•Karmaşık hisler ve duygular•

624 76 171
                                    

Bölüm müziği: I Wouldn't Mind // He is we

Izana ellerine odaklanmıştı. Yüzüne ciddi bir ifade hakimdi. Zihni tamamen boştu, hiçbir şey düşünmüyordu.
Burası ormanın ortasındaki karargahlarıydı. Ve her zamankinden daha rahatsız edici bir serinliği vardı, doğal olarak etraftan hiçbir ses duyulmuyordu. Çok ıssızdı. Dışarıdaki kar fırtınasının bile sesi duyulmuyordu, içerisi neredeyse karanlıktı...

Yavaşça yumruklarını kapatıp açtı. Parmak boğumlarındaki yara izleri, öncesinde nasıl bir vahşet yarattığını belli eder nitelikteydi.
Bu eller... Hiç bir çocuğun ellerine benzemiyordu. Bir çocuğa ait olabilecek kadar masum değillerdi. İçinde taşıdığı ruh da bir çocuğun saf ve temiz ruhu değildi... Öyle olduğu zamanlar artık çok geride kalmıştı...

Bir kez daha yumruğunu sıkıp yeterince sıkarsa kanayıp kanamayacağını görmek istedi.
Tam yapıyordu ki iki minik elin telaşla onun sert yumruğunu sardığını gördü...

Bu eller... Kim olduğunu anlamak için yüzüne bakmasına bile gerek yoktu.
Ellerini şefkatle saran bu minik ellerin sıcaklığı tüm kötü duyguları ondan söküp almıştı, huzurlu hissetmenin verdiği rahatlıkla gülümsedi.
Hem ona başka kim bu merhamet ve şefkatle yaklaşıyordu ki? Kim onu hayallerle bile gülümsetmeyi başarıyordu?
O güzel kokulu, sıcacık rüyaların her bir karesinde kim vardı? Mutluluğunu kimin kollarında buluyordu?
Kimi konuşurken saatlerce dinleyip, uyurken de sıkılmadan saatlerce izleyebilirdi?...

Başını yavaşça ona çevirdiğinde, küçük kızın kocaman gözlerinin ona nasıl endişeyle baktığını gördü. Yanılmamıştı, işte oydu...

"Sensin tabii ki... Ruhumun diğer yarısı..."

Becky tedirginlikle onun ellerini daha sıkı tuttu. Belli ki yaralarını görmek küçük kızın canını yakıyordu.

-Izana, ellerine ne oldu?! (Becky)

Izana ise onun tüm bu endişesinin aksine oldukça huzur dolu hissediyordu. Yüzündeki yorgun ama samimiyet dolu gülümseme karşısındaki bu kıza olan hayranlığını asla gizlemeden, her şeyiyle ortaya koyuyordu. Kalbi ona yakın olduğu her an bir öncekinden daha hızlı atıyordu, sıcacıktı... Çok güzeldi...

Hemen onun ufacık ellerini avuçlarının içine aldı ve Becky'i kendine çekti. Baktığı her an güzelliğinden sarhoş olduğu o yeşil gözlerine baktı.
Parmaklarını onunkilere kenetleyerek yüzüne yaklaştı ve mis kokulu saçlarının arasına sevgi dolu bir öpücük kondurdu... Gözlerini kapattı...
Sonra yavaşça yüzünü onun yanağına sürterek kulağına yaklaştı.

-Sana benim için endişelenmemen gerektiğini söylemiştim Becky... Neden beni dinlemiyorsun? (Izana)

Gözleri hâlâ kapalıyken Becky'nin yavaşça onun dibine sokulduğunu hissetti.
Ellerini bırakıp güçlü kollarıyla küçük kızın narin vücudunu sıkıca sardı. Başını gecenin siyahlığındaki saçlarının arasından kavrayıp onu göğsüne yasladı. Becky de kollarının altından onun geniş omuzlarını sardı.
Bir süre hiç kıpırdamadan öylece kaldılar, ikisi için de zaman durmuştu... O an için hayat sadece birbirlerinden ibaretti...

Izana onun saçlarının kokusunu içine çekti ve dayanamayıp saçlarını bir kez daha öptü. Onları okşadı, sevdi...

Sonrasında en sevdiği melodi Izana'nın kulaklarına doldu...

-Ama ne yapayım? Korkuyorum, seni kaybetmekten korkuyorum. Başına bir şey gelmesinden... (Becky)

Küçük kız başını kaldırıp ona hüzünle baktı. Uzanıp hemen sıkıca boynuna sarılınca Izana bir anlığına şaşırdı ama sonrasında kıkırdayarak bir elini ensesine diğerini de beline doladı. Karnında kelebekler uçuşuruyordu, onu kendine ait hissettiği her an ona daha çok bağlanıyordu.
Kollarındaki bu kız onun hiçbir şeye değişmeyeceği tek şeydi.
Bağımlılığı, sonsuz arzusu, kalbinin tek sahibi, biricik aşkı...

I was a child, Izana x reader Tokyo revengers Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin