Anlayış

327 6 0
                                    

"Melis burdan çıkalım mı hemen?kendimi iyi hissetmiyorum."dedim titreyen sesimle.

O sırada Selim ile Gülçin çoktan bir masaya geçmiş sipariş veriyorlardı.

"Tamam canım hemen çıkalım."dedi Melis benim koluma girip.Biz hızlıca çıkışa giderken onlara yakalanmayacağımı düşünüyordum.

"Aaaaa Gamze naber?"dedi Gülçin biz kapıdan çıkamamışken.Aldırış etmedim ve ona bakmadan hızlıca dışarı fırladım.

Hızlı adımlarla eve doğru yürümeye başladım.Melis bana yetişmek için neredeyse koşmaya başlıycaktı.

Geçmişim canımı o kadar yakıyordu ki ,onların gözüne bile bakamamıştım resmen.Hala atlatamadım mı bu ihaneti gerçekten.

"Gamze bir yavaşlar mısın artık."diyip geri çekti beni Melis."Gamze bak anlıyorum,tamam istenmeyen şeyler yaşanmış olabilir ama adı üstünden yaşanmış ve bitmiş."

Haklıydı yaşanmış ve bitmiş.Bunu hala niye kendime dert ediniyordum ki.

"Haklısın ama yinede onları gördüğüm an kalbimden bir parça daha koptu gibi hissettim Melis."dedim ağlamaklı ses tonumla."Atlattım sanıyordum ama hala onları birlikte görmeye daynamıyorum."

Melis hemen bana sarıldı."Gel şimdi güzelce eve gidelim.Sen bunları düşünme,onlar kendi günahlarında boğulsunlar."diyip gülmeye başladı.

İster istemez Melis gülünce benimde keyfim yerine geliyordu.O kadar güzel gülüyordu ki resmen bana da bulaştı gülümsemesi.

Birlikte arkamızda yaşadığımız olayı unutup evin yolunu tuttuk kahkahalar atarak.

Melis beni kapının önünde bırakıp ailesinin evine gitmişti.Annesi bu sıralar hasta olduğu için onda kalıyordu.

Eve girdiğimde evde kimse yoktu.Anlaşılan Mert dışarı çıkmıştı.Benim işime gelirdi ,evde fazladan bir kişi istemiyordum zaten.

Akşam yemeği için kendime makarna yaptım mecburen.Mutfakta annemin aksine gram yeteneğim yoktu.

Ben makarnayı yaparken telefonum çaldı.Annem arıyordu.Sanki iç sesimi duymuştu.

"Alo,güzel kızım nasılsın?"diye açtı telefonu annem.Sesi garip geliyordu,sanki ağlamış gibiydi.

"İyiyim annecim,sen nasılsın?"dedim gülerek.

"Bende iyiyim canım.Sana bir şey söylemem lazım."dedi endişeli bir şekilde.

"Anne kötü bir şey yok dimi?"diye sordum kaygılanarak.Sesi çokta iyi gelmiyordu.

"İki gün sonra baban gelicek seni görmeye."dedi üzülerek.bu iyi bir haberde niye böyle davranıyordu ki.

"Eee sen niye gelmiyorsun?"diye sordum meraklanarak.

"Annecim baban toplantı için geliyor yanına.Hem benim işlerim var burda. bırakamam burayı."dedi üzgün bir ses tonuyla.

"Tamam ben burda kendime bir iş bulduğum zaman sana uğramaya çalışıcam."dedim onu mutlu etmek için.

"Yok kızım sen orda işini bırakma hiç şimdi."dedi.Sanki benden bir şey saklıyor gibiydi resmen.

"Yok yok ben uğrayacam yinede sana,olmaz öyle şey"dedim neşelensin diye.

"Tamam annecim sen bilirsin.Hadi seni çok seviyorum kendine dikkat et."dedi bana.Sesi hala üzüntülü çıkıyordu.Niye bana anlatmıyordu?

"Tamam annecim öpüyorum seni çok,görüşürüz."diyip telefonu kapattım.

Kendime hazırladığım makarnayı bitirdikten sonra tam tabağımı yıkarken kapı açıldı.

"Mert sen mi geldin?"diye bağırdım mutfaktan.Cevap gelmeyince bir bakıyım dedim.

Koltuğa oturmuş biri vardı.Hemde öyle böyle değil yayılmış bildiğin kendi evi gibi.Kumral ,biraz yapılı ,benim boylarımda bir erkekti bu.

"Selam,Mert yatak odasında mı?"diye sordu bana ciddi bir ses tonuyla.

Yabancının biri eve gelmiş,koltuğa yayılmış bana Mert'i soruyordu.Kim bu öküz ya.

"Pardonda sen kimsin ve eve nasıl girdin."dedim sinirli bir şekilde.Bu kadar rahat olması canımı sıkmaya başlamıştı.

"Cavit ben ya,2. Katta oturuyorum Mert'in arkadaşıyım."dedi gülerek.

"Tamamda Mert'in arkadaşı olman nasıl bu eve elini kolunu sallayarak girme hakkı veriyor sana.Hem nasıl girmeyi başardın eve."dedim bağırarak.

"Yedek anahtarım var.Ne olur ne olmaz diye Mert verdi.Peki sen niye buradasın?Mert göndermedi mi seni hala."dedi bana imalı bir şekilde bakarak.

"Pardonda Mert kim oluyorda beni burdan gönderiyor acaba?"diye sinirle elimi sıkarak konuştum.

"Ya öğlen olmuş hala Mert'i mi bekliyorsun gerçekten.Bir gecelik bir şey yaşamışsınız bitmiş hadi çık artık şu evden."dedi beni kolumdan tutup dışarı sürüklerken.

Beni tam sürüklerken kolumu ondan kurtarıp kasığına bir tekme savurdum.Cavit yerde kıvranırken Mert ile Selin kapıdan içeri girdi.

Mert ile Selin şaşkın şaşkın yerde yatan Cavit ve onun başında duran bana bakıyorlardı.

"Kendi kaşındı"demekle yetindim.

Sadece Ev ArkadaşıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin