19

65 5 3
                                    

"Harry!"
Çocuk kendini büyük bir kucaklaşmanın içinde bulurken elindeki maskeyi kenara bıraktı.

"Özür dilerim. Ben o gece seni bırakmamalıydım-"
Kızın ona sımsıkı sarılan kollarına karşılık verirken sözünü kesti.

"Senin kabahatin yok,Pansy. Hatta o gece beni dinlemiş olduğundan hoşnutum!"
Kızın dolmuş gözlerinden akan birkaç damlayı parmaklarıyla silerken kendinden daha yorgun bulduğu kızı arkasındaki koltuğa sürükledi. Pansy tekli koltuğa otururken Harry de tek dizini kırarak kızla yeşilliklerini buluşturdu.

"Kendini yıpratmışsın. Eninde sonunda geleceğimi biliyor olmalıydın."
Harrye karşı gülümserken günlerdir kendine yaşattıkları konusunda Harrye hak veriyordu. Çocuğun geleceğini biliyordu fakat bu onun kendini suçlamasının da yıpratmasının da önüne geçememişti.

"Sen iyisin değil mi?"
Süt beyazı rengindeki parmaklarıyla çocuğun  yanaklarıni okşadı. Son görüşmelerinde ara verdiklerinin farkındaydı ama bu çocuğa duyduğu özlemle önemini yitirmiş gibiydi. Harry gamzelerini ortaya çıkartacak derece geniş sırıtarak kızın parmaklarını kendi parmaklarıyla kavradı. Baş parmağıyla kızın parmaklarını okşarken diğer eliyle kızın alnına yapışan saçlarını geriye doğru götürdü.

"Iyiyim,Pansy. Hatta daha önce bu kadar iyi bir tatil geçirdiğimi sanmıyorum. "
Pansy yeşil gözlerini devirirken dudaklarını araladı.

"Bilmediğimiz insanların arasında tehlikedeydin. Arama emrinin ha bire kaldırılıp tekrar devreye girmesi zaten kendi basına saçmalıktı. Bu mu iyi tatil!"
Kıza kıkırdarken başıyla onayladı.

''Üst katı yıktığımız için Annemin yapacağı azardan kurtuldum."
Pansy oğlana karşı kıkırdadı ve tekrar söz aldı.

"Bir daha ki sefere özür dilemeyi dene."
Harry bununla beraber yüzünde kaybolan gülümsemeye engel olamadı. Yanaklarındaki parmakları kavrayarak kızın kucağına indirirken sıkıca ellerini birleştirdi.

"Dileyecek fazlaca özürüm olduğu konusunda haklisin."
Pansy kaşlarını catarken Harry ekledi.
"Ailemi fazla endişelendirmis olmalıyım. Lordu da öyle. Herşeyi bir plan doğrultusunda yaptım ama bu onların canını yaktı..Diğerlerinin iki nasihatla eski hallerine döneceğine eminim. Bu babam için geçerli değil."

"Lord Potter mı yoksa Karanlık Lord mu?"
Harry kızın sorusuna hızlıca yanıt verdi.

"Lord Potter oğlunun sağlıklı olduğu takdirde yaptıklarına birkaç hafta sürecek tepkiler verir. Ona kendimi affettirmem birkaç haftamı alabilir ama Karanlık Lord onsuz aldığım kararlara,onu yok saymama ve tabii ki de okul müdürüne olan suikastı geciktirdiğim için öfkeli olacak."

"Yumuşayacakalarına eminim. Sen onların ogullarısın. Elbette Hogwarts için birkaç günlük gecikme yaşanmış ve benim gibi önemsiz bir Ölüm  yiyen için kendini tehlikeye atmana kızacaklar-bakma öyle. Onların böyle düşündüğüne hemfikiriz. Ama senin kaybında tek kazancımız bize karşı önemli bir silahın panzehirini bulmandır. Simdiden Snape ve Leydi Potter kapsülün içindekileri çözmüşler. Bu onları yumuşatacak."

Harry başıyla kızı onaylarken söz aldı.
"Zaten tek dayanağım o..'

"Herşey yoluna girecek. "
Kıza karşı büyük bir şekilde gülümserken kenara bıraktığı maskeyi kavradı. Onu yüzüne geçirirken dudaklarını araladı.

"Herşeyi yoluna sokacağım."

~

"Baba?.."
Harry içeri girerken aradığı adamı bulamayınca büyük salonda arkasına döndü.  O vakit pencereye dönük arkasında kollarını birleştirmiş olan adamı gördü. Birkaç tutam beyazlıkları pencereden yansıyan ışıkla  pırıldarken Harry birkav adım daha attı.

Different ChoicesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin