12

1.1K 141 79
                                    

barıştan

semih gideli neredeyse bir saat oluyordu ve ben aynı şekilde oturmaya devam ediyordum. bu süre zarfında camdan sarışının çantası alıp okuldan gittiğini izlemiştim, izin almış olmalıydı. derin bir iç çekip neler yapabileceğimi düşünmeye başladım elim telefonuma gitti, ismail'e yazsam daha mantıklıydı sanki. kendi kendime bir boka yaradığım söylenemezdi. 

barış

ismail, konuşmamız lazım

çabuk bak.

ismail

bu nasıl mesaj yarram

şeyma'nın acun'a yazdığı mesaj gibi

ne oldu

ne bok yedin yine?

barış

yaptık bir şeyler işte kardeşim

yarım saate sizdeyim

ismail

hızlı gel 

inşallah önemli bir olaydır bu saatte beni uyandırmanın bedeli ağır olur kardeşim

barış

oğlum önemli olmasa sana mı danışırım

sen benim can dostumsun

yardım etmen lazım kardeşim benim

neyse

bir şey lazım mı?

ismail

hele hele az daha yala götümü bayıldım

2 tane ekmek al yeter

ismail'in, son mesajına görüldü atıp ceketimi üzerime geçirdim. okulda öğleden sonra iki tane dersim vardı gelip gelmeyeceğimi bilmediğimden müdürün yanına çıkıp acil bir işimin olduğunu söyledim. uzun zamandır izin kullanmadığım için ilk başta şaşırsa da hemen kafasını sallayıp kabul etti. koridorda yürürken bertuğ, kenan ve arda üçlüsünü gördüm yüzüme iğneleyici bakışlar atmaya başlamışlardı çoktan. bir de siz eksiktiniz amına koyayım. yanlarından geçip giderken bertuğ'un konuşmasıyla durmuştum.

"hocam, sabah gördüm de biri arabanızı çizmişti hem de kaportanızdan başlayarak kapınıza kadar."

"ne saçmalıyorsun oğlum sen?"

karşımdaki çocuk omuzlarını silkip sanki dünyanın en normal şeyini söylemiş gibi yüzüme bakmaya devam ediyordu.

"gözlerimle gördüm hocam, inanmıyorsanız gidince görürsünüz."

bertuğ'dan gözlerimi çekip ardaya çevirdim o da ellerini kaldırıp ben yokum dermiş gibi bakmaya başlayınca arkamı dönüp hızla okulun dışına doğru ilerledim. eğer bertuğ'un dediği doğruysa tek suçlu vardı o da, semih kılıçsoy. hak etmiş olabilirdim ama bu kadar fazlasını hak etmemiştim bence.

kalbimden tenime | semih kılıçsoy & barış a. yılmazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin