♬ Bölüm Şarkıları ♬
Pera - Seni Seviyorum
***
Mezuniyetimin üstünden bir hafta geçmişti. Bu bir haftada Savaş'ın şehir dışına bir konferansa gitmesi gerekmişti. Gece gitmesi gerektiği için ben ne kadar direnmek istesem de uyuyakalmıştım ve biz vedalaşamamıştık. O gece hakkında konuşmamıştık. Bundan sonra ne olacağını kestirebiliyordum ama ikimiz ilk önce konuşmalıydık. O gece oradan ayrıldıktan sonra iyi geceler demek dışında hiçbir şey konuşmamıştık.
"Akasya hadi kızım!" diye seslenen annem ile aynanın karşısında durmayı bırakıp odamdan çıktım. Merdivenleri inip aşağı geldiğimde annemle birlikte evden çıktık.
Benan Teyzelere gidiyorduk. Bu normal bir şeydi ama o gece yaşananlardan sonra daha bir farklı hissediyordum. Bu bir haftada anormal olarak gerçekleşen tek şey bu eve hiç gitmemiş olmamdı. Sürekli yapacak bir şey çıkarmıştım kendime. Çekiniyordum sanırım gitmeye, tam anlamlandıramıyordum.
Annem kapıyı çaldığında Benan Teyze kapıyı açtı. "Ay güzel kızım sen nerelerdesin kaç gündür ya?" dedi beni görünce. "Özledik vallahi."
Gülümsedim. "Yoğun geçti bu hafta sultanım."
"Olsun olsun mezun oldun zaten rahatlamışsındır." dediğinde başımı salladım. Bu sırada içeriye girmiş salona doğru yol almıştık.
Koltuklara oturduğumuzda Benan Teyze anneme çevirdi yönünü. "Serpil biz kaç gibi çıkalım?" dedi.
Alacakları şeyler vardı, bunun için alışverişe çıkacaklardı. Anneme her ne kadar ben evde kalayım desem de hava almış olursun bir değişiklik olur diyerek beni evden çıkarmayı başarmıştı.
"Çıkalım bence şimdi." dedi annem. "Hava sıcak olmaya başlıyor pişmeden dönelim."
"Tamam o zaman ben çantamı alayım çıkalım." dedi Benan Teyze yerinden kalkarken.
O, salondan çıkarken Dila giriş yaptı salona. "Hoşgeldiniz." dedi.
Annem, "Hoşbulduk kuzum." dediğinde Dila yanıma oturdu.
Benan Teyze birkaç dakikaya salona geldiğinde annemle birlikte evden çıktılar.
"Benim canım aşırı tatlı istiyor." diyen Dila'ya baktım.
"Yap da yiyelim." dediğimde doğruldu oturduğu yerde.
"Yok öyle," dedi. "Yardım edersen yaparım."
"Ederim." dedim. "Bir ellerimi yıkayayım, sen geç mutfağa."
Başını sallayıp salondan çıktığında ben de oturduğum yerden kalktım. Üst kata çıkıp lavaboya girdim. Ellerimi yıkayıp kuruladıktan sonra tam çıkmış kapıyı arkamdan kapatacakken bileğime dolanan bir el beni bir yere çekti. Arkamdan kapı kapandığında sırtım kapıya yaslandı ve hemen dibimde Savaş'ı buldum. Bir eli hemen yanıma sabitlenirken şok içinde gözlerine bakıyordum. "Sen," dedim. "Ne ara geldin?"
"Bu sabah geldim." dedi. Gözleri yüzümün her yerinde gezerken omzuna vurdum.
"Niye haber vermedin?!" dedim sinirle. "Kaç gündür konuşamadık zaten insan bir haber verir!"
"Bu kadar özlendiğimi bilseydim daha erken gelirdim." dedi sırıtırken.
"Sırıtma!" dedim koluna vururken. "Komik bir şey mi var?!" Sırıtmaya devam ettiğinde daha da yükseldim. "Bak hâlâ. Çarparım bir tane!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON YOL MAHALLESİ
ChickLitBir kalbe, beyin ve kalp arasındaki o savaşı çıkaracak kişi geldiyse yandınız demektirdi benim lügatımda. Benim savaşım ne zaman başlamıştı bilmiyordum ama o savaş bir kere çıkmıştı bunu çok iyi biliyordum. Savaş. Adı gibi kalbime de savaşı getiren...