Aşık Ağa

36.Bölüm

Zeynep sabaha kadar yatakta dönüp durmuştu. Aslan'ı düşününce kalbi sızlıyordu. Bu yaptığını kıskançlık olarak görüp sevgisinden dolayı affedemezdi. Zeynep'in kırmızı çizgileri vardı. Yalan işte bunlardan biriydi. Aslan'a bugüne kadar hiç yalan söylememişti. Ve ilk aşkı oydu... Şimdi ilişkileri darbe almıştı ve bu sefer ki darbe dışarıdan değil Aslan'dan gelmişti. Ömer kimdi merak bile etmiyordu. Hatırlamaya çalıştığında aklına bile gelmiyordu. Zeynep'in çocukluğuna dair hatırladığı tek şey anne ve babasıydı. Sonrası da onun için çokta güzel hatıralar degildi zaten... Sabah erkenden hazırlanıp odadan çıktı. Duygu ve Emre için güzel bir kahvaltı hazırladı. Bugün doktor kontrolleri vardı. Kendi de gitmişken doktora görünmeyi aklına not etti. Duygu ve Emre uyanınca her ne kadar niye zahmet ettin diye itiraz etselerde kahvaltıyı büyük bir iştahla yediler. Emre gülerek 'Ya Zeynep... Aslan abiye ayıp olmasa sen hep bizde kal diyeceğim de Aslan abi öldürür beni duyarsa... ' dedi. Zeynep zorlukla gülümseyip 'Ben ne zaman isterseniz gelir yaparım...' dedi. Duygu ağzı doluyken 'Komşu mu olsak ya? Daha rahat olur hem öyle... Bizim buralarda bos daire var mıydı aşkım?' Diye sordu. Emre gülerek 'Bakarım valla aşkım eğer Zeynep ve  Aslan abi isterse tabi...' dedi. Zeynep sessiz kaldı. Kahvaltıdan sonra ortalığı toplayıp doktora gitmek için evden çıktılar. Duygular doktorun yanına girdiğinde Zeynep'te kayıt açmak için hemşire ile görüştü. Duygular çıktığında Zeynep Duygu'ya 'Hazir gelmişken bende bir görüneyim... Siz isterseniz beklemeyin ben gelirim yanına....' dedi. Duygu 'Yok yok bekleriz kuzu... Zaten çıkınca annemler çağırdı. Konağa geçecez... Sen işini hallet biz bekliyoruz...' dedi. Zeynep doktorun yanına girdi. Doktora durumunu anlattıktan sonra doktor 'Hamilelik şüpheniz var mı Zeynep hanım?' Diye sordu. Zeynep 'Bilmiyorum... Yani dediğim gibi bazı yaşadığım olaylardan sonra düzensiz olmuştu geçen ay da kısa sürdü...' diye anlattı. Doktor kan tahlili istedi. Hemşire gelip orada aldi. Doktor muayene için onu hazirlamalarini da söyleyince Zeynep tedirgindi. Doktor kontrollerini yaparken Zeynep'e baktı. Zeynep endişe ile ona bakıyordu. Doktor 'Tebrik ederim Zeynep hanım 9 haftalık hamilesiniz...' dedi. Zeynep şok olmuş bakıyordu. 'Ama nasıl olur geçen ay kanamam oldu...' diye sordu. Doktor ona bu durumun bebeğin rahme tutunma zamanlarında rahimde atıl durumda olan diğer yumurtanın atılması olduğunu olabilecek bir durum olduğunu anlattı. 'Hadi bir de kalp atışlarına bakalım...' dediğinde Zeynep'in gözleri doldu. Odayı çok güçlü ve hızlı atan kalp atışları doldurduğunda Zeynep ağlamaya başladı.Doktor  Ultrason resmini ve Zeynep'in alması gereken vitaminleri de yazıp verdi. Zeynep çıktığında bambaşka düşünceler içindeydi. Anne olacaktı... Bu dünyada ona ait , Aslan'la ortak bir parçaları olacaktı. Aslan'ı düşününce kalbi sızladı. Bu anı onunla yaşaması gerekirdi ama ona çok kırgındı. Duygu'ya çaktırmadan goz yaşlarını silip doktorun verdiklerini çantasına koydu. Yanlarına gidince 'Duygu siz konağa gidin... benim biraz işlerim var onları yapıp gelirim...' dedi. Duygu ve Emre her ne kadar biz götürelim, birlikte gidelim dese de Zeynep kabul etmedi. Onlar gidince önce eczaneden gerekli vitaminleri aldı. Sonra bir taksiye binip kabristana gitti. Anne ve babasının mezarlarini yabani otlardan temizleyip suladı. Karşılarına oturup onlara anne olacağını anlattı yüzünde buruk bir gülümseme ve gözlerinde yaşlarla....

Konağa geçtiğinde herkes avluda oturmuş çay içiyordu. Sultan ve Narin hanım Zeynep'in üzgün olduğunu görünce endişe ile sorsalar da Zeynep zorlukla gülümseyip gecistirdi. Zelal yanına gelip 'Kiz Zeynep. Şu senin tatlilarin tarifini bana da versene dün geceden beri Kartal anlata anlata bitiremedi. Bende yapıyorum ama yok dedi seninkiler normal kek Zeynep'in yaptığı efsane diyip duruyor...' dedi. Zelal kocasına bozulmuştu. Zeynep gülerek 'Veririm tabi ki abartmış ya alt tarafı bir kek...' dedi. Duygu hemen itiraz etti 'Yok yok o alt tarafı bir kek değil Kartal abim haklı efsane. Ki Zelal sana kötü bir haberim var bende aynı tarifle yaptım ama asla o tat olmuyor...' dedi. Zelal bozularak Duygu'ya bakınca Zeynep yapma der gibi bakıyordu. Sultan ve Narin hanım da şaşırarak Zeynep'e baktılar. Sultan hanım 'El lezzeti demek ki... Herkes aynı tarifi yapsa da tadı başka olur... ' dedi. Zeynep kızlara öğretmek için mutfağa geçip saatlerce kek ve o tatlilardan yapti tepsi tepsi... Hanımlar çayla yerken Sultan ve Narin hanım da cok beğenmiş övgüler sıralamıştı. Zeynep yorgunlukla esneyince elini ağzına kapattı. Sultan hanım 'Geç çık odanıza yat biraz kızım çok yoruldun...' dedi. Zeynep itiraz edip Duygu'ya bakınca 'Annemler yemeğe illa kalın diyor...Sen geç dinlen kuzum...' dedi. Zeynep mecburen Aslan'ın odasına çıktı. Onu ozlemisti. Odanın kapısını açar açmaz kokusu burnuna geldi. Derin  bir nefes alıp yatağa geçip uzandı. Çok geçmeden de uyuyakaldı. Sultan ve Narin hanım Duygu'yu sıkıştırdı. Aslan ve Zeynep'in aralarının bozuk olduğunu duyunca Sultan hanim 'O nişandan öyle deli fişek gibi çıkmasından belliydi... ' dedi.