35.BÖLÜM:GEZİ

82 19 16
                                    


Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum☆

Nefret ediyordum. Bu adamdan gerçekten nefret ediyordum. Hiç bir şey olmamış gibi benimle nasıl konuşurdu. Hemde buraya sevgilisiyle gelmişken!

Yüzsüzlükte son noktaydı! Bir de kendinde o hakkı bulmuş gibi beni takip etmişti! İt herif, yüzsüz,şerefsizin tekiydi!

Artık horlayan Rubah'ın tüylerini okşarken sakinleşmeye çalışıyordum.
Saraya girmem çıkmamdan daha zor olmuştu ama becermiştim. Odama girdiğimden beri ise gözüme gram uyku girmiyordu.

Şaka gibi onca yıl sonra hiç bir şey olmamış gibi karşıma çıkmıştı , sevgilisiyle!

Hiç bir açıklama bile yapmamıştı üstelik.

Bari bir özür dileseydi!

Sabaha kadar yatakta dönerek uyumaya çalışsamda nafileydi. Oysaki eskiden başımı yastığa koyar koymaz uyurdum.

Sabah olunca ilk işim bu pislik yerden kurtulmak olacaktı. Yaram iyileşmişti artık burada kalmak için herhangi bir sebebim kalmamıştı.

Zaten güneş doğduktan sonra gezegende bomba gibi bir dedikodu dolaşacaktı.

Hava biraz aydınlanmaya başlayınca yataktan kalktım. Başımda inanılmaz bir ağrı vardı. Aşağıda ki mutfağa bağlanan telefonu görünce telefonu elime aldım. Elime alır almaz telefon bir kadın tarafından açılmıştı. Sert bir kahve istedikten sonra telefonu yerine geri koydum.

Balkona geçerek doğan güneşi izlerken aklımda milyonlarca soru vardı. O sırada kapı çalınarak içeri elinde bir fincan kahve ve bir tabak tarçınlı kurabiye getiren hizmetçi girdi.

Kahve ve kurabiye önüme bırakırken şaşkınlıkla sordum. "Kurabiye istememiştim?"

"Evet ama her gün sizin odanıza getirmemiz istendi"

"Tarçınlı kurabiye mi?"

"Evet Leydim"

"Kim istedi böyle bir şeyi?"  Diye sert bir şekilde sorduğumda kız korkmuşsa benziyordu.

"B-bilmiyorum bana sadece her gün götürülmem emredildi"

Kız gerçektende bir şey bilmiyordu o yüzden çıkabilirsin diyerek işaret ettim.

Çok garip. Kim böyle bir şey ister ki? Tarçınlı kurabiyeye sarayda yaşamaya başladıktan sonra sürekli yemeye başlamıştım. Davin bilemezdi! Sarp ise böyle bir şeyi yapmazdı!

Galiba gizli bir hayranım vardı bunun başka bir açıklaması olamazdı.

***

Kahvaltı için Sarp ile beraber aşağı indiğimizde herkesin aşağıda çoktan toplandığını gördüm.

Gülümseyerek herkese selam verirken Kralın yerinde olmadığını fark ettim.

Olamazdı çünkü hastaydı. Hemde ölümcül bir hastalık. Yavaş yavaş onu öldürecek bir hastalık.

Dün akşam hizmetçi kılığına girdiğimde tabi boş durmamıştım. Kralın odasına gidecek bir bardak limonata özel hazırlanmış Yuwrad hastalığının tozunu katmıştım. Panzehiri bulunmayan bir hastalık. Tabii ilk günlerde hiç bir şey anlamayıp normal bir grip zannedeceklerdi ancak zaman geçtikçe işler değişecekti.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 12 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Kayıp Prenses:ALÇİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin