Aşık Ağa

16.Bölüm

Aslan umutla Zeynep'in gözlerinin içine bakarken Zeynep başını yana eğip ona baktı. 'Aslan...bilmiyorum...' diye başladığında Aslan üzüntü ile bakışını çekti. Ayağa kalkıp 'Canın sagolsun... Zorladım seni... kusura bakma...' diyerek kutuyu kapatınca Zeynep Aslan'ın elinin üstüne elini koyup 'Aslan...dur... şey ben...' dedi. Aslan ona bakamadı. Zeynep derin bir nefes alıp 'Aslan... Ben bilmiyorum... seni senin beni sevdiğin gibi sevebilir miyim bilmiyorum... Ben daha önce kimseyi sevmedim o şekilde... sen çok iyi bir insansın... kötü günlerimde yanımda oldun... ama ben senin kadar güçlü değilim... evliliği hiç düşünmedim ama kendimi öyle bir durumda buldum ki... Sen olmasaydın şu an... ' dedi ve gözlerini acı ile kapattı. Sonra gözlerini açıp Aslan'ın yüzüne baktı. 'Ama senin için... kendim için deneyeceğim...' dedi. Aslan ona anlamak ister gibi baktı. Zeynep elini uzatınca Aslan kaşlarını kaldırıp şaşkınca ona bakarken Zeynep zorlukla gülümsedi. Aslan onu kendine çekip sıkıca sarıldı. Zeynep onun göğsüne yaslanirken 'Ama aileni de benim yüzümden karşına almanı istemiyorum... Onlar kabul ...' derken Aslan daha sıkı sarıldı 'Ailem sensin... Onlar da kabul etmezse kendileri bileceği iş...Bu hayat bizim ve ben seninle geçsin istiyorum...' dedi. Zeynep iç çekip ona bakınca Aslan kutuyu açıp yüzüğü Zeynep'in parmağına taktı. Sonra da eğilip yüzük takılı parmağını öptü. Zeynep deli gibi atan kalbi ile ona baktı. Aslan'ın hazırladığı masaya gectiklerinde Zeynep gülümsedi. 'Bu yemek olaylarına alisabilirim haberin olsun...' dediğinde Aslan gür bir kahkaha atıp 'Sen yeter ki iste ben hep yaparım...' dedi. Zeynepte gülümseyerek ona baktı.

Yemek boyunca düğün için konuştular. Zeynep düğün istemese de Aslan itiraz etti. 'Kesinlikle olmalı ki herkes bilsin görsün senin benim eşim olduğunu... Sonra gelip istemeye kalkıp beni deli etmesinler...' dediğinde Zeynep gülmemek için alt dudağını ısırdı. O akşam çok güzel geçmişti. Gece Zeynep yatağa uzandiginda parmağında ki yüzüğe dikkatle baktı. Değişik bir duygu hissettiriyordu. Yüzüğün içine baktığında gülümsedi. 'Aslan'ın Zeynep'i🤍' yazıyordu. Aslan kendi içinde yüzük yaptırmıştı. Onun içinde ise 'Zeynep'in Aslan'ı' yazıyordu. İkisi de umutla o gece uykuya daldılar.

Ondan sonra ki günler koşturmaca ile geçti. Bir yandan düğün için mekan ararken bir yandan Zeynep'e tekrar bindallı ve gelinlik aldılar. Duygu ve Füsun hanım bu süreçlerde hiç Zeynep'i yalnız bırakmadı. Füsun hanım Zeynep'e çeyiz hazırladı. Kınayı da konaklarinda yapacaklardı. Onun için de tüm hazırlığını yaptı. Zeynep ise bir yandan tedirgindi yine kötü bir şey olur diye bir yandan da bu sefer ne olursa olsun Aslan'ın yanında durmak istiyordu. Çünkü Aslan o kendinden vazgeçse bile vazgeçmeden savaşıyordu. Nikah günü hersey ayarlanmıştı. Bu haber mardindekilere de gitmişti. Nuri bey iyice delirmişti. Planlar yapıyor bozuyordu... Bu işi çözmek için kafa patlatiyordu. Arslanogullari ise hala Zeynep'ten vazgeçmeyen ve evlenmek için herseyi yapan Aslan ile öfkeden kuduruyordu. Narin hanım tüm ofkesiyle avluyu inletiyordu 'Allahim ben ne günah işledim de bunlar benim başıma geliyor... Evlen diye o kadar baskı yaptığımda delirip köpüren adam şimdi evlenme diyoruz diye taktı o naamussuza.... Ah ahh ben başımı nerelere vurayım... yüzsüz ben onu hizmetçi bile almam dedim hala oğluma takmış, büyü mü yaptılar ne yaptılar bu düşman soyu anlamıyorum ki... Zelal kız haber gönder hoca gelsin okusun bu iş böyle olmaz...' dediğinde Zelal çekinerek kaynanasina baktı. Sultan hanım sıkıntı ile otururken 'Narinnn kendine gel hele... Olanla ölene çare yok... inat etti o Aslan... biz istemiyoruz dedikçe daha çok istiyor... Bırak evlensinler... ' dediğinde Narin hanım inanmaz gibi kaynanasina baktı 'Ana ne demek bırak evlensinler? Evlenirlerse Aslan bırakmaz hele de çocuk olursa ayyy yeminle yüreğim daralıyor....' dediğinde Sultan hanım sinsice  'O kızdan çocuğu olmayacak....' dedi. Narin hanım ona anlamayarak bakınca Sultan hanım Narin hanıma planlarını anlattı.