24.Bölüm:KAÇIRILMA

83 4 3
                                    

Esneyerek yerimde kıpırdandım. Müstakbel kocam tarafından gece çok fena hırpalanmıştım. Sonunda kendimizi yatağa atmış,uyuya kalmıştık. Ama bacaklarımı hissetmiyordum,neden?

Gözlerimi aralayıp bacaklarıma baktım. Bacaklarımın arasında yatıyordu,kafasını karnıma koymuş,diğer elleri de bacaklarımın üzerindeydi.

Şimdi gelde nasıl uyandır. Isırıcam valla!

Saçlarını okşadım. "Şş,kalk hadi" Hasta adamı uyandırmasa mıydım acaba?

"Uyan kocacım dersen uyanırım" birden yerimde sıçradım,ne yani uyanık mıydı?

"E uyanıksın zaten?"

"Gözlerim kapalı bak"

"Bacaklarım koptu kalk hadi ya!"

"Olmaz,kocacım de kalkarım" mızmızlanarak bacaklarıma sarıldı. Cidden evlenmeden çocuk sahibi olmuştum. "Kocacım,kalk hadi" dedim cilveli bir şekilde.

"Birdaha"

"Kocacımm"

"Birdaha "

"Ebenin amı!"

"Ebemi karıştırma, öpücük hadi "

"Vallahi bana da bulaştıracaksın ya!"

"Ya birşey olmaz,bak kalkmam hadi yaa"

Ofladım. Cidden of, benden inatçıydı bu adam! Resmen başa baş gidiyorduk,yanagına bir buse kondurdum. "Hadi çekil artık,işe gideceğim "

"Birde buraya" kafasını kaldırıp diğer yanağını gösterdi. Tam öpeceğim sırada görüş açıma dudakları girdi. Ve dudaklarını öpmüş oldum. Alt dudağımı emip ısırdığında inledim. Geri çekildiğinde çokta ağır olmayacak bir şekilde tokatladım. "Ne yapıyorsun be hayvan herif! Bana da bulaşır şimdi Allah'ım yarabbim !"

Hızla yataktan doğrulup dus almak için banyoya girdim,ardımdan da kapıyı kilitledim.

Kısa bir duş alıp çıktım. Hâlâ yatağımda yatıyordu.

"Senin işin yokmu?" Dedim dolaba ilerlerken iç çamaşırlarımı çıkartıp yatağın üzerine bıraktım. Gözleri bıraktığım iç çamaşırlarımdaydı. Dolaptan siyah kareli bir süveter,aynı renk te pantolonumu çıkardım.

Bornozu üzerimden atıp iç çamaşırımı giyindim. Önünde soyunmaktan zerre utanmıyordum artık.

"Yardım edeyim mi?"

"Hayır teşekkür ederim " dedim gülümseyerek. Pür dikkat beni izliyordu. Sanki hiç birşeyyimi kaçırmak istemez gibi, sanki bedenimin tüm kıvrımlarını ezberlemek istiyormuşçasına.

Kazakla beraber süveteri giyindim, ardından pantolonumu.

Makyaj masama oturup Saçlarımı kurutmak için makineyi elime aldığımda hızla yataktan fırlayıp dibimde bitti.

"Dur,ben yapacağım" itiraz etmeyerek saçlarımı kurutmasını izledim. Güzel yapıyordu aslında,nerden öğrendi ki?

Kuruntu tohumlarım çıkın içimden!

"Bergüzar gelecekmiş yine"

"Gelsin,kalabilir."

Anlamıştım artık,askeriyede tatlı sivil bir kız başıboş dolanmamalıydı. Malum,kurtlarla çevrili.

Bu arada,kız kardeşiyle de çok iyi anlaşmıştık. Tıpkı ona benziyordu,ama huyları farklıydı. Mesela Bergüzar toplu,dağınık sevmeyen biriydi. Barbaros ise tam tersi,bokun içinde debelenip duruyordu. Tamam,temizlik yapmayı bende sevmezdim ama bir insanın bir senelik kirli çamaşırları hicmi makineye atmazdı?

Sessiz GölgelerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin