11.Bölüm

969 55 17
                                    

Savaş Aslan

Hayat sürprizlerle doludur, derdi dedem. Bu sözün gerçek olduğunu Mehir ile tanıştığımda anlamıştım. Mehir en savunmasız olduğum dönemde girmişti hayatıma. Ben onu Mehir olarak ilk gördüğümde onu aylar önce balkonda otururken gördüğüm kız olduğunu bilmiyordum.

Sonra onunda beni ilk gördüğünde karşımda bir tabak yemek ile duruyordu. Bana anlamsız bakışlar atıyordu fakat bilmiyordu. Ben onu aylar öncesinden görmüştüm.

Hayat gerçekten de sürprizlerle doluydu. Zira Mehir'in benim hayatıma girmesinin başka bir açıklaması yoktu.

Bana ön yargılı olduğum karpuzlu soğuk çayı içirtmişti...

Ben odamda telefonla uğraşıp düşüncelerimle boğuşurken odamın kapısı açıldı. İçeriye bir hışımla Yeşim girdi.

"Abicim kapı tıklatmak nedir bilmiyor musun?"

Bana göz devirip masamın önündeki sandalyeyi çekip karşıma oturdu. Sonra rahatını bulamamış olacak ki sandalyeyi yerine bile koymadan yatağa zıpladı.

"Yeşim!"

"Efendim abi?" Benim yüksek sesime rağmen o gayet rahattı. Yeşim hep rahattı. Nerede ne yapılacağını bilir ona göre davranırdı fakat hiçbir şeyi kafaya takmazdı. 

"Neden geldin? Yine ne isteyeceksin?" 

"Aşk olsun ya," dedi sondaki a'yı uzatarak. "Ben öyle bir insan mıyım?" 

"Evet." Bunun kadar kısa ve net bir cevap dahi verilemezdi. "Şimdi çıkar ağzındaki baklayı bakayım."

"Aman be ne uzatıyorsam... Abi Mehir çok tatlı değil mi?" 

Yeşim'in  sevdiğim bazı özelliklerinden biri de şuydu ki, lafı uzatmayı sevmezdi fakat bana göre biraz fazla dobraydı. Ne düşündüğünü ne hissettiğini söylemekten çekinmezdi. Aslında bu her insanda olması gereken bir şeydi ama Yeşim'deki biraz fazlaya kaçıyordu.

"Bana neden soruyorsun Mehir'in tatlı olup olmadığını?" Ağzımdan laf almaya çalıştığını bilmiyordum sanki.

"Bilmem acaba neden soruyorum? Benden habersiz tanıştığınız için olabilir mi?" dedi sitemle.

"Sen nasıl tanıştığımızı düşünüyorsun?" Cidden aklındaki senaryoyu merak ediyordum.

"Nasıl olacak kesin sen yazmışsındır. Tabi gördün güzel kızı..."

"Hayır öyle olmadı, o bana yazdı."

"Bak sen ya nasıl ilk adımı sen atmazsın?" dedi sinirle.

"Neden ilk adım erkeklerden gelmek zorunda diye bir kural mı var? Var da ben mi bilmiyorum?" Bu sözler... Hayır ya.

"Kullandığın aksanlar bile Mehir'in kimi kandırıyorsun!"

"Orasını karıştırma şimdi... Bana yazdı ama tanışmak için değil."

"Abi neden yazdı o zaman çatlatmadan söylesene!" 

"Ağzıma etmek için." Güldü. "Niye anlatım bozukluğu yapıyorsun? Tam desene ağzıma sı-..." Lafını bitirmesine fırsat vermedim.

"Sus, söyleme onu."

"Peki anlat o zaman ne dedi sana?" dedi gülerken. Ona sus bakışımı atınca ellerini havaya kaldırarak tamam der gibi kafa salladı.

"Ben oyun oynuyorum ya buraya geldiğimde onun sesinden rahatsız oluyormuş. Onun için uyardı."

"Haklı ama kız abi, onun da yatağı bu duvara yaslı. Ve sıkıntı bu duvarda ses yalıtımı yok."

KOMŞU KIZI | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin