Telefonum çalmaya başladığında yandan aldım ve açıp kulağıma götürdüm.
"Efendim Hoon?"
"Napıyorsun?"
"Çalışıyorum, sen napıyorsun?"
"Jay'le oturuyorum. Şey diyeceğim, akşama beraber sen, Jaeyun, biz bara falan mı gitsek? Bayadır beraber görüşmüyoruz. Hem sizinle tanıştırırım Jay'i."
"Olur, olur buluşalım."
"Heh tamam. Akşam 9 gibi Jaeyun'la sana adresini atacağım bara gelin, olur mu?"
"Tamam."
"Tamam, hadi akşam görüşürüz."
"Görüşürüz." dedim ve telefonu kapatıp Jaeyun'u aradım. Yanıma gelmesini söyledim.
Telefonu kapattım ve kenara koydum.
Bir süre sonra kapı tıklandığında gir dememle içeri girdi.
"Beni çağırmışsınız Heeseung Bey." derken gülmemek için zor duruyordu. Gülen yüzünü gördüğümde gülümsedim ve "Kapıyı kapat." dedim.
Kapıyı kapattı.
"Ne oldu?"
"Akşam Hoon çağırdı, beraber bara gideceğiz."
"İyiymiş, eee?"
"Eeesi bir saate çıkarız."
"Tamamdır patron."
"Jaeyun."
"Sevgilimmm."
Kafamı arkaya yasladım.
"Ne oldu?"
"Yoruldum."
"Oy sevgilim yorulmuş mu?" dedi ve arkama gelip kollarını boynuma sardı. Kafasını omzuma koydu ve yanaklarımı öptü.
Kollarını tuttum ve eğilip ellerini öptüm.
"Güzel sevgilim."
"Heeseung."
"Hm?"
"Bir şey soracağım ama emin değilim."
"Sor sevgilim."
"Niki'ye ne oldu?
"Niki'ye mi?"
"Hm hm."
"Niki'nin ne yaptığını biliyor musun?"
"Sana kazayı söyleyen Niki."
"Evet ama bir şey daha var."
"Ne var?"
"Niki beni sevdiği için olayı doğru anlatmamış."
"Nasıl yani?"
"Kazayı bilerek yapmadığını falan hiçbir şeyi anlatmadı, sadece fotoğrafları gösterd-"
"Bilmesine rağmen."
"Sen biliyor musun?"
"Hayır ama ben odadan çıktığımda senin bilmediğin şeyler olduğunu söylemişti bana ama ben çok umursamadım."
"Her neyse ben olayın doğrusunu öğrenince Niki'yle kavga ettik. O da bayadır buraya gelmiyor zaten."
"Bir şey oldu mu?"
"İstifa dilekçesi geldi önüme dün."
"Sen ne yaptın?"
"Hiçbir şey. Ne yapacağımı bilmiyorum."
"Bence istifa etmesine izin verme. Sadece kafasını toplaması için zaman ver. Tabii kendine de zaman ver."
"Öyle mi dersin?"
"Hm hm, sonuçta en yakın arkadaşın."
"En yakın arkadaşım gibi davranmadı ama."
"Onun da kafası karışıktı sevgilim."
"Ben de sevdiklerimi kaybettim-"
"Ama seninle o bir değil."
Koltuğu ona çevirdim.
"Anlayamıyorum, nasıl bu kadarını affedici ve pozitif bir insansın?" dediğimde kıkırdadı.
"Ama bir şey diyeyim mi Jaeyun? Bu kadar iyi bir insan olmanı çok seviyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Him&I | Heejake
Fanfiction"Her bir ayrıntısı beynime işlemiş, dokunuşu vücuduma kazınmış ve dudaklarıysa beni hayata geri döndürmüş. Nasıl affedemem onu gülümsememin tek sebebi olurken?"