Ben geldiiiim. Hoşgeldiniz ve selamunaleyküm🐣
Final bölümü sizlerle efendim...
Bu aralar özel hayatım beni biraz yorduğu ve fazla karmaşık bir hâlde olduğu için burayı bir tık aksattım ama seveceğinizi düşündüğüm bir final oldu.
Bölüm şarkısı: Mabel Matiz-Ahu
○●○●○●○●○●○●○
"Kerem, kendimi taşıyabilirim hayatım." Kerem onaylamazca baktıktan sonra "Yok olmaz. Bebeklerimize de benim bebeğime de birşey olmasın." diyerek beni taşımaya devam etti.
Bu adam hamile olduğumdan beri milyon kat daha fazla dikkat eder olmuştu ve sanırım bir tık abartmaya başlamıştı.
Çünkü şuan hastanede kollarında beni taşıyarak yürüyor. Yürüyebileceğimi binlerce defa söylememe rağmen...
Bir de gözlerini bizden çekmeyen insanlar da var tabii...
Başımı Kerem'in göğsüne utançla gömerken "Ya ben yürürüm." diye mırıldandım. Kerem'in güldüğünü hareketlenen göğsünden fark ettiğimde "Benim bebeğim utanmış mı?" diyordu.
Evet, bu adama güncelleme istiyorum.
"Kerem, sus." Kafamı daha çok gömerken kendi görmediği için kimsenin görmeyeceğini düşünen deve kuşuna benziyordum biraz. Biraz...
Kerem'in bir kapıyı açtığını fark ettiğimde doktorun odasına girmenin rahatlığı ile kafamı kaldırdım. Doktor hanım bizi gülerek izlerken Kerem hiç oralı olmadan beni uzandırırken doktor da bize doğru gelmişti.
"Baya bir heyecan var sanırım." Doktorun dediği şey ile sıcaklarken boğazımı temizledim. "Evet, kocam kendi doğuracak gibi heyecanlı."
Kerem gülerek kenarda bulunan sandalyeye oturduğunda heyecanla "Şimdi kesinlikle cinsiyetlerini öğrenebiliyoruz değil mi?" dediğinde onun bu hâline bende gülmüştüm.
"Kesinlikle diyemeyiz ama öğrenebiliriz evet. Geçen sefer kendilerini belli etmemek için epey bir çaba sarf etmişlerdi. Şanslıysak bugün görebiliriz."
Bir de bu detay vardı. 4 aylık hamile olmama rağmen çocuklarım kendilerini göstermemeye oldukça kararlılardı.
Bu inatçılıkları kesin babalarına çekti.
Ay bari yeşil gözlü olsalar Kerem gibi ya.
Kerem kafasını sallarken avucumu avucuna yaslayarak doktorun hareketlerini izlemeye başladı. Doktor hanım elinde ultrason aleti için süreceği ve ismini bir türlü çözemediğim alet ile bana doğru yönelince feracemin fermuarını indirip tshirtümü sıyırarak ona yardım ettim.
Ben karnıma sürülen sıvı ile ürkünce Kerem kulağıma eğilip "Şimdi bizim ikizlerimiz olacak ya. Biz daha sonra bir daha ikiz yaparız değil mi? Kaç odalı ev bulsak acaba?" diye fısıldadığında şok ile gözlerimi ona çevirdim. "Kerem bu ilk ve son."
Kerem benden uzaklaşırken yüzünde keyifli bir gülümseme vardı. "Görüşürüz hanımefendi." Kafamı olmaz dercesine sallarken emin olamayan bir gülümseme vardı yüzümde. "Hayatta olmaz."
Kerem dudaklarını birbirine bastırınca bu ihtimal ile hafiften korkmadım değil...
Acaba futbol takımı felan mı kurmaya niyetlendi?
Tövbe yarabbim...
"Evet bakalım bebeklerimiz kendilerini gösterecekmiymiş." Doktorun sesi ile tekrar gerçek hayata döndüğümde kenardaki ekranda görünen iki minik ile içimde huzurlu bi' neşe vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalbime Hoş Geldin (Texting)
Teen Fiction0536****: "Merdüm-i dîdeme bilmem ne füsûn etti felek Giryemi kildi hûn eksimi füzûn etti felek Şîrler pençe-i kahrımdan olurken lerzân Beni bir gözleri âhûya zebûn etti felek." 0536****: Anlamı ise: "Bilmem gözlerime felek nasıl bir büyü yaptı ki ...