GREJUVA

Bölüm 24

Yıl 1821

Yunanistan

Ortalık

Elza bir günü daha bu yeni arkadaşlarıyla geride bırakmıştı. Kocaman taş evde, gözlerini taş nişte ağır ağır yanan meşale ateşi eşliğinde aralamıştı. Elza "ıhhhh!" dedi.

Heista "Korkma küçük konuğum. Korkma." Dedi.

Elza Heista'nın neden gözlerini kendisine dikip baktığını anlamaya çalışırken Heista "Zamanı geldi artık. Bu böyle olmaz artık. Onunla anlaşmamızın yolunu göstermem gerek." dedi ve Elza'nın minik suratını kendisinin gözlerine doğru çevirip sabitledi.

Heista "Beni anlıyor musun? Küçük konuğum."

Elza "Evettt, eveeett! Bu nasıl olur. Seni anlıyorum."

Heista "Tamam, şimdi oldu. Kimsin sen."

Elza "Be beeenn Elza, Elza ben." .

Heista "Bende Heista. Beni ve diğerlerini anlaman için sadece gözlerimize bakman yetecek. Biz bir görünmez dalgayla bağlanacağız. Kafanın taaa derinliklerine hem de gizlediğin ya da aşikâr ettiğin ne varsa onu bilerek anladın mı? Korkma burada. Bizim atalardan kalma bir yetimizdir bu. Kimin dili ne olursa olsun onun kafasının içine girip çözebiliriz." .

Elza Anlaşıla bilmenin verdiği büyük bir mutlulukla "tamam tamam oldu. Anladım." .

Heista "Başına ne geldi. Neden buradasın bilmiyorum ama beni huzursuz etmiyorsun." .

Elza duyduğunun huzuruyla gözleri dolu dolu "Minnettarım, minnettarım efendim." .

Heista "Bana anlatmak ister misin?"

Elza "Şeyy, belki. Belki başka zaman." .

Heista hazır olmadığını anladı ve "tamam, tamam o zaman. Sabırsızlıkla beklerim." .

Elza "Tamam."

Goran "Dakikalardır ne konuşuyorsun."

Heista, Elza'nın kendisine çevirdiği yüzünden elini hızla çekip anında kocasına dönerek "Hiç, hiç onu inceliyordum." .

Goran "Sus be kadın. Yetilerini kullandığını görmediğimi mi sandın. Onun kafasına dalga yolladın ve girdin."

Heista gizleyemeyeceğini anlayınca "eee ne olmuş. Nasıl anlaşmalıydık onla. Senin gibi döne döne, bağıra bağıra mı?"

Goran "Sen yetilerini kafana göre kullanamazsın."

Heista "İçimden ona güvenmek geldi. Ne o yani ne olmuş. Sen de tutup eve getirdin onu."

Goran "Aynı şey değil." .

Heista "Tamam, tamam uzatma. Bir senden bir benden ödeştik."

Goran "Bak yahu! Bu kadın deli. Düşmüşler adına çıldırdı bu yahu!"

Heista "İlk çılgınlığı sen yaptın. İnsan soyunu evine soktun. Ben ise onu anlamak, dinlemek istiyorum sadece o kadar. Ne uzatıyorsun."

Goran "Ya kendi soyuna söylerse? Ya ihanet ederse? Ya bizim yerimizi gösterirse."

Heista "Onu omzunda taşırken düşünmüşsündür diye tahminim vardı. Ama belli ki bazı hesapları şimdi yapıyorsun."

Goran "Gerçi onu bırakamayız artık."

Heista "Ne yapacağız. Pişirip yahni mi yapacağız."

Goran "offfff! Be kadın! Ne biliyim. Perişan haldeydi. Aldım işte. Gerisini düşünmedim ki"