10. Bölüm

6K 188 24
                                    

♬ Bölüm Şarkıları ♬

Burcu Güneş - Yakın Mesafe

***

"Abla stres var mı?" diye soran Melis ile Derya Abla başını aşağı yukarı salladı.

"Hem de nasıl Melis," dedi. Yüzü gülüyordu evet ama içindeki heyecan Allah bilir ne durumdaydı.

"Abla stres yapma tadını çıkar bugünün," dedim. "Bugün sizin gününüz. Bak birazdan Kağan Abi gelecek-" derken elini kalbinin üstüne koydu.

"Ay deme Akasya," dedi heyecanla. "Adını duyunca bile heyecanlanıyorum."

"E ama siz de yani," dedim. "Nasıl sakinleştireceğim ben seni?"

"Sakinleşemeyeceğim sanırım," dedi dudaklarını birbirine bastırırken.

"Derya Abla çok güzel oldun ya," diyen Dila gelinliği düzeltiyordu bir yandan da.

Gerçekten çok güzel olmuştu. Duru bir güzelliği vardı ve şimdi üstüne bir de beyazlara bürününce çok daha güzel olmuştu. Kağan Abi'nin bir bayılıyorsa şimdi iki bayılacağına emindim, o kadardı.

Gülümseyerek onlara bakarken kapı tıklatıldı. Kulbu indirip kimin geldiğine baktığımda Kağan Abi'yi buldum karşımda. İçeriye bakmaya çalıştığında başımı görüş açısına uzatıp engel oldum buna.

"Aaa," dedim. "Nerede adetlerimiz?"

"Ne adeti Akasya?" dedi başını diğer tarafa uzatırken.

Ben de başımı oraya uzattığımda, "Para," dedim. "Para ver geçmene izin vereyim."

Bakmaya çalışmayı bırakıp gözlerini kıstı. "Sen çok fenasın," dedi elini cebine atarken.

"Biliyorum," dedim övünerek.

Cebinden çıkardığı cüzdanından iki yüzlük bir banknot çıkardı ve bana uzattı. "Pardon da bu ne?" dedim.

"Para işte," dedi. "İstemedin mi?"

"Ne ara bu kadar cimri biri oldun sen Kağan Abi?" dedim.

Nefesini dışarıya bırakarak bir iki yüzlük daha çıkardı ve bana uzattı. Geriye çekilip kapıyı kapatırken, "Hadi sonra görüşürüz," dedim.

Ayağını araya koyup engel oldu. "Al cüzdanımı Akasya," dedi cüzdanı uzatarak. "Yeter ki Derya'yı göreyim."

"Ooo," dedim gülerek. "Etkileyici."

Cüzdanı aldığımda geriye çekilip geçmesi için alan açtım. "Hadi kızlar," dedim kızlara seslenerek. "Çıkıyoruz."

Mahalleden iki kız, Dila ve ben vardık odada. Biz de çıkınca gelin ve damat da hazırlanmaya koyuldu.

Dila koluma girdiğinde, "Ne kadar cepledin?" dedi.

"Cüzdanı verdi," dedim gülerek.

"Oha," dedi Dila da gülerek. "İyi hasılat."

"Tabii kızım," dedim böbürlenerek. "İşimde iyiyim, bilirsin."

Bizim için ayrılmış koltuklara oturduğumuzda gelin ve damat da çok fazla bekletmeden gelmişlerdi. Onlar masaya geçince gerekli prosedür halledildi. Evet dediler coşkulu bir şekilde ve imzalar atılırken Derya Abla'ya seslendim. "Ayağına bas abla!"

SON YOL MAHALLESİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin