Esra çaresiz banyoya gitti. Çaresizdi ama aslında yapılacak bir şey de yoktu banyo dışında çünkü aynen de kardeşinin dediği gibi sidik kokuyordu ve yaşadığı o fiziksel mücadeleler ve canını gözlerinden ateş çıkartır beyninde şimşek çaktırır gibi yakan falakadaki kıvranışları sonucunda fena halde terlemiş olduğu için aslında sidik kokusuna ter kokusu da karışıyordu. Bir an önce duşunu alıp temizlenmeli ve bu kokulardan kurtulmalıydı. Sıcak suyun altına girip sabunlanmaya başladı.
Ancak yaşadıkları hiç aklında çıkamıyordu. Nasıl çıkabilirdi ki? Daha hala okulda velisi olduğu hatta 2 hafta sonra veli toplantısına gideceği küçük erkek kardeşi; öteden beri velet dedi çocuk ; 24 saat öncesine kadar zerre kadar ciddiye almadığı bu velet kendisine ve hatta kardeşine neler neler etmişti. Bu kötü bir kabus hatta karabasan olmalıydı. Bunları yaşamış olamazdı. Çok güçlü ve bağımsız hareket eden kafasına göre yaşayan bir genç kadın olmakla övünürken bunları yaşamış olamazdı.
Güçlüyüm kimseye hesap vermem derken bir anda kendisini küçük bir velet tarafından domuz gibi bağlanmış halde bulmuş ve falakaya yatırılmıştı. O pozisyon hele ki 2 kız yan yana yer aldığı pozisyon yeterince küçük düşürücü değilmiş gibi bir de kendisini özgür kız sembolü olarak göre kuzenine ve hatta komşu teyzeye bile sergilenmişti. Ayaklarını bile tam da o veledin emrettiği pozisyonda dayağa hazır tutmuş olması da ayrı bir utançtı. Ama asıl en utanç verici olan da tüm samimi arkadaşlarını arayıp "erkek kardeşim seninle görüşmeme izin vermiyor" dedirtmeyi de başarmıştı Allahın belası çocuk. İçten içe "dilim kopsaydı da söylemeseydim" bile dedi içinden.
Aynı şekilde her defasında sopa havalandığında ayak parmaklarını açıp ayaklarını yan yana getirip bir sonraki sopa için uygun şekilde ayaklarını yan yana sabitlediği aklına geldiğinde de "ayaklarım kopaydı da..." diye düşündü.
Ama tüm bunlar olmuştu ; gayet de tüm arkadaşlarını tek tek arayıp erkek kardeşinden izin alamadığı için görüşemeyeceğini söylemişti. Ağlasa da zırlasa da sesini toparlayıp tek tek aramıştı hepsini. Bu bir kabul olmalıydı ama değildi. Bir daha o arkadaşlarıyla asla görüşemezdi; bundan sonra kardeşine karşı bayrak açsa ve bağımsızlığını kazansa bile o arkadaşları aralarına almayacaktı. Zaten "Allahın cezası" kardeşinin de planladığı buydu. Tam da veledin kendisi için planladığı yerdeydi.
Ayrıca keşke bu oğlan kendisinin sigara alışkanlığını biğtirmek ve gece orada burada gezip tozduğu arkadaşlarından uzaklaştırmak için değil de mesela parasını alıp kendisi harcamak için veya miras hakkına konmak için yani bencilce isteklerine ulaşmak için dövmüş olsaydı hiç olmazsa o zaman Gökhan'dan kolaylıkla nefret edebilir hatta ona zarar vermek dahil her yolu deneyerek ondan kurtulabilirdi.
Ne yapabilirdi ki? Babası çok hastaydı ve onun bağımsızlığını tekrar kazanması için babasını rahatsız edip psikolojisini bozma riskine giremezdi. Zaten alttan onca dersini öğrense adamcağız belki de ölürdü. Tek çare polise gitmekti ama tüm aile ve hatta beraber falakaya yatırılan Semra bile ona karşı gibiyken polisi inandırabilir miydi? Dahası bu velet her ne kadar çok fena bir çocuk da olsa küçük kardeşiydi. Küçükken bu oğlanın altını bile değiştirmişliği vardı. Sokakta başka çocuklara karşı korumuştu defalarca. Yüreğini kardeşine karşı yumuşatan pek çok şey geliyordu aklına ama o çocuk hiç yumuşamamıştı. Hatta bu falakanın bir şekilde olacağını anladığı bu acı gerçekle yüzleştiğinde tek isteği Pelinin önünde olmaması ona bu vaziyette sergilenmekti ve onca yakarışına rağmen çıplak ayaklar havada sımsıkı bağlı vaziyette yarım saat bekletmişti.
Tüm bunları düşünürken ne kadar çaresiz olduğunu anladı.15 dakika öncesine kadar elleri ayakları bağlı yatakta yatarken ne kadar çaresizse hala aynı şekilde çaresizdi. Gerçekten yapabileceği bir şey yoktu. Velet melet diyordu ama 24 saat bile geçmeden kendisini istediği noktaya ne kadar kolay getirmişti. Su sesine ve suyun yüzündeki ağlama izlerini silmesine güvenmesinin de etkisiyle hüngür hüngür ağlamaya başladı. Suyu sonuna kadar açsa da Gökhanın kulağına kadar gidiyordu hıçkırıklarının sesi.
