6.Bölüm: GECE

1.7K 56 25
                                    

"Türklüğün en güzel süsündür güzel kızım."

***

Mekana girdiğimizde güzel,şık biryerdi. Bize ayırtılan masaya oturduk.

Bir süre sessizliğin ardından garson gelip siparişlerimizi almıştı.

"Ee." Dedi. Çok güzel bir başlangıç komutan.

"Ne ee?"

"Anlatsana biraz. Kendini."

"Beni benden iyi tanırsın diye düşünüyordum."

Hafif gülümseyip başını öne eğdi.

"Sayılır. Ama anlatmanı istiyorum."

"Önce sen anlat . Hakkımda ne biliyorsan odur."

"Tamam." Dedi uzatarak. Ardından,

"Soru sorabilirsin." Dedi.

"Ailen varmı?"

"Evet."

"Kaç yaşındasın?"

Biraz düşünür gibi yaptı. Yaşını biliyordum. Ama yaşını ve yerini bilmesi için sormuştum bunu.

"Yani. 30 falan."

"Hm. Benden büyüksün."

"Çok değil. 5 yaş var aramızda."

"Anlat. Annen baban,kardeşin varmı?"

"Bi kız kardeşim var. Seninle aynı yaşta. Bergüzar. Annem on yıl önce vefat etti. Babam Aydın'da balıkçı restoranı var."

Annesi yoktu. Benimde babam.

"Başın sağolsun."

"Vatan sağolsun." dedi.

"Peki. Ona ne oldu? Yani özel değilse."

"Hayır. Senden gizlim saklım yok. PÖH te görev yapıyordu. 2014'te Karakola baskın düzenlendiğinde şehit düştü. "

Demek annesi şehit'ti. Merak ettim, nasıl bir kadındı? Kadın bir polis olmak nasıldı? Canı acımış mıydı? Hep bunu düşünürdüm. Babam, babamın canı acımış mıydı? Üzülmüş müydü bizi kaybettiği için. Bizim onu kaybettiğimiz için. Derin düşüncelerden beni çekip çıkaran onun sesiydi.

"İyi misin?" Kafamı iki yana sallayarak düşünceleri dağıttım.

"Evet. "

"Babanın şehit olduğunu duymuştum."

Kollarımı masanın üzerine bıraktım.

"Doğru duymuşsun,2005 Kerkük."

"Başın sağolsun."

"Vatan sağolsun." Bunu bana dedirttiğin için sana minnettarım babacığım. Şehit çocuğu olmak beni hep gururlandırır.

Yemek boyunca fobilerinden,zaafları ki en başta ailesi ikinci sırada ise ben oluyordum. Ama bunu belli etmiyordu, duygularını sadece benim yanımda böyle fazlasıyla samimi dile döküyordy. Dışarıya ise kalas gibiydi. Soğuk. Herkes onunla konuşmadan önce iki defa düşünürdü.

Konuşmamızı bölen garsonun elinde tuttuğu şişeydi. Beyaz şarap.

"Müessesemizin ikramı komutanım" diyerek bardaklara doldurdu. Çok içki içen birisi değildim. Az da içmezdim,yeteri kadar kafayı bulmayacak kadardı.

Şaraptan bir yudum aldığımda oda kadehini dudaklarına götürdü.

"Tadı değişik sanki?" Dedi. Evet,biraz değişikti.

Sessiz GölgelerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin