" Çok yavaşsın!" Diye bağıran Yağmur'a gözlerimi devirdim.
Annemle bir kaç elbise aldıktan sonra eve geldik.
Eve gelince de daha erken olduğu için dizi açmıştım ve izlerken uya kalmıştım.Doğum günü partisine yarım saat kala yağmur gelmiş ve beni uyandırmıştı.
İnanamıyordum resmen beni unutmuşlardı, ve doğum günü partisi için hazırlıkları da bensiz yapmışlardı.Duşa girip olabildiğince çabuk çıkmaya çalıştım iyide ama ben en az bir saat duş alırım!
Banyo kapısını açıp yağmur'a dik dik baktım.
Saçlarımı birazcık kuruttum ve taradım.
En son ayakkabılarımı da ayaklarıma geçirdim." Tam olarak 42 dakika geç kaldık." Dedi yağmur.
Parti bizim arka bahçemizde yapılıyordu.
Merdivenlerden inip dışarı çıktık.
Baya bir insan vardı.Gözlerim aydın abimi aradı.
Kaşlarımı çattım.
" Bunlar herkes niye orda toplandılar?" Dedim
" Bilmem ki gel bakalım." Dedi yağmur.
Herkes oradaydı.
Gerçekten herkes hatta küçük efemiz bile.Onlara yaklaşınca tam ortada duran Aydın abim vardı.
Gülümsedim. Herkesin arasından geçip abime sarılmak için ona doğru gitmiştim ki önüme bir kadın çıkması ile durmak zorunda kaldım." Sen kimsin?" Dedim.
" Asıl sen kimsin!"Dedi. Ses tonunu sevmedim.
" Kimsin de Sevgilime sarılmaya çalışıyorsun!" Demesi ile ona dik dik baktım." Bir git amina koyim." Diyerek onu sağ ittirip abime sarılıcakken abim yanımdan geçip kadının yanına gitti ve " İyi misin." Diye sordu.
Kaşlarımı çattım.
Kollarım havada asılı kaldı.
Abime döndüm.
Ona baktım en sonunda onun de gözleri bana döndü.
" Niye ittirdin ki onu? Yanlış anladı sadece." Dedi.Ha? İyide abime sarılmak ve doğum gününü kutlamaktan daha doğal bir şey mi vardı.
" O kim amına koyim?" Diye başka bir ses duyuldu. Kara ve yanında savaş vardı.
" Abi.. O benim Sevgilim. Onunla nişanlamak istiyorum." Dedi.
" Her ne boksa işte umrumda gibi mi?" Dedi kara.Bana baktı. Ardından hemen Aydın abimin yanında duran kadına baktı.
" Bir daha ona bağırırsan bir sonraki durağın tahtalı köy." Dedi.
Kadın yutkundu.Sonra Aydın abim onu bize tanıştırdı.
Adı Melisa. Neyse ne be! Hiç sevmedim ben onu.Pastayı kesip hediyeleri verme zamanı gelmişti.
Fakat ilk Melisa'nın dönmesini bekliyorduk.
Lavaboya gitti hala da geri gelmedi." Rozalin gidip baksana belki lavaboyu bulamamıştır." Diyerek beni yoladı.
İkinci katta en sağda olan kapıya doğru gittim fakat duyduğum sesle olduğum yerde kalıp dinledim.
" Ay Evet ya. Hahah evet öyle. Yemin ederim herkes çok aptal. Onu sevdiğimi sanıyorlar." Demesi ile kaşlarım çatıldı.
Telefonda mı konuşuyordu.Çok geçmeden yine konuştu.
" Tabikide kızım! Parayı alır almaz birlikte Almanya'ya gideriz. .... Hahaha evet parayı orda harcarız." Demesi ile birlikte kan beynime sıçradı gibime geldi.Bu orospu ne diyor lan.
Hızla bahçeye doğru koştum.
Bahçeye adım atır atmaz tökezleyip yere yapışmam bir oldu.Hızla yanıma koştular.
Egemen abim beni tutup kaldırdı.
Rüzgar abim endişe ile yüzümü avuçların arasına alıp " iyi misin?" Diye sordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yine Baştan
Teen FictionGerçek aile kurgusu dur. Rozalin yeni ailesi ile gitmek ister mi ? sizce ne düşünüyorsunuz?