Kalbime Hoş Geldin (Texting)

4.1

Hoşgeldiniz ve selamunaleykümm.

Bölüm getirdim size sjvxjwvxjsb Yalnız rica etsem şu oy tuşuna bir dokunuverseniz :")

Bir arkadaş az oy aldığı için beğenmediğinizi düşünerek kendi kendine kuruntu yapıyormuş da (Ben.)

Bölüm şarkısı: Zakkum-Ben Ne Yangınlar Gördüm

○●○●○●○●○●○●○●○

Ferit ortalığı kontrol ederken bir yandan da gördüklerinin raporunu yazmaya başladı. Üsteğmenine rapor vermesi gerekiyordu ve bildiği kadarıyla çoktan 4 tane merkezi halletmişlerdi bile.

"Sancak nerededir?" Ferit duyduğu ses ile raporu hızla saklarken kapağında rapor tuttuğu klozetin sifonunu çekti. Aynadan görünüşünü kontrol ederek dışarı çıktığında gördüğü adama rahat bir şekilde doğu ağzıyla "Tuvaletteydim ağam." dedi.

Dağda kürtçe konuşuyordu ve Ferit kürtçeyi cidden ana diliymiş gibi konuşan biriydi. Her milletin içinde çürükler vardı. Bazı türkler vardı mesela; batı için ülkesini satabilecek ve bunu hâli hazırda yapan. Tıpkı bunun gibiydi bu mesele de. Kürtlerdi fakat kürtlerin içindeki çürüklerdi bunlar. Doğu insanını biz sizdeniz diye kandıranlardı. Zaten çoğu yabancı uyrukluydu fakat kimseye çaktırmıyorlardı.

"Kayboldun sandık Sancak. Sana iş var. Gel hele." Adamın alayla gülüşü Ferit'in midesini bulandırsa bile yüz ifadesine yansıtmadan güldü. Bu işte açık ara çok iyiydi. Duygularını gizlemeyi ve rol yapmayı iyi bilirdi. Milli Savunma Üniversite'sindeyken sırf bunu fark eden bazı komutanlar ona Mit'i bile önermişti. Belli etmiyordu ama oldukça zekiydi. Aptala yatsa bile her şeyin farkındaydı.

"Yine bomba mı? Desene bize eğlence çıktı." Ferit zevk alır gibi konuştuğunda adam memnun gibi sırıttı. Dedikleri kusmak istemesine yol açsa da yakında bu adamların kökünü kurutacağı için içi rahattı.

"Daha büyüğü: Uyuşturucu sevkiyatı. Seni seçtiler. Yenisin, yeteneklisin; marifetlerini görelim bir iyice dediler. Binlerce türkü gebertecek kadar güçlü uyuşturucular. Ama hepsini değil. Bünyesi sağlam olanlar buna bağımlı olacak ve tek bizde olacağı için ne dersek yapacaklar. Türk'ü Türk'e vurduracağız."

İğrençti. Planları da en az kendileri kadar iğrençti. Ferit bir şekilde haber vermek zorundaydı ama bu gizli bilgi olmalıydı. Sevkiyatın belli bir raddesine kadar karışırsa açık verirdi. Zaten önceki olanlar yüzünden bazıları şüphe ediyordu. Bunu göze alamazdı.

"Çok mu güçlüdür bu uyuşturucu?" Ferit'in sorusu ile adam sırıttı tekrardan. Gülerken ve sırıtırken sararmış ayrık dişleri görünüyordu. Ferit her defasında göz zevkini bozduğu için içten içe aklına gelen her bedduayı ediyordu bu yüzden.

Onun görmek istediği Mercan gözlüsüydü. Görür görmez kalbini sızlatan o kadındı. Bu kalıpsızlar değildi.

Sahiden ne çok çabalamıştı. Onu hiç umursamayan bir kadın için hemde. Oysa kişiliğine tersti bu. Eğlenceli bir kişilik bulmuştu kendine. Çoğu şeyi kafasına takmamayı prensip edinmişti. Fakat hastanede gözünü açar açmaz gördüğü o güzel kadın, tüm dengelerini alt üst etmişti. Salaklaştırmıştı iyice onu.

Ne kadar red ederse etsin daha çok inatla istiyordu kalbi. Kadınlar ile alakası bile olmayan bir adam, ömrünü bir kadına adamak istiyordu. Düşünmekten nefret ederdi. Düşünmeden davranırdı hep. Fakat bu kadın aklından bir an bile çıkmıyordu. Bu vaziyette bile onu düşündüğünden belli değil miydi?