan içimde ona karşı bir acıma duygusu...