Niki's pov:
Cidden mi? Yani şu çocuk için benimle kavga mı etmişti? Benimle, onu seven en yakın arkadaşıyla...
En iğrenç şey en yakın arkadaşlar olmamız. En nefret ettiğim şey onun yakın arkadaşı olmak. Arkadaş değil ben onun olmak isterken en olmayacak kişinin olmuş o ve bir de benimle onun
için kavga etmiş.Ben mi aştım çizgiyi? Onu sevmek çizgiyi aşmak mıydı? Eğer öyleyse aşacağım çizgiyi. Gideceğim gidebileceğim kadar ileriye. O bana aitti. Yıllardır bana. Kime gidebilirdi ki benden başka? Kimseye. Kimse onu o olduğu için kabul etmezdi benim ettiğim gibi.
Önüme bir anda birinin çıkmasıyla ani fren yaptım. Sanırım koluna vurdum. Arabayı durdurup aşağı indim.
"İyi misiniz?"
Kolunu tuttu.
"İyiyim, merak etmeyin."
Yanına gittim.
"Emin misiniz? İyi gibi gözükmüyorsunuz."
"Cidde-" diyecekken canının yanmasıyla sustu.
"En azından kolunuza bakmama izin verin." dediğimde elini çekti kolundan.
Baktığımda mosmor olmuştu.
"İyi olduğunuzu düşünmüyorum, bırakın hastaneye gidelim."
"Gerek yok, sizin başınıza bela açılmasın boş yere."
"Boş yere değil- Adınız ne?"
"Sunoo."
"Memnun oldum. Ben de Niki. Bakın Sunoo Bey kolunuz cidden morarmış. Bırakın gidelim hastaneye."
Elimden çekildi ve eğilip yere düşen çantasını aldı.
Çantasını alıp kenara oturdu. Çantasından çıkardığı bir kremi koluna sürmeye başladı.
"Kırığınız varsa bunu kremin geçireceğini sanmıyorum."
"Önemi yok, kırılsaydı bu kadar sakin duramazdım zaten."
"Bekleyin." dedim ve arabaya gidip geri yanıma geldim. Elimdeki kartı uzattım.
"Lütfen bir şey olursa arayın."
Gülümsedi ve elimden kartı aldı.
"Arayacağımı sanmıyorum ama yine de teşekkürler."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Him&I | Heejake
Fanfiction"Her bir ayrıntısı beynime işlemiş, dokunuşu vücuduma kazınmış ve dudaklarıysa beni hayata geri döndürmüş. Nasıl affedemem onu gülümsememin tek sebebi olurken?"