Hola...
Nasılsınız?
Beni burdan ve instadan takip etmeyi unutmayınız. (İg; bbelis_iz)
Satır aralarına bol bol yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayınız.
Keyifli okumalar.
🦋
İğrenircesine baktım, Merve'ye. Lakin o bana aldırış etmeden topuklarını yere vura vura dış kapıya yöneldi ardından bize döndü, "eee gelmiyor musunuz?"
Meydan okuma sırası ona geçmişti sanırım, ama ona fırsat vermeyecektim. "Geliyoruz gelmez miyiz, sonuçta davet edilen biziz." Dedim Barlas'ın elini tutup, önünden geçerken. Ona kocaman bir gülümseme ile baktığım da yüzü düşmüştü, beni kolay lokma zannediyor du.
Arabaya geçtiğimiz de Barlas, bana dönüp yüzümü elleri arasına aldı, "bebeğim, bırak göndereyim onu seni üzmeye çalışıyor. Yapma bunu."
Elimi elinin üzerine koydum, "emin ol üzülmekten ziyade onun bu gurursuz halleri beni mutlu ediyor. Senden kopması için bizim mutluluğumuzu görmeli bilmeli."
Bakışları dudaklarıma kaydı derin bir nefes aldı, "çok güzelsin bee." Gülümseyerek dudağının kenarına küçük bir öpücük bırakıp geri çekildim. "Gidelim mi artık?" Büyük elleri usta bir şekilde direksiyonu kavrayıp yola koyulduk.
Camı açıp soğuk havanın yüzüme çarpmasına izin verdim, derin bir nefes alıp gözlerimi kapattım. Bugün güzel bir gün olacak.
Yol boyu açtığım şarkılarla dans edip eğlenirken, Barlas ise büyük bir mutlulukla bana bakıyor du. Ben mutlu oldukça o daha da mutlu oluyor du. Düğünün olacağı mekanın önüne geldiğimiz de arabadan inip Barlas'ı bekledim. Yanıma gelip elimi sıkıca tutup şakağıma küçük bir öpücük bırakıp bana bakarak gülümsediğin de "evet çok güzel çıktınız." Gelen sesle karşı tarafa baktığımız da, Defne elinde ki telefon ile fotoğraflarımızı çekiyor du.
"Bir kaç tane daha çek," dedi Barlas, elini belime yerleştirip beni kendine daha çok çekerek.
Çektiğimiz bir kaç pozdan sonra, salondan içeriye adımladık. Barlas'ın sıcak nefesi her an ensemdeydi. Bize ayrılan masaya geçtiğimiz de bütün ailenin orda olduğunu gördük. Salon daha dolmamıştı, her kes yeni yeni geliyor du.
Beril hanım, nefret dolu bakışlarını Ahu anneden çekmiyor du.
Ahu annenin, bakışları ona kaydığın da tiksintiyle bakıp, Gül' dönüp bir şeyler söylemeye başladığın da bakışlarım tekrar Beril hanıma döndü, bu sefer Defneye döndü bakışları, gözleri ile yanına oturmasını işaret ettiğin de Defne, oflayarak yanına oturdu.
Barlas kulağıma eğildi, "bu kadar dikkatli neyi inceliyorsun?"
Ona, döndüğüm de keyifli bir gülümseme ile bana bakıyordu, "bakmak yasak mı?" Dedim, saçımı savurarak.
"Kocandan başkanına bakmak yasak." Deyip boynumdan öpmeye çalıştı lakin buna izin vermedim, bakışları bana döndü, "aile var." Dedim, omuz silkerek. O her ne kadar ailesinin yanında dokunup sevmekten çekinmese de ben onun kadar rahat değildim.
Dolan salon ile birlikte tam karşımıza başka bir aile oturdu aralarında tanıdık bir sima dikkatimi çekti, Demir Eraslan.
Sanırım, Eraslan ailesiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kır Çiçeğim
Teen FictionBir köylü kızı ve askerin yanlış anlaşılmalarla başlayan çelişkili aşk hayatı.