18. bölüm

1.1K 78 30
                                    


Bizim sesli kahkalarımız Davin ve Yüsranın Lordunu rahatsız etmeye başladığını düşündüğümüz için benim odama geçmiştik.

Yatağımın üstünde bağdaş kurarak otururken kedi misali Yüsra'ya sırnaştım.

"Yüsraa" dedim bir şey istiyeceğim çok açık bir şekilde.

Yüsra bu hallerimi hemen tanıyıp ne istediğimi anlayınca gözlerini kocaman açtı.

"Hayır Lavinya sonra ellerimi hissetmiyorum."

"Sadece beş dakika Lütfen belim çok ağrıyor" diye ona yalvarmaya başlayınca derin bir nefes aldı.

"Geçen seferde 5 dakika demiş ancak sana 1 saat masaj yapmıştım Lavinya"

Ona cevap vermeden köpek yavrusu bakışlarımdan attım. Buna hiç bir zaman hayır diyemediği için yanaklarını şişirerek nefesini bıraktı.

"Tamam ama sadece 5 dakika" dediğinde gülerek ona sarıldım "Tamam,tamam" diyerek hemen yatakta sırt üstü yattım.

Belim normalden fazla sürekli ağrıdığı için masaj yapma gibi bir bağımlılığım olmuştu.

Buraya gelmeden önce Efsun'a yaptırırken artık yeni masajcım Yüsra olmuştu.

Yüsra bana masaj yapmaya başladığında ağzımdan hoşnut olmuş gibi mırıltılar çıkarmaya başladım.

Zaten sabah uykumu iyice alamadığım için bir kaç dakika sonra gözlerim kendiliğinden kapanmaya başlamıştı.

Yüsra bana bir kaç şey dedi ancak uyku sersemliği ile sadece gideceğini anladım. Ağzımın içinde görüşürüz dedim ancak anladı mı emin değilim.

Kapının açılıp kapanma sesini duyduktan sonra kendimi uykuya tamamen vermiştim.

***

Karın ağrısı ile gözümü açtığımda uyumadan önce yorganın üstünde olmama rağmen şimdi yorganın altında olduğumu fark ettim.

Ancak karnımın ağrısı ile bu konunun üstünde durmadım.
Yataktan kalkarak lavaboya doğru ilerledim.

Regl olduğumu görünce ağzımın içinde bir küfür savurdum. Nefret ediyordum.
Banyoda çekmecede önceden gördüğüm petlerden birini alarak taktım. Tam da zamanıydı yani.

Aynada kendime baktığımda saçım başım dağılmış olduğunu fark ettim. Taramaya üşenerek yukarıdan salaş bir topuz yaptım. Ev terliklerimi giyerek mutfağa doğru ilerledim. Çekmeceleri karıştırırken çikolata dolu kutuyu görünce gözlerimden kalpler çıktığına emindim. Hızlıca kutuyu alarak kendime sıcak bol şekerli bir kahve yaptım.

Elimdekileri hızlıca salonda ki masaya bırakarak odamdan hızlıca bir battaniye alarak geri geldim. Karnımın ağrısı şiddetlenmeye başlayınca kısa bir an yüzümü buruşturdum.

Salonda ki televizyona açarak koltuğun üzerinde ki yerimi alarak battaneyiye üzerime çektim. Depresyon moduna hazırdım artık. Tv'ye ilk çıkan bir film olduğunu görünce elimde ki kumandayı koltuğun  öbür ucuna fırlattım.

Güzel bir şeye benziyordu.

***

Peçetelikten bir tane daha peçete alarak burnumda ki sümükleri sildim. Bu film hiç de güzel değildi. Başrol kız 6 kere kaçırılmıştı. Saçmalıktı. Ancak gözyaşlarımı da durduramıyordum. Başrol erkek kızı kurtarıyım derken vurulmuştu. Kız ise ona bakmadan arkasına dönerek kaçmıştı kötü adamlardan. Daha da büyük saçmalıktı.

Kayıp Prenses:ALÇİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin