Bölüm 26

391 3 0
                                    

İki komşu yavaş yavaş havadan sudan konuşmalarla konudan uzaklaşmaya başladılar. Bir yandan çaylarını yudumlayıp diğer taraftan Şükran hanımın misafiiri için hazırladığı atıştırmalıkları yiyerek sohbetlerini derinleştirirken Şükran hanımın telefonu çaldı.

Şükran: Hah... işte arıyor Şerife hanım

Hayriye: Aç aç sor bakalım bir bilgisi var mıymış?

Şükran: Alo!

Şerife: Şükrancım beni aramışsın duymadım; ancak şimdi görebildim kusura bakma!

Şükran: Estağfurullah Şerife hanımcım yukarıdan bu senin yeğenlerinin dairesinden yine bağrış çığırışlar geldi de merak ettik burada Hayriye hanımla birlikte oturuyorduk. Onun da sana selamı var

Şerife: Hayriye hanıma benden de selamlar

Şükran: Buyur gel çay taze daha; laflarız

Şerife: İnşallah başka zaman şimdi burası karışık tahmin edebileceğin gibi.

Şükran: Hayırdır? Yukarıdan gelen seslerden dolayı merak etmiştik "durumlar karışık" dediğin onlarla ilgili mi?

Şerife: Evet Şükrancım yine bu bizim deli kız yine falakaya yatırtmış kardeşine

Şükran: "Falakaya yatırtmış" dediğine göre sen yanlarında değildin bu defa...

Şerife: Aynen aynen; zaten sesleri duyunca gideceğimi bildiği için dayak faslı başlamadan önce oğlan bana mesaj atmış "ablamı sigara içerken yakaladım falakaya yatıracağım ama bu defa sizin şahit olmanızı istemiyorum ses duyup gelmemeni rica ediyorum" diye yazmıştı ben de gitmedim; sizin gibi evden dinledik kızın ciyaklamalarını

Şükran: Evet ya nasıl bas bağırıyordu kızcağız özellikle Hayriye hanım çok acıdı çok merak etti; demek sen de bizim gibi dinledin. Eee peki şimdi neredesin?

Şerife: Dayak sonrası beni aradı Gökhan. Olanları uzun anlattı; beni de çağırdı Pelin ile birlikte yukarı çıktık; ablasının ayaklarını buzlu suya koymuş şişmesin diye; bana emanet etti çıktı

Şükran: Gitti yani oğlan; Esra ile başbaşa bıraktı gitti öyle mi?

Şerife: Evet evet acil çıkması gerekiyordu; Merkezde dondurmacı var ya meşhur; işte orada telefonunu bırakmış kızın yakalanması da o sayede olmuş zaten

O sırada salonda ayakları soğuk suda acısının geçmesini bekleyen ve utancından başını kaldıramadığı için sessizce halıdaki desenleri incelen Esra "yakalanması o sayede olmuş" lafıyla irkilip başını kaldırdı. Pelin de burada annesinin "sayesinde" kelimesini kullanmasından ötürü annesine "bu nasıl söz" der gibi baktı ama Şerife telefon konuşmasına o kadar dalmıştı ki bu iki genç kızın tepkilerini görmedi bile; dahası görse de umursayacak değildi. Komşularıyla yaptığı telefon görüşmesine aynen devam etti.

Şükran: Evet ya merak ettik nasıl olduğunu açıkçası yukarıdan bağırışlar gelmeden yarım saat önce Hayriye hanımla birlikte girmişlerdi binaya hatta selamlaştık. Yarım saate kalmadı kız ciyak ciyak bağırmaya başladı. Yarım saat içinde neden evde kaçamak yapıp yakalansın ki? ne yalan söyleyelim garip geldi bize

Şerife: Ya çok fena bir plan yapmış kıza bilerek sigara içme fırsat yaratmış onu denemek için

Şükran: Dondurmacıyla ne alakası var?

Şerife: Bunu almış beraberce dondurma yemeye gitmişler. Orada bilerek telefonunu bırakmış

Şükran: Niye ki?

Korkunç VELET (bir falaka hikayesi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin